kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
31 Ocak 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

Aktörlüğü bırakabilirim, hayatımı altüst etmez

23.01.2009
Mehmet Aslantuğ
* Babalık duygusu beni her şeyden vazgeçirebilir.
* Oğluma 'Bir şey duyarsan, okursan, arkarkadaşların bizimle ilgili bir şey söylerse, sakın içinde tutma,' dedim. Bunu demek bir çırpıda mümkün olamıyor tabii, içinizi daraltıyor.
* Bu evliliği samimiyetsizlik, saygısızlık, güven duygusunun yitirilmesi bitirir.
* Ayrılığımız kolay olmaz gibi geliyor.
* Arzum duygularını ellerinde taşımaya başladı.

- Magazincilere, 'Biz sizden uzağız, siz de bizden uzak kalın,' mı diyorsunuz?
- M.A:
Öfkeleniyorsunuz. İlişkiyi insanların gözüne soktuğumuzu düşününenler varsa eğer; bilsinler ki, bu bizim çabamız değil. Bazen, değerlerinizi savunmak gerektiğinde, gerekeni elbette yapacaksınız! İnsanların gözüne bu ilişkiyi soktuğumuzu düşünüyorlar. Halbuki biz onu istemiyoruz ki...

- Ev ayırma durumu söz konusu değil mi?
-M.A:
Elbette değil. 15 yıl bu evde oturduk. Burası hâlâ bizim evimizdir. Şurada bir teras katı sevdi Arzum. 'Artık burada oturmak, bu Ladinleri görmek istemiyorum,' dedi. Kesinlikle bir ayrılık söz konusu değil. Yani insanlara bülten mi dağıtacağız, 'Şurada çalışacağım için üç aydır ayrıyım,' diye... Biz ayrı değiliz ki!

-Son bir haftada gazetede hakkınızda çıkan haberlerle ilgili oğlunuzla konuşmuşsunuz... Ne dediniz ona?
-M.A:
Oğluma 'Bir şey duyarsan, okursan; arkadaşların bizimle ilgili bir şey söylerse, sakın içinde tutma, ' dedim. Bunu demek bir çırpıda mümkün olamıyor tabii, içinizi daraltıyor!

-Ne söyledi size?
-M.A:
Gözlerime baktı...

-Oğlunuz dokuz yaşında... Baba olmayı nasıl yaşıyorsunuz? Hayatta neyi fark etmenizi sağladı?
-M.A:
Bildiğim, bildiğimi sandığım birçok şeyi yeniden konumlandırdı! Hayatı yeniden anlattı... İrademin ve isteklerimin dışındaki mucizeyi anlattı sessizce, her göz göze gelişimde. Bir yana aktörlüğü ve onun kodladığı tüm beklentileri koyun, diğer tarafa onunla birlikte yeniden başlamayı; tereddüt bile etmem! Sanırım önce anneler, sonra da bütün babalar için böyledir..

-Neden vazgeçirebilir babalık duygusu sizi?
-M.A:
Her şeyden! Ondan ayrı düşen, salt bana ait her türlü duygudan.

-Korumacı mısınızdır?
-M.A:
Gereğinden fazla, bazen..

-Çok vakit geçiriyor musunuz oğlunuzla?
-M.A:
Zamanının çoğunu evde geçiren bir adamım.
Bazen iki-üç hafta evden çıkmam bile. Şu ara biraz ayrılık yaşıyoruz. Kıyı Öyküleri var, bir süre önce tasarladığım. Üç aydır, araç-gereç, ekip-ekipman ne varsa atölyemize ait kıyıya yerleştik. Birkaç yıl, oralardan anlatacak hikayelerimiz var; hayallerimiz var!

-Bu hayalinize destek veriyor mu Arzum?
-M.A:
Elbette... Benim hayallerim, onun; onun hayalleri, benimdir!

-Hayattaki önceliğinizi merak ediyorum.
-M.A:
Ailem! Onların sağlığı, mutluluğu için hizmete hazırım. Ailemin umut ve güvenliğinin bittiği yerde, benim aktörlüğümün de kıymeti yoktur!

-Aktörlüğü bırakabilirim mi diyorsunuz?
-M.A:
Hiç önemli değil.
Bırakabilirim. Bu, hayatımı altüst etmez!

-Bazı yaş dönemlerinde insan, hayatı değiştirme isteği duyabilir. Yeni bir şeyin, bir duygunun peşinden koşma arzusu gibi... O ruh durumu sizde de varmış gibi hissettim.
-M.A:
Yaşla ne kadar ilgilidir bilemem; ama bende hep vardı! Referans aldığım değerler hiçbir zaman şöhret ve para olmadı.

-Eşinizle aranızda 12 yaş fark var. Sizinle evlendiğinde henüz 23'ündeydi. Kadınlar da zamanla değişebiliyor... Arzum Onan'da değişen ne var 15 senede?
-M.A:
Daha olgun, ne istediğini bilen bir kadın.
Şefkatli ve sevgili bir anne. Hayatının günlük zaman diliminin neredeyse tamamına yakınını oğluna adayacak kadar özverili. Yarışın azgınlaştığı bu devirde, kendini çekip, ayrı bir dünya kurabilecek kadar dingin... Heykel çalışmalarını çok güzel bir seviyeye taşıdı. Bir gün bana 'Kendimi ifade etme konusunda bir lezzet alıyorsam, bu oyunculuk değil, heykeldir,' demişti. Duygularını ellerinde taşımaya başladı.

-Hayatta kolayca ayrılabilecek bir çift misiniz?
-M.A: Kolay olmaz gibi geliyor!

-Bu evliliği ne bitirir peki?
-M.A: Saygısızlık, samimiyetsizlik...
Güven duygusunun yitirilmesi!
Haberin fotoğrafları