kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
20 Aralık 2008, Cumartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat Rum lider Dimitris Hristofyas Özel Temsilci Alexander Downer

Kıbrıs'ta barış için 2009 artık son şans

NUR BATUR/ANKARA
20.12.2008
BM Özel Temsilcisi Downer son ziyaretinde Türkiye ve Yunanistan'ı uyardı: Birleşmiş Milletler artık yoruldu. 2009'da sonuç alınamazsa, çözüm arayışını bırakacağız. Ada nihai olarak bölünecek..
Kıbrıs düğümünü çözmek için soyunan BM Genel Sekreteri'nin son özel temsilcisi, Avustralya'nın ünlü Dışişleri Bakanı Alexander Downer Ankara ve Atina'ya 48 saatlik yıldırım ziyaret yaparak, adeta rest çekti. Ankara'da Dışişleri Bakanı Ali Babacan ve Müsteşar Büyükelçi Ertuğrul Apakan'la görüşen Downer "Herkes iyi bilsin ki bu son şans. Ya sorun çözülecek, ya da ada nihai olarak bölünecek" dedi. İşte Downer'in Kıbrıs sorunu hakkındaki görüşleri:

1- BM Genel Sekreteri bana Kıbrıs sorununu çözmemi teklif ettiğinde şaşırdım. Kıbrıs hakkında fazla bilgim yoktu. Kıbrıs Türk ve Rum tarafından ideolojik açıdan birbirine yakın iki liderin iş başına gelmesiyle uzlaşma için son bir şansın ortaya çıktığını gördüm. Ve görevi kabul ettim.

2- Kıbrıs sorunuyla ilgili kafamda hâlâ önemli bir soru var. İngilizlerin garantör devlet olarak 1974'te adayı Yunanistan'a bağlamaya çalışan darbecilere karşı neden bir şey yapmadıklarını anlayamıyorum. Harekete geçseydi, Türkiye tek taraflı asker çıkarmazdı.

3- 5 aydır Talat ve Hıristofyas arasında süren temaslarda sınırlı da olsa ilerleme sağlandı. Ama müzakereler çok yavaş gidiyor. 2009, anlaşma sağlayabileceğimiz son dönem. Mart-nisandan itibaren süreci hızlandırıp sonbahara kadar uzlaşma sağlamaya çalışacağım.

4- Ben Talat ve Hıristofyas'a uzlaşmaları için yardımcı olmaya çalışıyorum. Kıbrıs'ta çözüm ancak iki toplumun uzlaşmayı referandumla kabul etmesiyle olur. 23 yıldır diplomasi içindeyim. Referandumla halkların kabul etmediği hiçbir anlaşma yaşamaz.

5- Türkler yönetimde Rumlarla eşit haklar verilmesini istiyorlar. Bu Türkler için hayati bir konu. Ayrıca kurulacak federasyonu Türkiye'nin garanti etmesini istiyorlar. Rumlar, Kıbrıslı Türklerle yönetimi paylaşmayı kabul etmezlerse çözüm olmayacaktır.

6- Eğer iki lider sonbahara kadar anlaşmaya varamazlarsa sorunun çözümü çıkmaza girecektir. Çünkü 2010'da Kuzey Kıbrıs'ta Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak ve Talat yeniden seçilmeyebilir. BM sıfırdan başlamak zorunda kalır ki artık BM Kıbrıs sorunundan yoruldu.

7- Annan planı Kıbrıs sorununun çözümü için büyük fırsattı ama kaçtı. Avrupa Birliği büyük bir stratejik ve taktik hata yaptı. Çözüm olmasa da üyelik sözü verilmeseydi, Rumlar planı reddetmezdi. Hata yapıldığını AB'de görüştüğüm bazı siyasiler de kabul ediyor.

8- İki lider arasında uzlaşma sağlanamazsa, yeni BM Genel Sekreteri Ban Kimoon, Annan gibi devreye girmeyecek. Yeni bir plan da sunmayacak. Uzlaşamayan noktalardaki boşlukları doldurmayacak. 2009 sonuna kadar uzlaşılmazsa, Kıbrıs'ta çözüm arayışını bırakacağız.

9- Eğer Talat ve Hıristofyas görüşmelerde bir anlaşmaya varırlarsa, anlaşma iki tarafta da referanduma sunulacak. Çözüm, iki halk da onaylarsa yürürlüğe girecek. Halklardan biri yine reddederse, Kıbrıs'ta federasyon hayal olacak. Ada nihai olarak bölünecek.

10- Bugüne kadar büyük emek harcanan Kıbrıs sorununu çözmek için 2009 yılı artık son şans olacak. Anlaşma sağlanamazsa federasyon hayal olur ve ada nihai olarak bölünür. Bu KKTC'nin tanınması yolunu açar mı bilinmez.