kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
25 Ekim 2008, Cumartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

"Türkçe yetmiyorsa İngilizce de söyleyeyim"

Giriş Saati : 25.10.2008 17:16
Güncelleme : 25.10.2008 17:38
Yeni Haber
Yüksek Öğretim Kurumu(YÖK) Başkanı Yusuf Ziya Özcan, Doğan Haber Ajansı muhabirinin kendisine ısrarla yönelttiği türban düzenlemesiyle ilgili soru karşısında dayanamadı. Her seferinde sadece Antalya'ya yaptığı ziyaretle ilgili sorulara cevap vereceğini ifade eden Özcan, aynı konunun 3. kez farklı kelimelerle sorulması karşısında; "Hocam Türkçe yetmiyorsa İngilizce de söyleyeyim istersen." dedi.

YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan yeni atanan rektörlerle yapılan toplantıya katılmak için geldiği Antalya'da Antalya Valiliği ve Akdeniz Üniversitesi'nde de temaslarda bulundu. Valilikte kendisinin fotoğrafını çeken muhabirlere 'Her poz 50 YTL' diye takılan YÖK Başkanı, daha sonra AÜ'ye geçti. Rektör Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe'yi ziyaret eden Başkan Özcan, Organ Nakil Merkezi'nde incelemelerde bulundu. Bu sırada basın mensuplarının soru sorması danışmanları tarafından engellenen YÖK Başkanı, çay bahçesinde otururken gündeme ilişkin soru talebine karşılık da "Şurada bir bardak çay içeceğiz. Keyfimi kaçırmayın." diyerak gazetecilere takıldı.

Kısa bir süre sonra Başkan Özcan'ı takip eden basın mensupları basın açıklamasına davet edildi. Sadece Antalya'daki temasları ve yapılan toplantıyla ilgili sorulara cevap vereceğini baştan söyleyen Özcan, yeni atanan rektörlerle bir araya geldiklerini anlattı. Türkiye'yi doğu, orta ve batı diye 3'e ayırıp her 3 ayda bir rektörlerle toplantı yaptıklarını anımsatan Özcan, "Toplantımız çok iyi geçti. Dün hareket edemeyecek kadar rahatsızdım bu yüzden katılamadım. Ama bugün bir bölümüne katıldım." şeklinde konuştu.

Yeni kurulan üniversitelerdeki akademik sıkıntının aşılması noktasında tedbirlerin masaya yatırıldığını ifade eden Başkan Özcan, bu kurumların bütçesinin de bulunmadığını dile getirdi. Yeni üniversitelerin halen ayrıldıkları üniversitelerin bütçesini kullandığını ve farklı sıkıntıların da olduğunu aktaran Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eleman alım şekillerini sübjektiften kurtarıp tamamen objektif kriterler getirmiştik. Bu yüzden yeni rektörleri bilgilendirdik. Ayrıca biliyorsunuz üniversitelerin bir kısmı Türkiye'nin en zor yaşanılacak yerlerinde. Doğudaki bütün üniversitelerde sıkıntı var. Coğrafi şartlar yaşam için çok elverişli değil ve ana merkezlerden uzaksa öğretim üyelerini çekmek için ilave teşvikler vermek gerekiyor. O teşvikleri vermez zorundayız. Veremezseniz çok insanın gideceğini sanmıyorum."

'YENİ ÜNİVERSİTELERİN GÜVENLİK SORUNU ÇOK ÖNEMLİ DEĞİL'

Başkan Özcan üniversitelerin güvenlik sorunları ve alınacak tedbirlerle ilgili ilginç bir cümle kullandı:

"Valla yeni açılan üniversitelerin en iyisinde 2 meslek okulundan başka bir şey yok. Onların güvenlik sorunu çok önemli değil." diyen Özcan, asıl büyük üniversitelerin güvenlik sorumalarından bahsetmenin doğru olacağını söyledi. Gerekli tedbirleri emniyet teşkilatı ile birlikte almaya devam ettiklerini ifade eden Özcan, "Bir grup, komisyon kurma niyetindeyiz. Güvenlik meselelerinde üniversitelerle daima iletişim içinde olup, problemler varsa anında müdahale edilsin diye. İnşallah onu da YÖK'te gerçekleştirirsek güvenlik meselesiyle daha etkin bir şekilde uğraşmayı düşünüyoruz. Biliyorsunuz seçimler yaklaşıyor ve bazı tahrikler olabilir. O konuda üniversitelerimizi uyarıp tedbirler alırsak iyi olur diye düşünüyoruz." diye konuştu.

Bu arada bir muhabirin üniversitelerde başörtüsü serbestliği ile ilgili mahkeme kararını farklı şekillerde sorup yorum alma çabasına karşılık başkan Özcan sürekli, "Hocam sadece bu geziyle ilgili sorulara cevap vereceğim." cevabını verdi. Muhabirin aynı soruyu 3. kez yöneltmesi karşısında daha fazla dayanamayan Özcan, "İngilizce de söyleyeyim istersen Türkçe yetmiyorsa." diyerek ısrara tepkisini ortaya koydu.

(CİHAN)