kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 1 Temmuz 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Erdoğan: Davanın bir an önce açılmasını bekliyoruz

Yeni Haber
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ergenekon soruşturmasına yönelik iddianamenin bir an önce hazırlanmasını beklediklerini ifade ederek, ''Temennimiz odur ki bu soruşturmalar neticesinde, karanlıklar da aydınlığa çıkmış olur'' dedi.

Erdoğan, partisinin grup toplantısına katılmak üzere TBMM'ye gelişinde gazetecilerin Ergenekon soruşturmasına ilişkin sorularını yanıtladı.
Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:

''Devam etmekte olan bir sürecin, aslında bu da içerisinde olan bir uygulama sanıyorum, soruşturma sürecinin içerisinde... Tabii bizler de iddianamenin bir an önce hazırlanmasını bekliyoruz. Herhalde yargının (iddianameyi) tamamlanmasına yönelik bir adımı diye düşünüyorum. Sayın Savcının, 10. Ağır Ceza Mahkemesi kararıyla atılmış olan bir adım. Emniyet teşkilatımız da 10. Ağır Ceza Mahkemesinin aldığı bu kararı, bu sabah uygulamaya koymuş, şu anda netice budur.Tabii bizim bir an önce bunun bir neticeye kavuşturulması beklentimiz de vardır. Temennimiz odur ki bu soruşturmalar neticesinde, karanlıklarda aydınlığa çıkmış olur.''
Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan Erdoğan, ''Türkiye'nin ne zaman kendi ayakları üzerinde doğrulsa, ne zaman gücünü toparlasa, ne zaman ağırlıklarından kurtulup ilerlemeye, büyümeye başlasa, milletin önüne hep setler çekildiğini'' söyledi.

Erdoğan, Türk siyasetinin temelinin, değişimden, gelişimden yana olanlarla, değişime direneneler arasındaki mücadeleye dayandığını ifade
ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Değişim isteyenler; Türkiye'nin çağdaş dünya ile bütünleşmesinden, dünyaya açılmasından, kendi gücünü fark ederek küresel bir aktör haline
gelmesinden yanadır. Değişime direnen, kendi imtiyazlı konumları için statükoyu sürdürmek isteyenler ise Türkiye'nin içe kapanmasından,
Türkiye'nin enerjisini ve gücünü iç çekişmelerle, sanal gündemlerle geçirmesinden yanadır. Atatürk'ün belirlediği çağdaş uygarlık seviyesine
ulaşma hedefinin bugünkü karşılığı çağdaş dünya ile bütünleşmektir, gelişmiş ülkelerin standartlarını yakalamaktır. Bugün için bunun en
somut karşılığı ise Türkiye'nin, AB'ye katılımıdır. Türkiye'nin, AB standartlarına uyum göstermesi, evrensel değerleri özümsemesidir.''

YEGANE ADRES

AK Parti'nin, Türk siyasetinde değişimin, gelişimin, çağdaş dünya ile bütünleşmenin, AB'ye katılımın yegane adresi durumunda olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

''AK Parti'ye tahammül etmekte zorlanan siyaset erbabının asıl tahammül edemediği Türkiye'nin ayakları üzerinde durmasıdır, Türkiye'nin değişmesidir, demokratikleşmesidir çok açık söylüyorum; Tahammül edilemeyen AK Parti değildir. Tahammül edilemeyen demokrasidir, millet
iradesidir, halkın duygu ve düşüncesidir.

Çünkü biliyorlar ki değişen, dönüşen, demokratikleşen, zenginleşen bir Türkiye'de bu zihniyete yer yoktur. Biliyorlar ki AB'ye üye olan evrensel standartlara uluşan bir Türkiye'de bunların siyaset tarzının bir hükümü de yoktur. Kim ne derse desin kim ne engel çıkarırsa çıkarsın Türkiye'nin değişmekten, gelişmekten, demokratikleşmekten başka çıkar yolu yoktur, olamaz.Kendi kaderini milletinin kaderine bağlayan bizlere düşen ise Türkiye'nin kalp atışlarını durdurmak isteyenlerin senaryolarını boya çıkarmaktır. Bu yüzden demokrasi için hukuk için adalet için üretim için şiarımız, alın teri dökmektir, çalışmaktır, sağduyu ile hareket etmektir. Hiç şüphesiz ülkemizin hukukunu korumanın yolu dünyanın gerçeklerini göz önünde tutmaktır. Türkiye'yi karanlık bir girdaptan çıkaran AK Parti kadrolarını en önemli özelliği ülkemizin hukukuna halel getirmeden, gücünü güç katmaktır. AK Parti siyasi ve hukuki meşruiyeti, bir bütünün birbirinden ayrılamaz iki parçası olarak görür. Partimizi kurduğumuz günden bu yana en büyük vurgumuz hukuki ve siyasi meşruiyeti olmuştur, biliyoruz ki milli iradeye dayanmayan, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizin temel niteliklerini özümsemeyen anayasal düzenimizin temel prensiplerine uyumlu olmayan hiç bir hareket başarılı olamaz, kalıcı olamaz. Biz bu anlayışla yola çıktık ve aynı hassasiyetle de yolumuza devam ediyoruz. Bu güç sayesinde Türkiye büyümeye, kalkınmaya refahını ve huzurunu artırmaya devam ediyor.''

AA