kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 18 Haziran 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

"Belirsizlikler hükümetimizi hedeflerinden saptırmayacak"

Yeni Haber
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sıkı maliye politikalarından hiç bir şart altında ödün vermediklerini, ulusal ve küresel belirsizlikler karşısında dahi kararlı ve tedbirli bir duruş sergilediklerini ifade ederek, "Küresel ya da ulusal belirsizlikler hükümetimizi hedeflerinden saptırmayacaktır. Kısa, orta, uzun vadeli hedeflerimizi yakalamak noktasındaki kararlılığımız ilk günkü gibi devam ediyor" dedi.

Türkiye'deki yatırım ortamının iyileştirilmesi ve uluslar arası yatırımcıları Türkiye'ye çekebilmek amacıyla 2004 yılında oluşturulan Türkiye Yatırım Danışma Konseyi'nin beşinci toplantısı Four Seasons Otel'de başladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, TİM Başkanı Oğuz Satıcı, YASED Başkanı Tahir Uysal, IMF Birinci Başkanı Yardımcısı John Lipsky ve Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Grdaeme Wheeler'in yanısıra dünya genelinde 755 milyar dolarlık ciroya sahip ve aralarında Arcelor Mittal, Citi, Dano6ne Group ve Unicredit gibi 19 çok uluslu şirketin üst düzey yöneticileri katıldı.

2007'de 21 CEO'nun katıldığı toplantıda bu yıl 19 üst düzey yönetici yer aldı. Geçen yılki Yatırım Danışma Konseyi toplantısının katılımcılarından Benetton, GE, BNP Paribas, Metro Group ve Mitsui, bu yılki toplantıya katılmadı. Bu yılın yeni katılımcıları ise ArcelorMittal, Danone Group ve Cisco Systems o oldu.

Erdoğan, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, konsey toplantılarının Türkiye'yi daha cazip yatırım merkezi haline getirme hedefi doğrultusunda önemli bir rol oynadığını kaydetti. Bugüne kadar toplantılara katılanların öneri ve tavsiyelerinin yatırımların artmasına ve reform çalışmalarının kararlılıkla yürütülmesine önemli katkılar sağladığını vurgulayan Erdoğan, katılımcılara teşekkür etti.

Erdoğan, Türkiye'nin yıllar sonra yakaladığı güven ve istikrar ortamı sayesinde uzun vadeli hedeflere yönelik kararlı, disiplinli ve tavizsiz şekilde politikalar uygulayabileceği bir zemine kavuştuğunu söyledi. Yatırımcı güvenen tesis edilmesine hükümet olarak her zaman öncelik verdiklerine dikkat çeken Erdoğan, bu doğrultuda sıkı maliye politikalarından hiç bir şart altında taviz vermediklerini, ulusal ve küresel belirsizlikler karşısında dahi kararlı ve tedbirli bir duruş sergilediklerini ifade etti.

Erdoğan, son 3.5 yıl içinde Türkiye'nin yanı başında devam eden savaşa, Ortadoğu bölgesindeki çatışmalara, terör eylemlerine, küresel piyasalardaki dalgalanmalara şahit olduğunu anlatırken, Türkiye'de 2004 yılında bir yerel seçim, 2007'de bir genel seçim, bir cumhurbaşkanlığı seçimi, bir referandum gerçekleştirdiğini söyledi.

Erdoğan, Türkiye ekonomisinin bütün bu süreçlerden başarıyla çıktığını, mali disiplinden taviz vermediğini, para politikalarını kararlılıkla uyguladığını dile getirdi.

Türkiye ekonomisinin son 5 yıllık büyüme ortalamasının yüzde 6.7 olduğunu, 2002'de 230 milyar dolar olan GSYH'nın 2007 sonu itibariyle 659 milyar dolara ulaştığını söyleyen Erdoğan, Türkiye'nin toplam ihracatının 36 milyar dolardan geçtiğimiz ay 120 milyar doları aştığını kaydetti.

AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana ekonomide sağlanan gelişmeleri ve reformları anlatarak konuşmasını sürdüren Erdoğan, GAP, DAP, KOP projeleriyle gıda, tarım, enerji ve ekonomi, finans sektörlerinde Türkiye'yi küresel çapta avantajlı duruma taşıyacaklarını söyledi. Erdoğan, "Küresel ya da ulusal belirsizlikler hükümetimizi hedeflerinden asla saptırmayacaktır. Kısa, orta, uzun vadeli hedeflerimizi yakalamak noktasındaki kararlılığımız ilk günkü gibi devam ediyor. Mali disiplinden, para politikalarımızdan taviz vermeyeceğiz. Yapısal reformlarımızı da aynı kararlılıkla sürdürüyoruz" diye konuştu.

"ÖNERİLERİNİZİ NOT EDEREK HAYATA GEÇİRMEYE ÇALIŞTIK"

Yaşanan tüm gelişmelerin ve uygulanan reformların Türkiye'yi ulusal ve küresel ölçekte cazibe merkezi haline dönüştürdüğünü kaydeden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Yatırım ortamının iyileştirilmesi uzun soluklu bir süreçtir. İktidara geldiğimiz ilk günden itibaren, yatırım ortamını iyileştirmek, yatırımları artırmak, küresel yatırımları çekmek için yoğun bir gayret içerisinde olduk. Şehirler ve ülkeler arasında şahsım ve bakan arkadaşlar adeta mekik dokuyarak Türkiye'nin fırsatlarını anlattı. Yatırımcılar, girişimciler, özel sektör temsilcileriyle her fırsatta bir araya geldik. Önerilerini, eleştirileri not ederek hayata geçirmeye çalıştık. Yatırım önündeki engelleri kaldırma konusunda bazı adımlar attık. AB'ye katılım sürecine de kararlılıkla devam ediyoruz. Şirketler hukuku ve fikri mülkiyet hakları fasılları da dün müzakereye açıldı.Son açılan iki fasılla Türkiye şu anda 7 fasılla müzakereleri sürdürüyor."

Erdoğan, bazı ülkelerin tamamen siyasi nedenlerle, önüne engeller çıkarmasına rağmen Türkiye'nin AB sürecindeki reformlarına belirlenen takvim çerçevesinde gerçekleştirdiklerini söyledi. Erdoğan, "Tüm bu çalışmalar, bu gayretler sonuç vermiş, Türkiye yatırımlar konusunda dünyanın en cazip ülkelerden biri konumuna yükselmiştir. Uzun yıllar boyunca ortalama 1 milyar doların üzerinde küresel yatırım çekemeyen Türkiye 2007 yılında 22 milyar dolar yatırım çekmiştir. Bu seviyeyi muhafaza etmek ve daha ileri seviyeye taşımak için reformlarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi.

(ANKA)