kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Eylül 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Piyasadaki şarkıcılarda bir yakışmamışlık var, hepsi birbirinin kopyası!

BUGE CANKAT GÜNAYDIN
Yeni albümü yakında piyasaya çıkacak olan Asya, müzikten uzak kaldığı 5 yıl boyunca sektörde birbirinin kopyası şarkı ve şarkıcıların türediğini söyledi. Kısa süre önce annesini kaybeden güzel şarkıcı yaşadığı acı dolu günleri de ilk kez GÜNAYDIN'a anlattı..
Asya, 'Sormasaydın söylemezdim ama söylemem gerek' diye başlayan parçası ve kafesli klibiyle karşımıza ilk çıktığında takvimler 1994 yılını gösteriyordu. Uzun süre Nilüfer'in vokalistliğini yapan güzel şarkıcı, hüzünlü yüzü ve romantik parçalarıyla bir anda Türkiye'nin en iyi kadın yorumcularından biri oldu. Ardından dört albüm daha yaptı. İşadamı Şevket Kaygusuz'la evlendi ve Aslı adında bir kızı oldu. Aile yaşantısı kariyer sevdasına ağır bastığı için 5 yıl boyunca ortalıklarda görünmedi. Şimdilerdeyse finansmanını kendisinin üstlendiği 'Beni Aşktır Güzel Yapan' adlı albümünü çıkarmak için gün sayıyor. Müziğe geri dönmenin mutluluğunu ve annesini dönüşü olmayan bir yolculuğa uğurlamanın hüznünü bir arada yaşıyor...

HAYATIM MÜZİK DEĞİL!

* Yeni bir albüm yapmak için neden beş sene beklediniz? Bu düşünüp de karar verdiğim bir durum değildi. Albümü belirli bir zaman dilimine sıkıştırmadan yapmak istedim. Piyasanın durumu da malum. Ayrıca albümümü kendim finanse etmek istedim. Çünkü yapımcılar artık albümler çok fazla satmadığı için mümkün olduğunca para harcamamaktan yana. Kimse bana müdahale etmeden, şarkılarımı istediğim gibi oluşturmak istedim. Çok stresli bir albüm süreci oldu. Her şeyiyle kendim ilgilendiğim için çok hastalandım. Sağlık sorunlarım da bana epey bir zaman kaybettirdi.

* Her yeni albümünüzden önce basında 'Asya müziğe geri dönüyor' şeklinde yazılar çıkıyor. Albüm yapmadığınız dönemlerde gerçekten müzikten kopuyor musunuz? Tabii ki hayır. Müzik benim için vazgeçilmez ama tamamen müziğe tutunmuş, sadece onunla yaşıyor değilim. Çünkü benim bir ev hayatım var, çocuğum var. Tempolu bir ev düzenim, gelenim gidenim var.

İKİ PARÇAM CİVELEK!

* Eğer evlenmeseydiniz, bir çocuğunuz olmasaydı durum farklı mı olurdu sizin için? Farklı olabilirdi. Ama iyi ki de böyle olmuş. Ben evlat sahibi olduğum, yuva kurduğum için çok mutluyum. Kızım Aslı şu an 11 yaşında. Anne olmak inanılmaz bir duygu. Kariyeri için evlenmeyip, çocuk doğurmayan insanlar da var. Bu da onların tercihi. Ama ben hayatım boyunca hep çocuk hayali kurdum.

* Ortalarda gözükmediğiniz bu beş sene içinde neler yaptınız? Aslında herhangi bir işle uğraşmadım. Yağlı boya ve pastel resimler yapıyorum. Bir atölyeye devam ediyorum. Sergi açmak da çok istiyorum. Biriktiriyorum resimlerimi. Bu sene de hat çalışmayı ve heykel öğrenmeyi çok istiyorum.

* Gelelim yeni albümünüze... Albümün adı 'Aşktır Beni Güzel Yapan'. 10 şarkı var, 8'inin sözü ve müziği bana ait. Aranjmanları Gürsel Çelik ve Özgür Buldum yaptı. Buldum aynı zamanda müzik direktörü. Sound olarak yeni şeyler denemedim. Asya aynı Asya. Romantik şarkılarım da var, hareketliler de. Mesela iki parçam bana göre çok civelek. Aslında pek istemedim hareketli parçalar öyle bir tip olmadığım için ama "Bu kadar ağır gitmez" dediler. Bunun da zararı yok. İnsanlar metropol yaşamında çok stresliler. Eğlenmek, oynamak da istiyorlar. Çok güzel parçalar oldu.

* Şarkılarınızı yaparken nasıl bir ruh hali içinde oluyorsunuz? Hepsi kendinden oluşuverdi. Ama söz yazmak ve beste yapmak için çok konsantre oldum. Çok şiir kitabı okudum, müzik dinledim. Bunların zamanla geriye dönüşümü mutlaka oluyor.

* Peki siz yokken neler değişti müzik piyasasında; takip edebildiniz mi hiç? Bir kere çok kalabalıklaştı ortam. Herkes şarkıcı olmak hevesinde ama bu çok zor! Altyapın, bir geçmişin yoksa olmaz! Tabii ki popüler olursun ama bu çok takma durur. Şu an piyasadaki insanlarda bir yakışmamışlık var baştan aşağı. Hepsi birbirini tekrar eden kopya şarkılar, şarkıcılar. Yaratıcılık ne yazık ki çok fazla kalmadı.

* Müzikal anlamda en büyük hayaliniz ne? Mesela Açıkhava'yı doldurmak olabilir mi? Bugüne kadar o anlamda bir konsere kalkışmadım çünkü şartlar oluşmadı. Hayalkırıklığı yaşamamanız için her şeyden emin olmanız lazım. Ben Açıkhava'nın sadece yarısını doldurursam üzülürüm. O yüzden fırına biraz daha ekmek atmak lazım. Ayrıca Açıkhava'yı doldurmak da bir kriter değil. Çünkü ben keyfime göre müzik yapıyorum. Birtakım şeyleri kovalamıyorum. O anlamda da kendimi biraz ayrı tutuyorum.

TV'DE ORTAM KÖTÜ!

* Sizi albüm çıkarmadığınız dönemlerde hiçbir yerde göremiyoruz. Neden? Televizyon programlarının halini görüyorsunuz. Hangisine çıkayım? Ortam çok kötü. Ben orada otursam nereye bakacağımı şaşırırım. O tarz programlarda müziğin dışında her şey var! Ama öyle programlara çıkmak istemiyorum. Aslında o programları izleyen seyirciye de ulaşmak istiyorum. ama sadece şarkı söyleyerek. Bilmiyorum nasıl olacak!
Haberin fotoğrafları