kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 19 Eylül 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Teziç: Anayasa değişikliğine ara verilmeli

Yeni Haber
YÖK Başkanı Erdoğan Teziç, Anayasa değişikliğinin yalnızca bir siyasi partinin insiyatifinde hazırlandığı görüşünü savunarak, "Sürecin demokratikliğine gölge düşürmektedir. Daha açık bir söyleyişle bu aşamada sürecin demokratikliğinden söz etmek mümkün değildir" dedi.

Değişiklik konusunun toplumda endiye ve gerginlik yaratıldığını ifade eden Teziç, Anayasa değişikliği girişimine bir an önce ara verilmesini ve sürecin 21 Ekim Referandumu ve sonrasında 11. Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili hukuki belirsizliğin ortadan kalkmasından sonra yeniden ele alınmasını istedi. Teziç, türbanla üniversitelere girişe serbestlik getirilmesi konusunda ise, Anayasa'da kılık kıyafet serbestliğini öngörecek bir düzenleme yapılmasının hukuken mümkün olmadığını söyledi.

UZLAŞMA ŞART

Teziç, Rektörler Komitesi'nin açılışında tüm Rektörler tarafından hazırlanan yazılı metni okudu.

Teziç, konuşmasının başında, Anayasa değişikliği teklif ve karar aşamalarında TBMM aranan nitelikli çoğunlukların, değişikliğin partiler arası bir uzlaşma ile yapılmasını gerektiğini ortaya koyduğunu belirtti. Teziç konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu uzlaşma gerçekleştirildiği taktirde Anayasa 'Toplum Sözleşmesi' niteliğini kazanarak bir güven ortamının oluşmasını da sağlar. Demokratik bir süreç içinde Anayasa değişikliği metninin ortaya konulabilmesi için demokratik siyasi hayatın vazgeçilmesi olan siyasi partilerin değişiklik sürecinde birlikte hareket etmeleri gerek siyasi, gerekse hukuki bir zorunluluktur."

"SÜRECİN DEMOKRATİKLİĞİNDEN SÖZ ETMEK MÜMKÜN DEĞİL"

Teziç, bu kapsamda, Anayasa değişikliğinin demokratik bir ortamda yapılması için, hazırlık çalışmaları içerisinde siyasi partilerle görüşülmesi gerektiğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Anayasa değişikliğinin yalnızca bir siyasi partinin insiyatifinde hazırlanıyor olması, sürecin demokratikliğine gölge düşürmektedir. Daha açık bir söyleyişle bu aşamada sürecin demokratikliğinden söz etmek mümkün değildir.

22 Temmuz 2007 Genel Seçimleri'nde TBMM'de çoğunluğu elde eden Adalet ve Kalkınma Partisi'nin hazırlattığı Anayasa Değişiklik Taslağı'nın katılmcı demokratik yollara başvurularak tamamlanacağı vaatleri inandırıcılıktan uzaktır. Taslağın hazırlanma şekli ve usulü toplumda tedirginliğe ve güvenlizliğe yol açmıştır."

Teziç, toplumda oluşan endişe ve gerginliğin giderilmesi ve Anayasa değişikliğinin demokratik süreçte yapılması için Anayasa değişiklik girişimine bir an önce ara verilmesini istedi. Teziç, 21 Ekim 2007 günü yapılacak halkoylaması ve 11. Cumhurbaşkanlığı Seçimi ile ilgili hukuki belirsizliğin de açıklığa kavuşturulmasından sonra siyasi partilerin katılımıyla yeni bir sürecin başlatılması çağrısında bulundu.

TÜRBANA HUKUKİ GEÇİT YOK

Teziç, yüksek öğretim kurumlarında uygulanmakta olan türban yasağının yüksek mahkemelerinin ve Avrupa İnsan Haükları Mahkemesi'nin kararıyla oluşan hukuki bir durum olduğunu söyledi. Teziç sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu hukuki durum ortaya çıkarken, Türk yüksek mahkemelerinin, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile Atatürk ilke ve devrimleriyle birlikte oluşturduğu laik tanımı ve yorumu AHİM tarafından Avrupa norm ve değerleri ile de uyumlu bulunmuştur. Bu nedenle Rektörler Komitesi Anayasa'da kılık kıyafet serbestliği öngörecek bir düzenleme yapılmasının hukuken mümkün olamayacağını bir kez daha kamuoyuna hatırlatmak sorumluluğu duymaktadır".

ANKA