kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 21 Haziran 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

Savunma sanayisi ve bankalar

Büyük resim için tıklayın
Oyakbank'ın Hollandalı ING'ye satışıyla birlikte bankacılık piyasasında yabancı payı yükseldi.
Yabancı yatırımcının banka ağırlıklı yatırımı seçmesi çarpıcı.
Aslında Avrupa ve Amerika'nın nüfus yapısı ve harcama eğilimlerine bakınca bu doğal bir gelişme.
Türkiye genç nüfusu, tasarruf ve tüketim eğilimleriyle yabancı bankalar için cazip bir pazar olma özelliğine sahip.
Kimi ekonomistler bankacılık sektöründe yabancı ağırlığının artmasından endişe ediyor. Benim ilgimi ise yabancı bankaların yatırım kredisi politikaları çekiyor.
Geçenlerde bir araya geldiğim bir bankacı ilginç bir bilgi vermişti. Yabancı bankaların savunma sanayisine yönelik kredi vermediklerine işaret etti bu bankacı.
Bu doğruysa ilginç bir politika izleniyor demektir.
Bu açıdan askerin ağırlıkta olduğu bir bankanın da yabancı sermayeye geçmesi bambaşka bir anlam kazanıyor.
Sermayenin uluslararası bir nitelik kazandığı günümüz dünyasında, yabancı sermayeye bu kadar ihtiyaç duyan Türkiye'nin "yabancı düşmanlığı" yapması gerçekçi olamaz.
Ancak düne kadar ulusalcı bir çizgi izleyen kesimlerin birden böyle bir dönüş yapması insana çarpıcı geliyor.
Hele satın alan grup da savunma sanayisi konusunda kısıtlamalar getirecekse bu satış bambaşka bir anlam kazanıyor.
Böyle bir kısıtlama varsa bu satış süreçlerine başka bir gözle bakmak gerekebilir.
Çünkü yakında savunma sanayisine yatırım yapan şirketler piyasadaki bankalardan kaynak bulamaz hale gelebilir.
Bu sorunun cevabını en iyi yabancı bankaların yöneticileri ile bu dalda yatırım yapan şirketler verir herhalde.

Hasan Abi artık bugüne dön
Hasan Cemal dün Milliyet'teki köşesinde Fenerbahçe'nin Carlos'u tranferini kıskandığını yazarken ince ince geçirmeler yapıyordu.
Bir yandan övüyor, bir yandan da "elindekilerin kıymetini bilemedi" demeye getiriyordu.
Ben sadece Tuncay konusundaki fikrine katılırım.
Ancak Roberto Carlos'u alan yönetimin bu açığı da dünya çapında bir yıldızla kapatacağına eminim.
Hem unutmamak gerekir ki, futbol artık sadece bir oyun değil, aynı zamanda bir şov.
Yıldızlar topluluğu haline gelen Fenerbahçe hem forma satışı, hem tribün geliriyle bu işin ustası oldu.
Hasan Cemal de "Bizim zamanımızda delikli parayla neler yapardık" muhabbetini bırakıp bugüne dönse takımına daha faydalı olur.