kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 17 Mayıs 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC
1970 Adapazarı doğumlu olan Didem Uzel, Marmara Güzel Sanatlar Fakültesi mezunu. Sonra da Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde tiyatro eğitimi almış.

Eğer korksaydım çoktan elenirdim

'Şarkı Söylemek Lazım' adlı yarışmada jürinin eleştirilerine hedef olan Didem Uzel: Bana söylenenleri gerçekten kafama takıp, korksaydım şimdiye kadar çoktan elenirdim. Ama hâlâ yarıştayım!..
Kendisini 'Şarkı Söylemek Lazım'ınn çirkin ördek yavrusu' olarak tanımlayan Didem Uzel, yarışmacı olma sürecini ve hayata bakış açısını Yeni Aktüel'e anlattı. 'Jürinin en çok eleştirdiği yarışmacı' olan Uzel, Göksan Göktaş'ın sorularını yanıtladı.

* Ailemde sanatçı yok ama babamın inanılmaz sağlam kulağı vardır. Çok güzel şarkı söyler. Onun evde söylediği şarkılarla büyüdüm. Birçok şarkıyı ezbere bilmemin nedeni de odur. Ama bu yarışmaya kadar şarkı söylemeye hiç yanaşmadım.

KONTENJAN DOLMUŞTU

* Ben aslında reklam filmi oyuncusu olmayı hayal ediyordum. İnsanın kaderi tesadüflere bağlıdır derler, ama artık tesadüflere inanmıyorum. Hiçbir şey boşuna olmuyor. Bir gün gazeteyi açtım ve güzellik yarışması ilanı gördüm. Üçüncü seçildim. Ardından sunuculuk ve oyunculuk yapmaya başladım.

* Aslında 'Buzda Dans'a katılacaktım fakat kontenjan dolmuş, beni buraya verdiler! Komik ama gerçekten böyle. 'Buzda Dans'ı çok sevdim; Fatih Aksoy'u arayıp "İkincisi yapılacak mı" dedim. "Önümüzdeki kışa saklıyoruz ama başka bir proje var. Şarkı söyler misin?" diye sordu. Fikir hoşuma gitti.

MÜCADELE EDİYORUM


* Hayatta önüme çıkan her şeye dikkat ederim. Her objeye, her söze, aynı şeyler sürekli tekrarlanıyorsa bir mesajdır. Bundan bir sene önce okuduğum bir kitaptan bir sözü alıp yatağımın başucuna asmıştım: "Şarkı söyle!" "Uyan ve şarkı söyle sadece" demiştim kendime!

* Sarışın, güzel bir kadınsanız başarılarınız gölgeleniyor. Oyunculuğunuz bile gölgede kalıyor. Şu an 'İki Aile'de bir kazada yüzü çirkinleşmiş bir kadını oynuyorum. Sahip olduğumuz şeylere körü körüne bağlanıp onların sürekli bizimle kalacağına inanmamak gerekiyor.
Haberin fotoğrafları