kapat
26.01.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Bahçeli: Tek parti gibiyiz

Bu koalisyonun bir özelliği ve güzelliği de tek parti hükümeti gibi, o geleneğe ve hiyerarşiye uymasıdır
MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, partisinin yanlış anlaşılmasından, bazı görüş ve tutumlarının kamuoyuna yanlış yansıtılmasından yakındı. Uygulanmakta olan ekonomik programın başarısına, siyasi istikrarın ve koalisyonun sürmesine büyük önem verdiklerini söyleyen Bahçeli, Başbakan Bülent Ecevit'i "Siyasi tecrübesi çok yüksek olan bir şahsiyet" diye överken ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'i eleştirdi.

Dün gazete ve TV temsilcileriyle kahvaltılı bir sohbet toplantısı düzenleyen Devlet Bahçeli, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ı 312. madde liderler zirvesinde görüşülürken görüş belirtmemesine karşın, şimdi konuyu parti sözcüleri aracılığıyla kamuoyunda tartışmaya açması nedeniyle sert bir dille eleştirdi:

"Liderler toplantısında itiraz olmuyor ama sonra kamuoyunda tartışma başlatılıyor. Bu doğru bir tavır değil. Şeffaflık önce liderler huzurunda olmalı..."

Devlet Bakanı Kemal Derviş'in bazı davranışlarını, bazı çıkışlarını da eleştiren Bahçeli, "Derviş koalisyonun 4. ortağı değil; Hazine'den sorumlu devlet bakanıdır" dedi. Göreve geldiği günden bu yana geçen yaklaşık 10 aylık dönemde Derviş'in başarılı olup olmadığına ilişkin soruya da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yanıtı, "Oldukça gayretli. Başarı zamanla görülecek" biçiminde oldu.

Bahçeli'nin güncel konularla ilgili değerlendirmeleri ana başlıklarıyla şöyle:

DERVİŞ'E ELEŞTİRİ:
Derviş ile MHP arasında özel bir sorun yoktur, olmasına gerek de yoktur. Ancak uygulamada bazı sıkıntılarla karşılaşılmaktadır. Derviş ile MHP arasında da koalisyon adabına uyulursa sorun çıkmaz, ilişkiler iyi gelişir. Sayın Derviş gereken önemi göstermediği için zaman zaman basına yansıyan tartışmalar çıkıyor. Hangi bakan olursa olsun bir konuda proje geliştirmeye çalışıyorsa hazırlıklarını daha önce koalisyon liderlerine, bakanlara anlatmalıdır. Emrivakilerle bir yere varmak mümkün değildir. Ekonomik program çerçevesinde IMF'ye verilen niyet mektubunda yer alan unsurlar ile ilgili bir itirazımız yok. Ama bazen bu konuda hazırlanan tasarılardan son ana kadar MHP'nin haberi olmuyor, bazılarını basından, medyadan öğreniyoruz. Sorun bu. Çok haksız suçlamalara muhatap oluyoruz, MHP her şeye 'hayır' diyen değil, daha iyi olması için gayret gösteren partidir...

EKONOMİK PROGRAMI BAŞARIYA ULAŞTIRMAK ZORUNDAYIZ:
Uygulamakta olduğumuz ekonomik programın başarısını ülke için elzem görüyorum. Bu program, bazı siyasi beklentilere, siyasi kazanımlara kurban edilmemelidir. Bu programın başarısızlığı ekonomiyi olduğu kadar siyaseti de olumsuz etkileyecektir....

NİYE ARJANTİN OLMADIK?:
Türkiye, gelecekte yine IMF'ye endeksli, dışa bağımlı olmayacak şekilde sağlam bir ekonomik yapıya getirmek için her kesime fedakarlık düşüyor. Mesele bu fedakarlığın adil dağıtılabilmesidir. Türkiye'de bugün bütün kesimler sıkıntı çekiyor, dar gelirli kesimlerin çektiği sıkıntıların farkındayız. Dar gelirli kesimler bu sıkıntıları kısmen toplumda yerleşmiş dayanışma, yardımlaşma ve imece usulleriyle hafifletebilmektedir. Burada geleneklerimizin ve sosyal yapımızın rolü büyüktür. Türkiye bugün Arjantin'e dönüşmemişse bundandır...

KOALİSYONDAKİ 312'NCİ MADDE TARTIŞMASI:
Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı metinle ilgili liderler toplantısında yorum yapmayanlar, şimdi kamuoyunda tartışma başlattılar. Bu doğru bir tavır değildir. 312'nci madde bu şekliyle Meclis'e gönderilmiştir ve bu şekliyle geçmelidir. 312'nci madde ile ilgili metin özgürlükleri geriye götüren, Türkiye'nin önünü tıkayan bir metin değildir.

İDAM VE APO:
MHP de genelde idama karşı ama 15 yıldan beri milletimizi, devletimizi tehdit altında tutan bölücü faaliyetler de devam ediyor. Bizim çekincemiz bununla ilgili. Savaş ve savaş benzeri terörist faaliyetlerde idam cezasının devamından yanayız. Başbakanlıkta bekletilen Apo'nun idam dosyası konusunda MHP'nin tutumu nettir. Bunun onaylanması gerektiği görüşündedir MHP. Bu konuyu 12 Ocak 2000 gününde 7.5 saatlik bir liderler toplantısında uzun uzun tartıştık. Sonuçta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararının beklenmesine karar verildi. MHP de buna uyuyor. Çünkü MHP'nin iktidar sorumluluğu var.

YUTKUNUYORUZ:
Bu koalisyon hükümetinin bir özelliği ve güzelliği de tek parti hükümeti gibi, o geleneğe ve hiyerarşiye uymasıdır. Yoksa her gün bizim de televizyonlara çıkıp söyleyebileceklerimiz vardır. Ama söylemiyoruz. Boğaz dokuz boğumdur ve bazı şeyleri orada muhafaza etmekte fayda vardır. Siyasi istikrarın kalıcı olmasını sağlamamız lazım. Şimdi bu koalisyonun üç sacayağı da yere tam olarak basmış halde sağlam duruyor. Kimse bu dengeyi bozmamalı.

AB'ye onurlu bir katılım istiyoruz

AB ÜYELİĞİ:
40 yılı aşkın süredir Türkiye AB'ye katılabilme gayreti gösteriyor. Artık AB üyeliği Türkiye'nin bir siyasi hedefi olmuş, devlet politikası haline gelmiştir. Bu konuda MHP'nin ayak sürümesi sözkonusu değildir. MHP, AB'ye tam üyelik hazırlıklarının bütün aşamalarında katkısı olan bir siyasi partidir. Gelişen süreç MHP'ye rağmen değil, MHP'nin katkısıyla olmuştur. MHP olarak biz, Avrupa Birliği'ne onurlu bir katılım arzuluyoruz. Ne tam teslimiyet ne de karşı bir duruşumuz vardır.

KÜRTÇE EĞİTİM VE TV:
Kürtçenin eğitimde ve TV yayınlarında serbest bırakılmasına bu aşamada kesinlikle karşıyız. Çünkü bu talepler PKK'nın amacına yöneliktir. Bu bölücülük belası ülkenin başından tamamıyla kalkmadığı sürece bu yol açılamaz. Bu konuyu Avrupa Birliği'ne, Avrupa Birliği üzerinde etkili odaklara iyi anlatmak zorundayız. Biz orada oluşmuş herhangi bir görüşü tartışmasız kabullenemeyiz.

ANAP'LA GÖRÜŞ AYRILIĞIMIZ VAR:
Bazı konularda özgürlüklerin genişletilmesi konusunda ANAP'la kalın çizgilerle görüş ayrılığımız var. Toplumsal gelişmeler keşke sinema şeridi gibi geri alınabilse de ANAP'lılar bugün özgürlüklerin genişletilmesi adına savundukları görüşlerin neye mal olabileceğini bir görseler, bunu bir deneyebilseler.

SİYASİ İSTİKRAR:
MHP siyasi istikrarın kalıcı olmasını arzulamaktadır. Bunun için de koalisyonda iç istikrar önemlidir. Bunun için her türlü fedakarlığın karşılıklı olarak yapılması gerekmektedir. İkincisi seçimlerin zamanında yapılması alışkanlığının Türkiye'de yerleşmesi gerekmektedir artık. Yani 2004 yılından önce seçim düşünülmemelidir.

Bilal ÇETİN



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
PARLAMENTO
DSP   130
MHP   127
ANAP   79
DYP   85
AKP   53
SP   48
BAĞIMSIZ   16
BOŞ   12
TOPLAM   550

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır