kapat
17.01.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 NET YORUM
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 PAZAR SABAH
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Amerikan Yardımı!

Dünya Bankası'nın bir raporuna göre yolsuzlukla mücadelenin kilit halkası, kamu ihaleleri..

Bu halkayı kırmanın tek yolu da ihaleleri partilerin kontrolundan çıkarmak!

ATO'nun yaptığı bir anket, kamu ihalesi kazanan firmaların "yarı resmi vergi" gibi partilere rüşvet ödediklerini ortaya koyuyor.

Bu "haraç" standart hale gelmiş: Yüzde 15.

Yazarımız Metin Münir'in yaptığı bir hesaplama Türkiye'deki kamu ihaleleri zemininde dönen yolsuzluk ve rüşvet parasının yılda 10-11 milyar dolar olduğunu gösteriyor.

Dünya Bankası'nın rüşvet ve yolsuzluk araştırmalarında Türkiye sürekli "tehlikeli ülkeler" arasında yer alıyor.

Başbakan'a sunulan bir raporda da yabancı yatırımcıların gelmemesindeki en önemli neden olarak (yüzde 65) rüşvet ve yolsuzluk gösteriliyor.

The Washington Times gazetesi, Ecevit'in görüşmeler sırasında beklenmedik bir konuyu önünde bulacağını yazdı.

Habere göre ABD, Türkiye'nin tezleri doğrultusunda Irak operasyonunu bir süre için askıya aldı.

Fakat ekonomik konular konuşulurken rüşvet ve yolsuzluğun, Türkiye'yi bunalıma sürükleyen sebeplerin başında geldiği söylenecek. Bu alandaki başarısızlığın yabancı yatırımcıyı ürküttüğü anlatılacak.

ABD tarafının bu sorunu Ecevit'in önüne açıklıkla koyup koymadığını henüz bilmiyoruz. Ama rüşvetle mücadele için Ankara'nın Washington tarafından sıkıştırıldığı ve bunun devam edeceği bellidir.

Bundan gocunmamak, tam tersine fırsat olarak kullanmak gerekiyor.

Washington yaklaşımı, Türkiye'yi Amerika'nın artık sadece stratejik konumundan askeri amaçla yararlandığı bir dost değil, stratejik ortak olarak görmeye başladığının kanıtı sayılmalıdır.

Türkiye, bölgesinde bir "eksen ülke", İslâm dünyasına da "örnek ülke" olacaksa, rüşvet ve yolsuzluk kanserinden kurtulmak zorundadır.

Yeni İhale Yasası ve yabancı yatırımcıların muhatap oldukları bürokrasiyi azaltan yasa Köşk'te onay bekliyor.

Bunlar olumlu adımlar ama yetmez.

Rüşvet, hastaneden trafiğe, belediyeden nüfus idaresine kadar parayı en yüce değer sayan yeni kültürümüzün temeli oldu.

Bunu Amerika değiştiremez, biz değiştireceğiz. Değiştiremezsek yüzyılın fırsatını kaçıracağız!

Adalet Bakanı: Bizden bu kadar
Dünkü yazım için Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk aradı.

Mahkumların onar kişilik gruplar halinde haftada 5 saat sohbet etme amacıyla bir araya getirilmesi hakkını niçin ölüm oruçlarının bitirilmesi şartına bağlamışlar; onu anlattı:

- Mahkum ve tutuklulara kütüphaneden ve spor etkinliklerinden yararlanma imkânı veriyoruz. Ama terör suçluları, tecrit edildikleri iddialarını kanıtlamak için bu etkinliklere katılmıyor. Katılmak isteyenler oldu fakat örgüt baskısı ile vazgeçirildi.

- Peki, bu hakkı koşulsuz vermeniz, örgüt baskısının kırılmasına yardımcı olmaz mı?

- Olabilir ama bu hakkın uygulanabilirliği açısından eylemin sona ermesi şart. Aksi halde güven içinde uygulayamayız.

Belli ki cezaevlerini örgüt egemenliğine yeniden kaptırma endişesi Adalet Bakanlığı'nı sınırlıyor.

Artık devlete boyun eğdirmek için yandaşlarını öldüren örgütlerin hedef alınmasından başka bir çare kalmıyor.

Onlara insaf çağrısı yapılamaz; anlamazlar çünkü.

Geriye sadece bu acımasız örgütlerin suçlanması ve toplum vicdanında mahkum edilmesi kalıyor!



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır