Tam istediğimiz gibi bir yasa çıkarıldı

BDDK Başkanı Akçakoca: Özel sektör bankalarına ekonomik nedenlerle destek verilmesi gerekiyor. Yardım yapılmazsa, alternatif maliyeti çok yüksek olur
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanı Engin Akçakoca, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in onayına sunulan ve bankalara yapılacak mali yardımın koşullarını belirleyen yasa için "bankacılık sektörünün değerini artıracak" yorumunu yaptı. Akçakoca, bankacılık sektörünü şöyle tanımladı: "Vazgeçilmesi imkansız, desteklenmesi ve sağlığa kavuşturulması zorunlu." Önceki gece CNN Türk'teki E&E programına konuk olan Engin Akçakoca, bankalara sermaye takviyesini öngören yasayı değerlendirdi. Akçakoca özetle şunları anlattı:

DANTEL GİBİ İŞLEDİK
* Böyle bir operasyon yapmak zorunda olmayabilirsiniz. Ama ekonomik olarak gerekiyor muydu? Bu sorunun yanıtı, evet. Çünkü alternatif maliyet çok yüksek. Yapmak istediğimiz, gerçek şeffaf bilançolar üzerinden giderek hakim sermayedarın mümkün olduğu kadar katkısını sağlamak ve yetmediği takdirde destek olmak. Çünkü bankacılık sektörü vazgeçebileceğimiz bir sektör değil. Konuştuğumuz bankaların sayısı 21. Eylül itibariyle bilanço yükü 40 milyar dolar. Yıl sonu itibariyle ise 50 milyar dolar olabilir. Yani 50 milyar dolar gibi bir yüksek rakamın ekonomi bu şekilde giderse potansiyel bir riziko ile karşı karşıya kalması olası.

* Bizim amacımız, uluslararası yüzde 8 olan sermaye yeterlilik oranını tutturamayan, ancak sermayesi pozitif olanları güçlendirmek. Böylece eskiden olduğu gibi ekonomiye katkıda bulunabilsinler. Bu sektör ne kadar güçlenirse menfaati o kadar iyi olur.

GARANTİ İŞİ BİTECEK
* Bu operasyon, bankacılık sisteminin değerini yükseltecek. Ben bunun bankacılık tarihinin en önemli reformu olduğuna inanıyorum. Bir dantel gibi hazırlandı.

* Sektörde en önemli unsur, sağlık ve güçlülük göstergesi sermaye yeterlilik oranı. Bunu 8'de tutuyorsa sorun yok demektir. Payı küçük olabilir ama sermaye yeterlilik oranı yüzde 8'in üzerindeyse başımızın tacıdır. Sermaye yeterlilik oranı düşük olan ve sektördeki payı küçük olanlar biraz da zorla birleşmeye teşvik edilecek. Bankacılardan şu ana kadar herhangi bir yanıt gelmedi. Sanırım şok halindeler ve yorumlamaya çalışıyorlar. Tahmin ediyorum birleşmeyi isteyeceklerdir.

* Şunu bilelim ki sermayesi eksiye düşen, artık zararı mevduatına sıçramış olan bankaların sistemde tutulmaması gerekiyor. Çünkü uyguladıkları faiz ve kredi politikaları ile diğer dengeleri bozuyorlar.

* Sınırsız mevduat garantisi, sınırsız likidite ve gevşek denetim bugüne kadar ipin ucunu kaçırmıştı. Şimdi mevduat güvencesini yavaş yavaş kaldıracağız. Avrupa'da olduğu gibi 20 bin euro sınırına kavuşmamız gerek. Likidite Merkez Bankası tarafından kontrol altında. Yapmamız gereken sıkı denetim.

* Cumhurbaşkanı onaylar onaylamaz yasa için yönetmelikleri yayınlayacağız.