kapat
10.01.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 NET YORUM
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 PAZAR SABAH
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
'Yeni Türkiye' için önce adalet!

Eğer Başbakan Ecevit çok büyük bir sağlık sorunu yaşamazsa Türkiye 2004 nisan ayına kadar bu yönetimle gidecek..

Bu meclis iki yıldan önce seçime gitmez..

Milletvekilleri seçim diye parmak kaldırmaz..

Ankara'da aldığım hava bu..

O zaman bu Meclis'in yapacağı en büyük görev ülkeyi 2004'e hazırlamak olmalı..

Yani sandığa giderken 'yeni Türkiye'nin' yöneticilerini seçmeliyiz..

Saklamaya gizlemeye gerek yok.. Bu yapı yürümüyor.. Nereye elinizi atsanız dökülüyor..

İşte adalet..

Reform şart değil mi?..

Şu Emlakbank olayına bakın.. Şu 'Kılıçbalığı' adı verilen operasyonda yaşanan skandala bakın..

İnsanların verdiği onur savaşına bakın..

Suç yok.. Çünkü delil yok.. Ama gözaltı var, sorgu var..

Peki, 'Beyazperde' operasyonuna ne diyorsunuz?..

Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Dilligil çete suçlamasından beraat etti..

Peki hapiste yattığı süre ne olacak?..

Ne yapalım, 'devletimiz sağ olsun' mu diyecek?..

İnsan hayatı kısa.. Kısa olduğu için de her günü, her saati, her dakikası çok değerli..

Yani, Ankara'daki başıboşluğa.. Her kafadan ayrı bir ses çıkmasına.. Dün öyle, bugün böyle politikalarına kurban edilmeyecek kadar değerli..

Ama bu değeri insanın kendi kendine vermesi yetmiyor..

İnsanın değerli olabilmesi için o değeri devletin de vermesi gerekiyor.. İnsanların haksızlığa, linç ayinine uğramayacaklarını bilmeleri gerekiyor..

Churchill'in ünlü sözü vardır..

"Sabahın köründe kapınız çalındığı zaman, gelenin sütçü olduğundan emin olmanın adıdır demokrasi."

Ne güzel tanımlama değil mi?..

Bu söz, aynı zamanda korkusuzca yaşama hakkının.. Ömür boyu haksızlığa uğramayacağınız da güvencesi değil mi?..

Soruyorum..

Bu güvenceniz var mı?..

Beylik bir söz vardır.. Filmlerde de sık sık kullanılır..

"Adalete sığınıyorum"..

Peki sığındığınız o adalet, sizi hakim karşısına çıkarmak için bile aylarca demir parmaklıklar altında tutarsa ne yaparsınız?..

İçinizdeki o isyan duygularını nasıl bastırırsınız?..

Ankara'nın işi zor..

Hem de çok zor..

Çünkü artık motor tekliyor.. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kıvrıkoğlu diyor ki: Yeniden yapılandırmayı başaramayan toplumların yaşama hakkı yoktur..

Yönetimde, adalette, sağlıkta, eğitimde, bürokraside reform şart..

Ama önce adalette..

SAREM'i örnek alalım
Genelkurmay bünyesindeki SAREM beni çok etkiledi..

Düşünebiliyor musunuz?..

Türkiye artık iki yıl, beş yıl, on yıl sonrasının hesabını şimdiden yapıyor..

Günlük yaşamıyor..

Keşke bu tür think-tank kuruluşları sadece ulus güvenliğiyle sınırlı kalmasa..

Örneğin İstanbul'da..

Belediye bünyesinde böyle bir kuruluş olsa..

Mühendisler, mimarlar, çevreciler, üniversite hocaları, aydınlar, ilgili kim varsa bir araya gelse..

Projeler yapsalar..

Üç yıl sonrasının, on yıl sonrasının İstanbul'u planlansa..

Bugünden bilsek.. On yıl sonra nasıl bir kentte yaşayacağız.. beş yıl sonra yaşadığımız semt nasıl olacak?..

Neleri korumamız gerektiğini, neleri değiştirmemiz gerektiğini çıkarsak..

Eksiğimizi, yanlışımızı bilsek..

Fena mı olur?.. Yarınımızı bilsek.. Hayat sürpriz olmaktan çıksa..

Yoksa hayal mi kuruyorum..

Kar yağışını bile bilimsel yöntemlerle değil, gökyüzüne bakarak öğrenmeye çalışan anlayışın hala var olduğu ülkeden çok şey mi bekliyorum?..



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır