Cahiller
Osmanlı eseri Ecyad Kalesi'ni yıkarak tüm dünyanın tepkisini çeken Suudiler, Ata'ya dil uzattı. Talay, sert cevap verdi: Bu Taliban kafasıdır
Kültür Bakanı İstemihan Talay, Osmanlı eserlerini yok etmeye başlayan Suudi Krallığı'nı, Peygamber'in en büyük düşmanlarından ve cehaletin simgesi sayılan Ebu Cehil'e benzetti. Hazreti Muhammed'in mezarına ev sahipliği yapan bir ülkenin, bir başka İslam İmparatorluğu'na ait kültürel mirası yok etmek istemesini 'cehalet' kelimesiyle açıklayan Kültür Bakanı, SABAH'a şu değerlendirmeyi yaptı:
"UNESCO nezdinde olay protesto edilecek. UNESCO Genel Direktörü yakında Türkiye'ye geliyor. UNESCO'dan bir yetkili, Osmanlı kalesi için 'dünya kültür mirasında değildir' şeklinde açıklama yapmış. Bir tarihi eserin tarihsel miras olması için illa UNESCO kültür listesinde yer alması gerekmez. Osmanlı tarihinin ve medeniyetinin çok önemli bir eseri olan bu kalenin buldozerlerle yerlebir edilmesi, bir kütüphanenin yakılması kadar ve Taliban'ın Buda heykellerini top ateşiyle yıkması kadar vahim ve insanlık suçu niteliği taşıyan bir eylemdir. Suudlar bir açıklama yapmış. Suudi Krallığı'nın egemenlik hakkıdır, diye. Suudlar bu açıklama ile hem tarih, hem de kültür bilincinden yoksun olduklarını göstermiştir: Egemenliğin tarihi eserleri yok etmek için değil, korumak için bir anlam taşıdığını bilmiyorlar. Bu bir cehaleti ifade eder. Ne yazık ki, Hazreti Muhammed'e karşı savaşan Ebu Cehil'in cehaleti Suudi Arabistan'da devam ediyor. Bu kafa Ebu Cehil kafasıdır...."
BİR YIL ÖNCE BAŞVURDUK
Suudi Arabistan'ın Mekke kentindeki Osmanlı İmparatorluğu'nun kalesi Ecyad'ın yıkım kararını engelleme konusunda geç kalındığı iddialarını Dışişleri Sözcüsü Hüseyin Diriöz yanıtladı. Diriöz, "Ecyad Kalesi'nin yıkılacağına dair haberler ilk kez 1 yıl önce duyuldu. Bunun üzerine, Suudi Arabistan makamları nezdinde girişimde bulunuldu. Ancak kalenin yıkımından vazgeçildiğini bildirmişlerdi" dedi.
EBU CEHİL KAFASI
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hüseyin Diriöz, şöyle devam etti:
"Son gelişmeler üzerine tekrar girişimde bulunduk. Suudi basınında kalenin yeniden imarından bahsedilmekte olduğunu, bu meselenin ne olduğunu sorduk. Hassasiyetimizi ilettik. Kültürel miras herkesin, bütün dünyanın ortak malıdır. Bu konuda bilgi geldikçe hassasiyetimizi aktarırız. Elimizdeki imkanlarla yapabileceğimiz bütün girişimleri çeşitli düzeylerde yapıyoruz. Şu aşamada ilk girişimlerimizin sonuçlarını değerlendirmekte olduğumuzu söyleyebilirim. Bu değerlendirmenin ışığında tabiatıyla çeşitli imkanlar mevcut. Bu imkanlardan hangilerine başvurulacak, alınan cevabın ve yapılan değerlendirmenin ışığında konunun takipçisi olmaya devam edilecektir."
Küstah Suudi haddini çok aştı
Suudi yönetiminin sesi olan Okaz gazetesi Türkiye saldırdı: Türkiye kimliği olmayan bir ülkedir
Suudi yönetiminin sesi olarak bilinen Okaz gazetesi, Atatürk'e ve devrimlerine dil uzattı. Türkiye'ye saldıran gazete, "Türkiye, aldığı askeri bir kararla, bir gecede tarihini ve kültür mirasını devrim adına inkar eden tek İslam ülkesidir. Tarihin başlangıcını 1923 kabul ettiler. Osmanlı'dan kalan her şeyi yok saydılar. Şimdi çıkıp, İslam ve insanlık mirasını korumaktan söz ediyorlar" dedi.
SAHİP ÇIKMADILAR...
Türkiye'nin tarihini inkar eden tek İslami devlet olduğunu öne süren gazete, küstahça daha da ileri gitti:
"Türkiye, aldığı bir kararla, tarihini ve kültür mirasını 'devrim' adına inkar eden bir ülkedir. Böylelikle, Doğu tarafından kabul edilmeyen bir ülke olmuştur. Çünkü tarihini ve kültürünü inkar etmiştir. Türkiye aynı zamanda Batı tarafından da kabul görmemiştir. Bunun sebebi ise Batı'ya yetişmekte aciz kalmış olmasıdır."
Gazete ayrıca, "Türkiye, Osmanlı'dan kalma tarihi eserlere de, Suudi Arabistan'ın, kapladığı alandan yararlanılarak Harem-i Şerif'e vakıf olsun maksadıyla yıktığı kale dışında sahip çıkmamıştır" ifadesine yer verdi.
Suudi Dışişleri Bakanlığı'nda çalışan bir yetkili ise gazeteye yaptığı açıklamada, "Türkiye, kendi içindeki sorunlarını örtebilmek adına kalenin yıkımına tepki gösteriyor'" dedi. Suudiler'in UNESCO nezdindeki temsilcisi Feda Adil ise, "'Türkiye'nin bu durumu protesto etmeye hakkı yoktur. Çünkü kale, tarihi bir eser olmadığı gibi kayıtlı da değildir" dedi.
Kral'ın davetlisi olarak hacca gitmeyin
Suudiler'in Ecyad Kalesi'ni yıkması siyasilerden büyük tepki aldı... DSP Aydın Milletvekili Ertuğrul Kumcuoğlu TBMM Başkanlığına başvurarak bu yıl eski ve yeni milletvekilleri ile üst düzey hiçbir bürokratın Suudi Kral Fahd'ın davetlisi olarak hacca gitmemesini istedi.
DİYANET İŞLERİ BAŞKANI:
112 bin imzayı hiçe saydılar
Suudi Krallığı'nın Osmanlı Dönemi'nde yaptırılan Ecyad Kalesi'nin yıkılmaması için toplanan 112 bin imzayı hiçe saydığı ortaya çıktı. İmza kampanyasını organize eden Diyanet İşleri Başkanlığı, kalenin yıkılmasıyla adeta 'şok' oldu. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, tepkisini şöyle dile getirdi:
"Biz 400 yıl Mekke ve Medine'nin savunucusu olmuşuz. O kale de zaten Kabe'yi korumak için 1770'te yapılmıştır. Böyle bir milletin yaptırdığı kaleyi yıkmak, bizim can damarımıza basmaktır. Geçen yıl yıkılacak diye rivayet dolaşıyordu. Bu haberi alınca -milletvekilleri de dahil- 112 bin hacı, imza toplayarak tepkimizi gösterdik ve bu imzaları Kraliyet makamına sunduk. Bir yıl sessiz kalındı. Biz onun etkili olduğunu sanmıştık bu yıla kadar bir şey yapılmayınca. Şimdi kalenin yıkılması manevi olarak bizi de yıktı. Sıradan bir insanın tarihi değil bu. 400 yıl o kutsal toprakları savunan bir milletin kalesidir yıkılan. Bizi çok rahatsız eden budur."
DÜNYA AYAĞA KALKTI
Kaleyi Taliban gibi barbarlıkla yıktılar
Ecyad Kalesi'nin yıkılması İngiliz basınında geniş yer aldı. İşte gazetelerde yer alan tepkiler:
Times: Gazete haberi, "Tarihi kale Suudiler tarafından yerle bir edildi" başlığıyla verdi. Haberde, "Mekke'deki bir kale, Usame bin Ladin'in ailesince üstlenilen bir inşaat projesine yer açılması amacıyla yıkıldı" dendi. Ladin İnşaat Şirketi'nin, kalenin yıkıldığı alana otel, apartmanlar ve alışveriş merkezi kuracağını kaydeden Times, 220 yıllık kaleyi, Mekke'ye dış taarruzlardan korumak amacıyla Osmanlılar'ın kurduğunu yazdı.
Daily Telegraph: Gatede haberi 'Suudiler kaleyi Taliban türü bir vandalizmle yıktı' başlığıyla duyururken, Türkiye'nin kültür mirası bir tarihi yapıya yönelik katliam karşısında tepki gösterdiği belirtildi. Kalenin tarihi hakkında da geniş bilgi yer aldı.
BELÇİKA BASINI
ÖNEMLİ BİR SEMBOLDÜ
Belçika'nın yüksek tirajlı muhafazakar gazetesi 'La Libre Belgique', Suudi Arabistan'da Ecyad Kalesi'nin yıkılmasına ilişkin haber ve değerlendirmelere birinci sayfasından geniş yer vererek, "Önemli bir sembol imha edildi" diye yazdı.
UNESCO, Suudiler'den cevap bekliyor
Merkezi Paris'te bulunan UNESCO, Osmanlılar İmparatorluğu'ndan kalma tarihi Ecyad Kalesi'nin Suudi Arabistan tarafından yıkıldığı yolundaki haberler üzerine harekete geçti. Türkiye'nin uyarısı üzerine UNESCO yönetimi, Suudi Arabistan nezdinde girişimde bulunarak, Riyad yönetiminden konu ile ilgili ayrıntılı bilgi istedi. UNESCO Kültürden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Munir Bouchenaki, yaptığı açıklamada, Kalenin yıkıldığı yolundaki haberleri üzüntüyle karşıladıklarını belirtti ve Riyad yönetiminin yanıtını beklediklerini söyledi. UNESCO yetkilisi, Riyad'ın işbirliğini kabul etmesi halinde, Ecyad Kalesi'nin olduğu bölgeye bir heyetin gönderilebileceğini duyurdu.
SİYASİLERDEN TEPKİLER...
Vatandaşlar mektup yazsın
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Akarcalı, Türk vatandaşlarının, bulundukları yerlerdeki Suudi Arabistan elçiliklerine ''lanet mektubu'' yazarak, kalenin yıkılmasına yönelik tepkilerini göstermelerini istedi. Akarcalı şöyle dedi: "İlgili bakanlıkların gerekli ilgiyi göstermemesi, bu suçta Suudiler kadar kendi eserlerine sahip çıkmamaktan dolayı suçlu olduğumuzu gösteriyor. Konuyu İslam Konferansı örgütüne götürebilir ya da bu kalenin Dünya Mirası ilan edilip Birleşmiş Milletler koruması altına alınması için çaba gösterebilirdik."
Erbakan kaleyi kurtarabilirdi
TBMM Başkanvekili Murat Sökmenoğlu: Bu kültür soykırımıdır. Atatürk de Suudi Kralı'na bir telgraf çekerek, bölgedeki Osmanlı eserlerinin yıkılmaması için uyardı.
MHP'li Osman Müderrisoğlu: Türk düşmanlığıdır. Kınıyorum.
AK'li Nevzat Yalçıntaş: Atatürk'ün Kral Abdülaziz'e gönderdiği telgrafı gördüm. Halen Dışişleri'nin arşivindedir, gizli kalmasından yana tavır alınmaktadır.
SP'li Yasin Hatiboğlu: Dışişleri, Erbakan'dan bir talepte bulunulsa idi, Erbakan oradaki dostlarını da devreye sokmak suretiyle, Osmanlı'ya olan muhabbetinden, burada Osmanlılar'ın duyacağı üzüntüyü de bertaraf etmek için bir teşebbüste bulunabilirdi.
|