kapat
18.12.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 NET YORUM
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Çok yaşa Frida!

Son 10 yılın 'en iyi kadın oyuncular' dalında olmasa da 'en egzotik aktrisler' listesinde ilk akla gelen isimlerden biri, Salma Hayek...
Latin dilber, Hollywood filmlerinde ikincil roller almaktan bıkmış olmalı ki dört yıl önce hayatının en zorlu projesine girişip, Meksikalı ressam Frida Kahlo'nun hayatını filme çekmek için kolları sıvadı. 2002 Nisan'ında Amerika'da gösterime girecek "Frida"nın başrolünü üstlenen Hayek, Meksika hükümetinden filmi çekmek için izin almaktan tutun, Kahlo'nun kocasının son metresiyle buluşmaya, başrol oyuncularını ve yönetmeni ikna etmeye kadar her detayla bizzat ilgilenmiş... Filmin senaryosunu da sevgilisi ve "Fight Club"ın ünlü aktörü Edward Norton yazmış!

Julie Taymor'ın yönetmenliğini üstlendiği filmde Frida'nın kocası sanatçı Diego Rivera'yı ise İngiliz aktör Alfred Molina canlandırıyor. Peki film, gişede başarılı olacak mı? Hayek bu konuda iddialı, çünkü Frida'nın sanatına aşık. Kahlo'nun kendi sakat bedenini resmettiği tuvaller herkesin bayılacağı türden değil. Bu yürekli kadın, sürreal resmin en önemli temsilcilerinden sayılıyor bugün. 80'lerde çıkan bir otobiyografisiyle popülerleşen Kahlo'nun en ünlü

koleksiyonerlerinden biri de Madonna.

ACILARIN KADINI
1907'de Meksika'da doğan Frida Kahlo'nun babası bir Macar Yahudisiydi. Frida'nın sanat hayatı babasının teşvikiyle başladı; Meksika'da devrim olmuştu ve sanatçılarla, politikayla iç içe bir çevrede yetişti. 1925'te korkunç bir kaza geçirdi ve otobüsün direği kalça kemiğinden bedenine girerek kemiklerini tuzla buz etti. Onlarca ameliyat geçirdi, hiçbir zaman demir korseden kurtulamadı, çocuk doğuramadı. Yatalak olduğu dönemde tüm iç dünyasını tuvale yöneltti. Ve bu arada ülkenin en popüler ressamı, Diego Rivera ile evlendi. Onları buluşturan dehalarıydı; kocası da onu çok destekledi ama Frida yaşadığı sürece Diego'nun gölgesinde kaldı. Dahası, çapkın Diego'nun kadınlarla maceraları bitmek bilmiyordu. Kocasının kendi kızkardeşiyle de yattığını duyduğunda Frida'nın elinden, tequilasını fondipleyip saçlarını kökünden kesmek ve bu halinin de resmini yapmaktan başka bir şey gelmiyordu... Hemcinsleriyle ilişkisi oldu, Paris'te sergi açtı, ancak acısını dindirmek için çok içiyordu ve bedeni çürüyordu. 1954'te ölene dek kocasından ayrılmadığı için bazılarına göre zavallı bir kadındı... Bir başka açıdan bakıldığında ise büyük bir aşktı yaşadıkları.

Salma Hayek'e gelince, gencecikken bu rolü oynamayı kafasına koyup, rüyasını gerçekleştirdi. Rol icabı sigara içti ve ama şimdi sigarayı bırakamıyor. Evinin bir köşesini Frida'ya ayırdı; ayrıca resim yapabildiğini de filmi çekerken öğrendi... Yoksa Frida, Salma'nın bedeninde tekrar mı dünyaya geldi?



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır