kapat
11.12.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 RAMAZAN
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 NET YORUM
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Sinemacılar vatan haini mi?

Soru: Hakkında en fazla kötü ve aşağılayıcı film yapılan ülke hangisidir?

Cevap: Tabii ki Amerika. Dünyanın her köşesinde gösterime sokulan binlerce filmde Amerikan polisleri rüşvet alır, suç işler, işkence yapar.

Bu filmlerdeki generaller sadisttir, milli savunma bakanları metreslerinin ölümünü gizlemek için binbir hileye başvurur. Politikacıları ise hiç sormayın; belediye başkanlarından, Amerika Başkanı'na kadar her düzeydeki insan, boğazına kadar hileye ve günaha batmış durumdadır.

Bu filmlerde neler anlatılmaz neler: Savaşta küçük bir Vietnamlı kızın ırzına geçtikten sonra başına kurşun sıkan kahraman (!) askerler mi istersiniz, kitle katliamı yapan esrarkeş ve sapık komutanlar mı?

Shawshank gibi hapisanelerdeki koşullar, dünyanın bütün zindanlarına rahmet okutacak korkunçlukta canlandırılır.

***
Soru: Peki Amerika aleyhindeki bunca filmi kim üretir?

Cevap: Yine Amerikalılar. Hollywood sinema endüstrisi, yaptığı filmlerde Amerikan ordusunu, polisini, cezaevi sistemini, politikacılarını yerden yere çalar ve bunları bütün dünyada gösterir.

***
Soru: Hollywood vatan hainlerinden mi oluşur?

Cevap: Hayır! Çünkü Amerikan sistemi vatanı savunmanın her şeyi toz pembe göstermek anlamına gelmediğini bilir. Bir sistemin içinde, o sistemi eleştirebilen filmler yapılmasının dünyada daha fazla takdir toplayacağının bilincindedir. McCarthy'nin Hollywood yaratacılığını engellemeye dönük "Amerika Aleyhtarı Faaliyetler Komisyonu" rezaleti, dünyadaki Amerikan imgesine, filmlerden daha fazla zarar vermiştir.

Amerika'nın çabası, kendisini eleştiren filmleri engellemeye değil, ülkeyi diğer yönleriyle de tanıtan filmlerin yapılmasına dönüktür. Çünkü hiçbir toplum tek boyutlu değildir. Ne Amerika, ne Türkiye sadece hapisane koşulları ya da savaş boyutuna indirgenemez. Hayatın binbir yüzünü gösteren filmler seyircinin zihninde dengeli bir imge oluşturur.

***
Soru: Türkiye'de de tabuları zorlayan Amerikan tarzı filmler çekilebilir mi?

Cevap: Hayır! Çünkü Türk demokrasisi henüz bu olgunluk düzeyine gelememiştir ve ne yazık ki kaba milliyetçi demagojilerin hâlâ prim yaptığı ender ülkelerden biridir. Sinema da diğer sanat biçimleri gibi, günlük politikanın dar ve boğucu kalıplarına sıkıştırılmaya çalışılır.

***
Soru: Yıllarca Geceyarısı Ekspresi filmini protesto ettik. Şimdi Ararat filmine karşı kampanya açıyoruz. Bunlar doğru mu?

Cevap: Eğer film yapımcıları açısından düşünürseniz evet! Çünkü Türkiye, filmlerin bedava reklamını yapıyor, seyirci sayısını artırıyor; ama bu arada kendi kendisini yaralıyor!



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır