Vites değiştiriyoruz!

AB üyeliğini Türkiye'ye tanıtacak olan 'AB Yolu' kitabında ANAP Lideri Mesut Yılmaz şimdiki durumu patikadan otoyola geçiş olarak nitelendiriyor
Türkiye ve AB arasındaki bahar havasını yaymaya çalışan,"Otoyola çıkıyoruz vites değiştirmemiz lâzım" diyen Yılmaz'ın sloganı: "Türküm, Avrupalıyım"

Başbakan Yardımcısı ve ANAP Lideri Mesut Yılmaz, Türkiye ile AB arasındaki bahar havasını, tüm yurda yaymak için harekete geçti. Yılmaz, 81 il teşkilatı ve milletvekillerine göndermeyi planladığı, AB'yi ve Türk insanına sağlayacağı avantajları tanıtan 309 sayfalık bir kitapla Türkiye'nin AB yolundaki mücadelesini anlattı, yeni Avrupa sloganı ve yeni Avrupalı Türk insanı profilini çizdi.

13 MADDEDE AVRUPALI TÜRK
"Önce Türküm ama bu kimliğimle Avrupalıyım" diyen Yılmaz, uzun ince AB yolunu, "Patikadan otoyola çıktık, şimdi vites değiştirmek zorundayız" şeklinde tarif etti.

20 Mayıs Eğitim Kültür ve Sosyal Dayanışma Vakfı Başkanı, ANAP Afyon vekili İbrahim Halil Özsoy ile Doç. Dr. Aydoğan Ataünal tarafından hazırlanan kitapta, AB yönetim şekli, 54 maddelik AB temel hakları şartı, katılım ortaklığı belgesi, ulusal program, AB tartışmalarına ilişkin yazarların yorumları, AB üyeliğinin avantaları ve Türk insanına yüklediği ödevler ile Yılmaz'ın 2 yıllık AB mücadelesi ve mesajları yeralıyor.

AB yolunda yürürken demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları gibi değerler açısından yasalar ve eğitim sisteminin kurumsal düzeyde çağdaş standartlardan uzak olduğu görüşüne yer verilen kitapta, AB üyeliğine hazırlanan Türk insanında olması gereken özellikler 13 maddede özetlendi...

* İnsanımızı sever, Türkiye'nin bir cennet olduğunu bilir ve kendini buna adar.

* Demokratik bir yaşam biçimine sahiptir.

* İnsan haklarının savunucusudur.

* Çalışmayı amaç, öğrenmeyi zevk edinir.

* Sayıda değil kalitede artış arar.

* Zamanın en büyük değer olduğunu bilir.

* Görevini doğru yapar ve doğruyu yapar.

* Gıdası bilgidir.

* Kayrılmış değil uzman kişidir.

* Tüketimle değil, üretimle övünç duyar.

* Savurgan değil ekonomik yaşar.

* İthal değil kendi malını kullanma onurunu taşır.

* GSMH'deki (Gayri safi milli hasıla) payı en az, gelişmiş ülke insanlarının payı kadardır.

İKİ TARAF DA DEĞERLENDİRMELİ
Atatürk'ün "Birlik, kuvvettir" sözünün sıkça işlendiği kitapta, Yılmaz'ın, AB üyeliğine ilişkin kamuoyu önündeki ve basına kapalı toplantılardaki önemli mesajları satırbaşlarıyla yer alıyor.

Yılmaz'ın, AB kapısına dayanan Türkiye'nin durumunu şöyle yorumluyor: "(...) Bugün Türkiye ile Avrupa arasında ilk defa birlikte güçlenme esasına dayalı bir ilişki biçimi doğmuştur. Bu önemli şansı, her iki taraf da iyi değerlendirmelidir. (...) Bugün AB bizim için gelişmenin, kalkınmanın, yeniliklere açılmanın en önemli aracıdır. (...) Avrupayla bütünleşmek Türkiye'yi kalkındıracak, geliştirecektir."

Koalisyon protokolünde 3 partinin de AB sürecinin hızlandırılması konusunda mutabık olduğunu belirten Yılmaz, ekliyor: "Aramızda çıkabilecek sorunlar daha çok bu sürecin hızı ile ilgili olabilir. Biz, AB'nin kendi genişleme takvimini göz önünde tutarak bu sürecin mümkün olduğu kadar hızlı olması gerektiğini savunuyoruz. Bu konuda aramızda bazen görüş ayrılıkları olabilir. Ama nihai hedef olan AB'ye tam üyelik için atılması gereken adımlar konusunda aramızda farklılıklar yoktur. Şimdiye kadar kadar patika yolda gitmeye alışmışız. Şimdi otoyola çıkıyoruz, vites değiştirmemiz lâzım."

Yakınlaştık biraz daha gayret!
14-15 Aralık'ta gerçekleşecek Laeken Zirvesi sonunda yayımlanacak ortak bildirinin taslağı, dün Brüksel'de gerçekleşen AB Konseyi'nde ele alındı. Taslakta, Türkiye ve Kıbrıs konularında yer bulan ifadeler de belli oldu.

Laeken Sonuç Bildirisi taslağında, "Helsinki kararlarının Türkiye'yle AB'yi birbirlerine yakınlaştırdığı ve Türkiye'nin AB heyecanını artırdığı" belirtiliyor. AB Konseyi, Türkiye'nin tam üyelik hedefiyle gerçekleştirdiği reformları memnuniyetle karşıladığını ifade ediyor. Taslağın Türkiye paragrafında, ekonomik, sosyal ve siyasi reformlara devam edilmesi için destek veriliyor. İnsan haklarının geliştirilmesi alanında daha özenli davranılması istenirken Kıbrıs sorununun çözümüne etkili katkıda bulunulması talep ediliyor.

ŞAMİL TAYYAR