kapat
02.12.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 RAMAZAN
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Cinselliğin gizli yüzü

'Piyanist'teki Erika'nın hikâyesi, sado-mazo ilişki biçimi, çağdaş sinemacıların belki en kışkırtıcısı olan Haneke'nin elinde sert, ödünsüz, insanın yüreğine işleyen bir film haline gelmiş
Anavatanı Avusturya'dan kalkıp Fransa'ya yerleşmek Michael Haneke'ye yaradı. Yönetmen -ki benim gözde sinemacılarımdan değil!- daha önceki filmlerinde benimsediği, kişilerini bir tezin, bir görüşün, bir kışkırtmanın masum ve tepkisiz kuklaları gibi kullanma tavrından gerçek, kanlı canlı kişilikler yaratma sürecine geçti. Şu kolayca söylenebilir: "Piyanist" belki de Haneke'nin gerçek anlamda karakterler yarattığı ilk film!

40'ını aşmış Erika Kohut, hayatı uzmanı olduğu Schubert ve Schumann'ı dinlemek, çalmak ve tartışmakla geçen, kendisini klasik müziğin soyluluğuna adamış bir müzisyendir: Dünyaca ünlü Viyana konservatuarının saygın bir üyesi... Yaşamı, kızının üzerine titreyen 'mütehakkim' annesiyle okulu arasında bölünmüştür. Ama Erika'nın bir de gizli yaşamı vardır: Akşamüstleri porno film dükkanlarında, meraklı erkek müşteri bakışlarından sıyrılarak kabinlerde açık-saçık filmler izlemek, sevişen çiftlerle dolu açıkhava sinemalarında röntgencilik yaparak doyuma ulaşmak... Ne sevmeyi, ne de sağlıklı bir cinsel yaşamı öğrenememiş, seksi utanılası bir günah gibi yaşayan hasta bir kişilik...

Ve ne zaman ki karşısına, yakışıklı bir genç öğrenci biçiminde gerçek aşka ve sevgiye susamış bir yürek çıkar, Erika'nın dünyası sarsılır. O alıştığı sado-mazoşist ve haşin ilişki biçimi içinde genç adamın sevgisine karşılık vermekten öylesine âcizdir ki!

SEVGİSİZ İNSANLAR

Erika'nın hikâyesi, çağdaş sinemacıların belki en kışkırtıcısı olan Haneke'nin elinde sert, ödünsüz, insanın yüreğine işleyen bir film haline geliyor. Isabelle Huppert denen büyük oyuncu, "Zehirli Çiçek" ve "Dantelci Kız"dan başlayıp "Seremoni", "Hırsız ve Çırağı" ve "Sıcak Çikolata"dan geçerek günümüze gelen 30 yıllık parlak kariyeri içinde çeşitlemelerini veregeldiği soğuk, içine kapalı, adeta donup kalmış ruh kimliğine bir yenisini daha ekliyor. Onun olduğu kadar, yaşlı oyuncu Annie Girardot'nun ve gencecik Benoit Magniel'in oyunlarına da hayran olmamak elde değil.

Ama yine de Erika Kohut kimliğini ve de bu hikâyeyi o kadar da aykırı ve sıradışı sanmayın... Çağımızda kimbilir kaç insan, uygar ve kibar yaşam biçimleriyle cinselliğin karanlık, tehlikeli, hatta kimi zaman ölümcül çekiciliği arasında duraksamadan edemiyor! Ve de, en yakın çevremizde bile, sevmeyi ve sevgiyi hiç bilmeyen kimbilir kaç kişi dolaşıyor?

Piyanist La Pianiste

* Yönetim ve senaryo: Michael Haneke

* Görüntü: Christian Berger

* Oyuncular: Isabelle Huppert, Benoit Magniel, Annie Girardot, Anna Sigalevitch, Susanne Lothar

* Fransız filmi.

Yorucu bir gerilim

Michael Douglas'lı 'Sakın Konuşma' iki Hitchcock filmi kadar gerilim, birer Sam Raimi ve Tim Burton filmi toplamı kadar kötülük içeriyor!

Her şeye, en azından güzel ve anlayışlı bir eşe, kanatsız bir melek olan bir küçük kıza, iyi bir işe ve şahane bir eve sahip olan bir psikiyatr, birden geceyarısı evin içinden kızının kaçırılmasıyla kendisini bir kâbusun içinde buluyor. Kızını kurtarmak için bir hastasının, 10 yıldır hastane hastane dolaşmış talihsiz bir genç kızın ağzından bir şifre alması gerekmektedir. Bu arada, gözü dönmüş bir katil sürüsü de evin tam karşısında pusuya yatmış, ailenin ve kırık bacağıyla yatağa çakılmış annenin her hareketini izlemektedir.

Yer yer Hitchcock'tan, özellikle de "Arka Pencere"den esinler taşıyan, biraz inandırıcılık sınırlarını zorlamış, ama sonuç olarak nefes almadan izlenen sıkı bir gerilim, heyecan meraklıları için kusursuza yakın bir oyuncak. NY sokaklarında çekilmiş sahneleri kadar, oyuncuları ve görüntü çalışması da takdire şayan sayılabilir.

Sakın konuşma Don't Say A Word

* Yönetmen: Gary Fleder

* Senaryo: Anthony Peckham, Patrick S. Kelly

* Görüntü: Amir Mokri

* Müzik: Mark Isham Oyuncular: Michael Douglas, Sean Bean, Britanny Murphy, Guy Torry, Famke Janssen, Jennifer Esposito

* Fox yapımı.



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır