Devleti küçültecektik
Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Demirel, başbakanlığı döneminde çıkarılan erken emeklilik yasası ile şişkin devlet kadrolarının daraltılmasının amaçlandığını söyledi
Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, SABAH'ta Mehmet Tezkan ve İlker Sarıer'in köşelerinde yer alan, başbakanlığı dönemine ait SSK ile ilgili bilgilerin gerçekleri yansıtmadığını belirtti. Demirel, yaptığı yazılı açıklamada şu hususlara dikkat çekti: 2000'de 1 milyon 297 bini Emekli Sandığı, 3 milyon 340 bini SSK ve 1 milyon 277 bini Bağ-Kur'lu olmak üzere 5 milyon 914 bin kişi emekli aylığı aldı. Emekliliği düzenleyen kanun çeşitli dönemlerde değiştirildi. Bu daha çok '5 bin işgünü primi' esas alınarak, kadınlarda 20, erkeklerde 25 yılda emekli olmaya hak tanıma etrafında oldu. Erken emeklilik çıkınca herkes koşup emekli olmuş ve devlet, altından kalkamayacağı yükün altına girmiş değildir.
KİMSE ŞİKAYET ETMEDİ
* 1969'dan 1982'ye kadar bu kanun vardı, kimse şikayet etmedi. 1980'lerde bazı düzeltmeler yapıldı. 1992'de yine eski sisteme dönüldü. 1994'e kadar sosyal güvenlik kurumları, kendi imkanları ile emekli maaşlarını karşılayabildi. Daha sonra karşılayamadı. Bunu, 'erken emeklilik'e bağlamamak gerekir.
* 1992'de kadınlarda 20; erkeklerde 25 yıl emekliliği mümkün kılan yasanın gerekçesi, devletin çalıştırdığı memur ve işçi sayısındaki hemen hemen iki katına yaklaşan fazlalıktır. Devlet bir mecburi tasfiye ile karşı karşıya kalmadan çalışanlara, kendi rızaları ile emekli olma hakkını tanımıştır.
* Emekli olanların yerine yenileri alınmayacak, böylece devlet kadroları daralacaktı. Ama bu yapılmamıştır. Esas mesele buradadır. Emeklilerin maaş ve ücretlerini ödeyebilmek için devlet kadrolarını şişkin tutmak devletin yaptıracağı iş olmadığı halde, onları çalışır göstermek; hem devletin masrafını artırmakta, hem de randımanını düşürmektedir. Eninde sonunda Türkiye buraya gelecektir.
ZARAR ABARTILIYOR
* Genç yaşta emekli olacakların devlette atıl durmaktansa, dışarıda çalışarak kendilerine ve topluma yararlı olmaları düşünülmüştü. Tabii ki, bunun bir mali yükü olacaktı. Ama bu yükün 65 milyar dolar civarında olması, kesinlikle sözkonusu olamaz.
* Kişiler erken emekli de olsa, emekli maaşını daha önceki yatırdığı primlerden alacak, maaş hesabı da ona göre yapılacaktı. 1999'da SSK'dan 3 milyon 148 bin 826 kişi emekli maaşı aldı. 1992'den 1998'e kadar SSK'dan alınan emekli maaşının toplamı 23 milyar 435 milyon 286 bin dolardır. Yani, bu milyonlarca kişinin hepsi erken emekli bile olsa, aldığı bütün ücret bu tutar!..
* Türk Devleti'nin yasaları, milletin hür iradesi ile seçilmiş TBMM tarafından çıkarılır. Hiç bedeli olmayan yasa hemen hemen yoktur. Hükümet başkanları, yasayı tek başlarına çıkarmadıklarına göre, iktidarları süresince çıkan yasalardan da, tek başına sorumlu değillerdir.
SORUMLU DEĞİLİM
* Meclislerin çıkardığı yasalar, hükümetlerin üzerine fatura edilemez. Böyle bir sistem işlemez. Daha sonra gelen hükümetler, meclisler ve Anayasa Mahkemesi, bu yasaları değiştirmek imkanına sahiptirler. Nitekim; 1992'de çıkarılmış 3774 sayılı yasa, 1999'da 4447 sayılı yasa ile değiştirilmiştir.
* Demirel; Kasım 1991'den Mayıs 1993'e kadar hükümet başkanıdır. Bu dönemde bana atfedilecek icraya ait eleştirileri karşılarım. Ama Meclis'ten geçmiş Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmemiş yasalardan sorumlu değilim.
* Kurumlar, 1994'e kadar Hazine'den bir yardım istemedi. Daha sonra, 8 hükümet gelmiş, 2 defa da seçim yapılmıştır. Eğer, 1993 sonrasındaki bu hükümetler ve Parlamento, 1999'a kadar hiçbir düzeltme yapmamışsa bu, niye Demirel'in kusuru olur ki?..
Sosyal sigorta sistemi 1982 yılında bozuldu
* Bir sigorta sisteminin sağlıklı işleyebilmesi için, 4 çalışana karşı 1 emekli olması gerekmektedir. SSK'da aktüeryal denge yıllara göre şöyledir:
| 1974 | 6.96 |
| 1977 | 5.41 |
| 1980 | 3.47 |
| 1985 | 2.44 |
| 1990 | 2.16 |
| 1995 | 1.89 |
Görülüyor ki, daha 1982'den itibaren bu nispet 2.10'a düşmüş ve denge, bir hayli bozulmuştur. Yani sorun, 1992 sorunu değildir.
|
