Piramit manzarasında Troya

Eveeeet, işte size gecikmeli bir 'Mısır'da Troya'yı izledim' yazısı... Ne demişler; Mısır'da işler asla planladığın gibi gitmez! Söyleyenler hiç abartmamış, aynen öyle. Dünyanın yedi harikasından biri olan Keops piramidinin önünde Troya'yı izlemişsiniz, beş yıldızlı otelinizde sıcağı sıcağına yazı yazacaksınız ama internet bağlantısı yok! Sabahı zor ediyorsunuz; hâlâ yok! Birlikte seyahat ettiğimiz Anadolu Ajansı muhabiri büyükelçilik binasına gidip fotoğrafları yolladı da Allah'tan; derin bir nefes aldık. Şimdi en başa dönelim, gecikmeli de olsa izlenimlerimi aktarayım...

Bir uçak dolusu dansçıyla uçuyoruz Arap dünyasının en kalabalık kentine, Mısır'ın başkenti Kahire'ye. Otelimiz piramitlerin yakınındaki El Haram bölgesinde, Le Meridien Pyramids. Zira piramitlerin önünde kurulu sahnede, 120'ye yakın dansçının her gün provası var. Biz gezip tozuyoruz tabii... Han El Halili çarşısını turluyoruz, Nil Nehri'nde yelken keyfi yapıyoruz, piramitlerin önünde develere biniyoruz, müzeleri geziyoruz; dansçılar da ha babam çalışıyor güneşin altında. 'Patron' Mustafa Erdoğan da elinde mikrofon asla boş bırakmıyor kimseyi. O çöl sıcağında insanüstü bir çaba gerçekten. Ama ne yapalım, o kadar alkışı da ben değil onlar alıyor değil mi? İlk gösteri cumartesi akşamı... Birçok bakan ve yetkili ile birlikte Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in eşi Suzan ve oğlu Cemal de konuklar arasında. Terör saldırıları yüzünden güvenlik önlemlerini iyice abartmış Mısır polisi; resmen 'terör' estiriyor gösteri alanında. Hatta provalar sırasında, Ray-Ban gözlüklerini takmış general kılıklı bir Arap, bize de emir yağdırıyor konser alanını terk etmemiz için: "One word, go out!" Bu durumdan Troya ekibindekiler de nasibini alıyor tabii; kimseyi atlamıyorlar! Ellerinden gelen her türlü eziyeti yapıyorlar; cep telefonları, kameralar, fotoğraf makineleri toplanıyor, her yer didik didik aranıyor, tuvalete giden, eski yerine geri dönemiyor. En ufak bir harekette ve itirazda ise kalaşnikofların şarjörleri çekiliyor şakır şukur. "İyi ki Mübarek'in kendisi gelmedi" diyerek gülüşüyoruz... İş bazen o kadar zorlaşıyor ki, ekip "Gösteriyi çekeriz" diye tehdit savurmak zorunda bile kalıyor.

Gösterinin başlama saatine yakın, uzun bir konvoy ve siren sesleri eşliğinde geliyor First Lady Suzan Mübarek. Işıklandırılmış Keops, Mikerinos ve Kefren piramitlerinin önünde kurulan sahneye önce Mustafa Erdoğan çıkıyor, yaşadığı tüm zorlukları ve gerginlikleri unutarak Mısır Kültür Bakanı ve kendilerine ev sahipliği yapan Kahire Opera Evi'nin müdürüne teşekkür plaketlerini veriyor. Işıklar söner sönmez, muhteşem bir manzara eşliğinde gösteri başlıyor. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın eşi Gülten Günay'ın da aralarında bulunduğu dört bin 500 kişilik seyirci topluluğu ayakta alkışlıyor gösteriyi. En son sahneye çıkıp izleyiciyi selamlayan Erdoğan, mükemmel bir kılıç şovu da yapıyor ki, yakında kadroda o da olabilir hani! Aslında Erdoğan'ın hayali, gösterinin finalinde Türk bayrağını piramitlerden birinin yüzeyine yansıtmaktı, gereken tüm hazırlıklar da yapıldı. Ancak güvenlik ekiplerinin hışmına uğrayan, 'aç kapa' yapılan projeksiyon cihazı bozuldu ve bu plan gerçekleşemedi bir türlü.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın