EA
yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder.
SMS:
?EA
Alevi liderleri öldürmek kimin işine yarar?
Saldırıya uğrayan topluluğun dayanışma dozu artar. 'Saflar sıklaştırılır'. Duygular keskinleşir. Karşı tarafa olan nefret güçlenir.
Saldırıya uğrayan taraf, 'düşmandan öcünü almak için' fırsat kollamaya başlar.
Tabii bu durum topluluğun kışkırtmaya açık hale gelmesine yol de açar.
Yukarıda anlatmaya çalıştığım mekanizma Alevilere karşı bir kez daha kullanılmaya çalışıldı.
Alevi kanaat önderleri öldürülecek ve Uğur Mumcu cinayetinde ya da Danıştay Saldırısı'nda olduğu gibi suç, öbür tarafın üstüne atılacaktı.
Ergenekoncuların bu hazırlığı Emniyet tarafından fark edilerek engellendi.
Ne tür bir provokasyondan kurtulduğumuzu, Alevi ve Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Kazım Genç, bakın nasıl anlatıyor:
* Ergenekon'un Alevi önderlere suikast planladığı da ortaya çıktı. Sizce neden Alevileri hedef almak istediler?
Geçen yıl Alevi ve Bektaşi Federasyonu'nda yönetim değişti. Ali Balkız genel başkan, ben de genel sekreter oldum. Bizim dönemimizde Aleviler ilk defa bir katliama uğramadan sadece hak talebi nedeniyle meydanlara çıktı. Bu mitingleri görüp, "Alevi toplumu, Alevi örgütlerini dinliyor. Bunların yöneticilerine yönelik yapılacak suikastlar, Alevileri sokağa döker. Biz de aralarına 40 provokatörümüzü sokar, bir camiye, bir yerlere bomba koyarsak, toplumda bir kaos yaratır ve böylece ülkede darbe ortamını hazırlarız" demiş olabilirler. 12 Eylül darbesini de Maraş katliamı hazırlamamış mıydı?
* Bu suikast planlarını öğrendikten sonra ne hissettiniz?
Ergenekon savcısıyla iki kez toplam beş saate yakın görüştüm ben. Ergenekon'dan tutuklu eski Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin'in bilgisayarından çıkan bizimle ilgili planları gösterdi bize. Başkan Ali Balkız'la bana yerel seçimlerden önce suikast yapmayı planlamışlar. Evimin fotoğraflarını (karlı bir günde) çekmişler. Benim evime kargoyla bombalı paket göndereceklermiş.
* Planda, sizi öldürmekle neyi hedeflediklerini yazmışlar mı?
Evet. Eylemin amacı olarak, Alevi toplumunda infial yaratmak, ülkede kaos oluşturmak gibi şeyler yazılıydı. Bana bombalı paketi de yakın bir akrabamın ismiyle göndereceklermiş. Bu iş için 8 eleman görevlendirmişler. Ali Balkız'ın arabasına da patlayıcı koyacaklarmış. Savcı suikast planlarını gösterdiğinde, ben hukukçu gözüyle 'Belgeler sahte olabilir' diye baktım tabii.
* Belgeler sahte miydi?
Her sayfanın üstünde bir paraf vardı. Sorduğumda savcı bu parafların İbrahim Şahin'in avukatına ait olduğunu söyledi. "Biz arama yaptığımızda dokümanları kutulara, torbalara doldurup mühürlüyoruz. Bunları Emniyet'te sanığın avukatının yanında açıyoruz ve çıkan her evrakı ona paraflatıyoruz." Bu bilgi benim için önemliydi. Belgelerle ilgili şüphe duymama gerek kalmadı. (Neşe Düzel, Taraf, 23 Mart)
Vaziyete bakar mısınız?
Adamlar üşenmemiş karlı bir günde dahi keşif yapıp Kazım Genç'in evinin fotoğraflarını çekmişler.
"Bu adam en 'etkin' biçimde nasıl öldürülür" diye planlar yapmışlar. Sekiz kişinin bu işle ilgilenmesi tasarlanmış.
Yani önemli miktarda; zaman, emek ve para harcanmış.
"Ergenekon yoktur" diyenlere, bunca çabanın kimler tarafından ve niye harcandığını ısrarla sorunuz.
Bakalım ne cevap verecekler?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Yayın tarihi: 24 Mart 2009, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/03/24//haber,3EB59B7D41FE48928E11862752DD471A.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.