kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
21 Mart 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Cumartesi SABAH  
Sinema
Yazarlar Güncel Yaşama Dair Sinema Gurme
Polis korsan filmleri piyasadan temizlemeye çalışıyor ancak bu konuda yeterli olamıyor.

Filmleri korsandan izlemek ya da izlememek

ATİLLA DORSAY
ATİLLA DORSAY
20.02.2009
Etkileşim kutusu
Haberi Dinle
Yorum Yap
Editöre e-posta
Yazıyı Gönder
Çıktı Al
Google Bookmarka Ekle Facebook'ta Paylas Digg Profiline Ekle del.icio.us Profiline Ekle
İLİŞKİLİ HABERLER
Filmleri korsandan izlemek ya da izlememek
Cengiz Semercioğlu geçen gün "İtiraf ediyorum: Korsan film izliyorum" başlığını atmıştı. Dilimin ucuna geleni hoşgörüsüne sığınarak yazıyorum: İyi halt ediyorsun! Mesele korsan film izleyip izlememekten çok, ülkenin en çok okunan gazetesinde böyle bir başlık atmak. Oysa, ne demişler, ibadet de kabahat da gizli olmalı, değil mi? Korsan üretimi izleyip dinlemek elbette savunulacak şey değil. Hiçbir şey üretmeden, hiçbir yatırım yapmadan, binbir emekle ortaya konan işlerin kaymağını yiyenlere arka çıkmak, hangi ahlak ilkesiyle bağdaşır? Nitekim Ömür Gedik hemen yanıt vererek, biz sinema yazarlarını bu suçlamadan kurtardı! Kendi adıma, korsan DVD'yi ancak eski, klasik, başka türlü erişilemeyen filmler için evime sokarım. Yoksa zaten sinemalara gelen veya gelecek filmleri iki-üç hafta önce izleyip caka satmak için değil. Gerçi Cengiz bunu 'meslek uğruna' yaptığını söylüyor. O filmleri izlemiş olacak ki, Oscarlar üzerine yazsın ve de kamuoyunu tahminlerinden yoksun bırakmasın. Yani tümüyle görev aşkı! Şaka bir yana, benim kuşağım elbette korsan ürün izlemez. Çünkü bizler, sinemanın en büyük kriz dönemlerini yaşadık. Salonların birer birer kapandığı, dükkâna, pasaja dönüştüğü dönemlere tanık olduk. Bir TRT'nin ilk yayınıyla herkesin evlerine kapandığı dönemi, bir korsan video kaset faciasını yaşadık. Tüm bunların acı anılarını unutabilir miyiz? Sonra DVD veya onun Doğu tarzı yan ürünü olan VCD çıktı. Sayısız TV kanalı ve birçok özel sinema kanalıyla birlikte... Ama Allah'tan sinema da belini doğrulttu, her yerde yepyeni salonlar ve kompleksler açıldı. Benim kuşağım için, bunlara sonuna dek sahip çıkmak çok doğal değil mi? Yeniden sinemasız bir çöle mi dönelim, filmleri evimizin köşesinde, kalitesiz korsan ürünlerden mi izleyelim? İstenen, özlenen bu mu? Demek ki, salonlarımızın üzerine titremek ve korsanı savunmamak gerekiyor. Eğer gerçek bir sinemasever isek...
İLİŞKİLİ HABERLER
Filmleri korsandan izlemek ya da izlememek

Yayın tarihi: 21 Mart 2009, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/03/21/ct/haber,792E4F9C08634D4999754D4330A0F031.html
Tüm hakları saklıdır.

Yazarın Önceki Yazıları
Berlin'de politika, Irak kültürler ve insan ilişkileri ( 14 Şubat 2009 Cumartesi )
İsrail yönetmeni günah çıkarıyor ( 7 Şubat 2009 Cumartesi )
Yakın tarihten süzülüp gelen bir ekran maçı ( 31 Ocak 2009 Cumartesi )
Yaşlılık üzerine acı yüklü bir şiir ( 24 Ocak 2009 Cumartesi )
'Hayır'da değil, 'evet'te hayır vardır! ( 17 Ocak 2009 Cumartesi )
Allen'dan bir acıklı güldürü ( 10 Ocak 2009 Cumartesi )
Dâhiyane bir film üzerine eskiz ( 3 Ocak 2009 Cumartesi )
Sinemanın yeni Rüzgâr Gibi Geçti'si... ( 27 Aralık 2008 Cumartesi )
Mevsimler gelir mevsimler geçer... ( 20 Aralık 2008 Cumartesi )
Gevşemeyin 'lan... Türklerin çağı başlıyor! ( 13 Aralık 2008 Cumartesi )
Sinema Haberleri