Güllerim Soldu Seni Görünce'de esas oğlan esas kıza şöyle demektedir: "İnsan hayatının her devresinde aşık olabilir. Hatta aynı anda birden fazla kişiye bile âşık olabilir. Ama hayatta ne olursa olsun, eğer bir gün sen hayatımda olmazsan ben bir daha asla âşık olamayacağım. Bu iş senle bitecek. Ben senden sonra bir daha kalbimi kullanmayacağım." Ama bu bir kitaptır ve kitaptaki sözcükler gerçek yaşamı bağlamaz. Ve Hüsnü Şenlendirici, kalbini yeniden kullanacaktır. Deniz Seki ile bir şey yakalamıştır. Kendi ifadesiyle yalnız fiziksel ve ruhsal değil, müzikal olarak kafaları da uymaktadır. Bağlanmasının en önemli nedenlerinden biri de budur. Bu duyguların dünyasıdır. Müzisyen adamın ruhunun yükseldiği bir zamandır. Ama öte yanda gerçek hayat; gerçek bir aile, eş ve çocuklar vardır. Nazire Hanım'la beraberliğinin temelleri daha ilkokul sıralarında atılmıştır. Çocukken. Annesi beğenmiş, 'gelinim,' demiştir Nazire'ye. Çocukken nişanlanır, çocukken evlenirler. Evliliklerinin ilk yılında da ilk çocuklarını kucaklarına alırlar. Bir yol arkadaşı, bir kader ortağı gibi görür kendine Nazire Şenlendirici'yi. Başı bağlanmıştır, erken yaşlarda başı bağlanmıştır, hayatı düzene girmiştir ama kaderini ve yüreğini bağlayamamışlardır. Nazire'den hiç vazgeçmez. Ama kendinden de vazgeçmez... Ve önceki kaçamaklarını her ne şekilde saklamayı başarsa da artık çekirge fazla sıçrayamaz. Deniz Seki ile o televizyon programından aylar sonra başlayan beraberlikleri önceleri yine bir albüm çalışması gibi gösterilmeye çalışılsa da, sonunda itiraf eder ünlü müzisyen: "Evet, birbirimizi seviyoruz..." Yalan söylememek adına böyle bir açıklama yapmıştır ama olayların çığ gibi büyüyeceğini, kimi kez o çığın altında kalacaklarını düşünemez.