SAHNEDE beş muhteşem adam.. Beşi de Oscar ödüllü.. Beşi de pırıl pırıl kıyafetlerle..
Adrian Brody.. Ben Kingsley, Michael Douglas, Anthony Hopkins ve Robert de Niro.. Bu yılın "En İyi Erkek Baş Rol Oyuncusu"nun beş adayını açıklıyor bu beş adam birer birer..
Ve hepsi o gece için en özel ve en güzel kıyafetlere bürünmüş, hemen hepsi bir sinema devi seyircilerin tümü, bu muhteşem beşliyi ayakta alkışlıyor..
..Ve sundukları, kerametleri kendinden menkul birtakım "Sözde" eleştirmenlerin seçtiği kimse tarafından izlenmemiş filmlerde oynayan, sokakta yanınızdan geçse tanınmayan adamlar değil. Her birinin filmini dünyanın dört bir yanında milyonlar izlemiş..
Kendi sözcükleriyle.. Şakalarla güldürüp, duyguyla yürekten vurarak, sunuyorlar adayları..
Bu nasıl bir görkem, bu nasıl onurdur..
Ve de böyle sunulan bir ödülü almak nasıl bir gururdur..
Oscar gecesi her yıl bir evvelkinden görkemli, bir evvelkinden çarpıcı, bir evvelkinden efsane oluyor. Bu yüzden Amerikan tv'leri geceyi yayınlamak için milyonlarca dolarlık bir piyasada çekişiyorlar. Geceyi dünyanın dört bir yanında milyarlar izliyor..
Ayni gece bizde de, sözüm ona sinemamızın en büyük ödülleri dağıtılıyor.. Cart kaba kâğıt..
Kerameti kendilerinden menkul dediğimde kızıyorlar, ama Sevgili Dostum Atilla Dorsay'a kırk kez, hem de bu sütunlarda sordum, sinema yazarı nasıl olunur diye..
"1955'ten bu yana bu ülkeye gelmiş nerdeyse her filmi izleyen, sinema üzerine yüzlerce kitap, binlerce makale okuyan, binlerle de yazı yazan, her işareti ile okurlarını sinemaya yönlendirdiği bilinen Hıncal bu işten anlamıyor, ama dünkü yeni yetme "Ben eleştirmenim" deyip kimsenin okumadığı ve anlamadığı yazıları, kendisi gibi "Eleştirmen(!)" diye gökten düşenlere mektup diye yazan birtakım mastürbatörler, mesela Atilla Dorsay gibi sinemaya adanmış bir yaşamla ayni kaba nasıl konabiliyorlar" demiştim.
Geçen yılki fiyasko geceyi ağır şekilde eleştirdiğim için beni aforoz edenler, bu yıl gecelerini yayınlayacak bir tek kanal bulamadılar, iyi mi?.. Gerzek mi kanallar..
Körler, sağırlar birbirini ağırlar gecesinde, kimsenin izlemediği, kimsenin bilmediği filmler.. Blucinle sahneye çıkan bir şımarık adamın, tişörtle sahneye çıkan bir başka saygısıza, hem de kendi sanatına saygısıza verdiği, kimin niye seçtiği belli olmayan sözde ödülleri kim izler ki, bu töreni yayınlasın adamlar?.. Gerzek mi bunlar?..
Bu fiyaskonun ardından SİYAD Yönetimi istifa etmeli.. Yeni yönetim, şimdiden başlayarak, gelecek yıl saygın bir tören yapmanın yollarını bulmak için kollarını sıvamalı..
Yoksa SİYAD bitmiştir!..
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Bugünkü Tüm Yazıları
Oscar ve SİYAD (!) gecesi!..
Yayın tarihi: 24 Şubat 2009, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/02/24//haber,D732A525A0634E36A9C0B81D3458233F.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.