kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
24 Şubat 2009, Salı
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
En İyi Yönetmen Oscarı'nı kazanan Danny Boyle'un mutluluğu görülmeye değerdi.

'Ben her türden film çekebilirim'

23.02.2009
- Bizi şaşırttınız! Bir İngiliz'den gelen Charles Dickens benzeri bir hassasiyet değil bu elbet ama bir Bollywood işi de beklemiyorduk sizden.
- Her türde film yapabilirim. Transpotting'den bu yana gerilimden korkuya türler arasında gezindim. Bu film de Hindistan ile Batı arasında duygusal ve neşeli bir köprü olarak kabul edilmeli. Ama evet haklınız, çoğu kişi şaşırdı. Doğrusu ben de başta projeyi duyunca hiç kendime yakın hissetmedim. Tamamı Hindistan'da geçen bir Kim Beşyüz Milyar İster konsepti bana göre değildi. Kim 'piyango filmi' çekmek ister ki! Ben zaten bu tür yarışma programlarını sevmem, izlemem. Önce kabul etmedim ama senarist Simon Beaufoy'un adı hatırına senaryoyu okuduktan sonra büyülendim. Çok mutluyum, sonuçtan da çok memnunum. Doğrusu bu türün hâlâ ana akım sinemasına girememesinin sayısız nedenleri var. Hem uzun, hem şarkılı türkülü filan olduğu için hızlı tüketim meraklısı olan Batılı seyirci için alışkın olduğu bir tür değil, zor bir sinema olması anlaşılabilir. Ama koskaca bir ülkeyi ve kültürü bize farklı geldiği için yok saymak da olmaz!