Tecelli'den Abuzittin'e mektuplar

Abuzittincim,
O gün nasıl gururlandım anlatamam. Başbakanımızın Peres'i morarttığı günden bahsediyorum kardeşim. Başbakanımız, İsrail Cumhurbaşkanı'nı, böğrüne tekme yemiş kedi gibi, büzülmüş bi durumda, tek başına bırakıp toplantıyı terk ederken öylesine heyecanlanıp havaya fırlamışım ki, elimi duvara çarpıp çizdirdiğimin farkına bile varmamışım.
Heyecanım biraz dinince bileğime doğru ince sızıyı hissettim. Basit bi çizik esasında ama duvardaki çiviye çizdirmişim.. Çivi de paslı. İşkillendim, 70'inden sonra bi de tetanoz derdi çıkmasın? Hemen karşıda eczane var. Aşı yokmuş. Kızılay'a gittim. Yok. Bakanlıklar, orda da yok. Maltepe'ye doğru yürüyorum, oralarda da bi sürü eczane var, lakin tetanoz aşısı yok! Eczacının biri "Boşuna dolaşmayın, dedi, tetanoz aşısı uzun süredir piyasadan kalktı. Hastahanelere bakın!"
Tetanoz mikrobu bi çeşit zehirmiş Abuzittincim. Vücudunun herhangi bi yerini bırak çizdirmek, toplu iğne ucu kadar zedelesen, aşının yapılması gerekebilirmiş. Bu, oksijende yaşayamayan ama tozlu, çamurlu yollarda da bol miktarda bulunan, mesela, hafif bi rüzgâr esintiyle, o minicik darbeli yerden insanın vücuduna girip yerleşen bi mikropmuş. Yani illa da paslı çivi veya kanlı yara gerekmiyor. Özellikle de, doğumlarda, hijyen şartlar iyi değilse, annenin bu mikrobu kapması ve bebeğe de geçirmesi sık görülen olaylarmış.
Bizim Sağlık Bakanlığı'nın internet sitesinde ".. maalesef tetanoz ülkemizde bir sorundur !" diye de yazıyor. Gene ordan aldığım bilgiye göre Dünya'da her yıl ortalama 450 bin kişi "zamanında tetanoz aşısı olmadığı" için ölüyormuş. Bunların büyük bölümü anneler ve yeni doğan bebekler. Bizde de bebek ölümleri, bildiğin gibi, bi hayli fazla.. Ama Bakanlık bu konuda rakam vermiyor. Verse de n'olacak zaten, Türkiye' nin başka taraflarını bilmiyorum ama Ankara'da eczanelerde tetanoz aşısı yok!
Tetanoz mikrobu vücuda girdi ve kendisini hissettirdi mi (mesela çenenin kilitlenmesi) hapı yuttun demekmiş. Artık aşı maşı para etmiyor. Hastaların yüzde 70'i "öteki" tarafa. Hayatta kalabilenlerin çoğu da kemik kırılmasından (omurilik dahil) yatağa bağlanıp kalıyor.
Ben bunları duydukça iyice telaşlanıyorum. Çünkü aşı ne kadar erken yapılırsa o kadar iyi. Kim bilir ne kadar anne, ne kadar bebek, köylerde kasabalarda ne kadar çocuk, yetişkin zamanında tetanoz aşısı olmadığı için hayatını kaybediyordur?
Uzatmim Abuzittincim eczanelerden ümidi kesip hastanelerde tetanoz aşısı aramaya başladım ya, 5'incisinde, Güven Hastanesi'nde bulabildim. İğneyi vurdular, ohh, rahatladım. Etki süresi 5 yılmış.. Artık bu beni götürür.. Anlatıldığına göre, şimdilik, bazı hastanelerde tetanoz aşısı sorunu yok. Ama bu demek değil ki "sorun" olmayacak. Eczanelerde bulamayanlar, benim gibi, hastanelere koşuyor ya oralarda da biterse?
Elbette bunlar önemi şeyler değil Abuzittincim.. Üzerinde durmak bile abes. N'olmuş yani, aşı zamanında yapılmazsa bebekler, anneler ölürlerse.. Ben de bunları laf olsun diye yazıyorum. Başbakan herifi nasıl morarttı?
Münasip yerlerinden öperim.
Kardeşin Güneş.
Tecellister@gmail.com

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın