Aday veto

CHP lideri Deniz Baykal söz edince haberdar olduk...
"AKP kendisinden aday olmayan eski üyelerinin önünü kesmek için hazırlık yaptığı haberini aldık" diye söze girdi.
AK Parti'den belediye başkanı seçilmiş ancak 29 Mart seçiminde başka partiden aday olmaya karar vermiş belediye başkanlarının adaylığını geçersiz kılmak için uğraştığı bilgisinin ulaştığını söyledi.
AK Parti'nin böyle bir yola gitmesinin siyaset açısından etik olmayacağını belirtti.
Sözünü ettiği daha önce AK Parti'den seçilmiş belediye başkanlarını sıralamak gerekirse
MHP'den aday olan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak...
DP'den adaylığını koyan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Hikmet Şahin...
SP'den adaylığa hazırlanan Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba...
CHP'den aday olan Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu...
Meclis kulisinde sadece CHP'nin değil, MHP Grup Başkan Vekilleri Oktay Vural ve Mehmet Şandır'ın da gündeminde aynı konu var...

Yasa ne diyor?
İyi de, muhalefetin iddiasındaki gibi bir itiraz gelirse adaylıkları düşer mi?
Sorumuzu Yüksek Seçim Kurulu (YSK) yetkililerine yönelttiğimizde düne kadar herhangi bir itirazın gelmediğini belirttiler.
Gelmesi halinde de Siyasi Partiler Yasası'nın 40'ıncı maddesine göre hareket edeceklerini bildirdiler.
Madde şu hükmü içeriyor:
"Bir kimse, aynı zamanda, önseçimlerde ve merkez adaylığında değişik siyasal partilerden veya aynı partiden, aynı seçim için birden fazla seçim çevresinden önseçime katılamaz.
Bir kimse, bir partiden önseçim veya merkez adaylığı yoklamasına katıldıktan sonra başka bir partiden merkez adayı gösterilemez ve partisinden istifa etmedikçe bağımsız aday olamaz..."
Yani bir kişi eğer ön seçime katılmış ise adaylıktan vazgeçmesi mümkün değil, öncesinde partisinden istifa edip başka yerden aday olma şansı var.
Merkez yoklamaya katılması durumunda da bir başka partiden aday olmasının imkânı yok; ancak bağımsız aday olabiliyor.
Bu gelişmelerin de seçim takviminin başladığı 1 Ocak tarihinden sonra olması lazım.
Hatta siyasi partilerin hangi usulde adaylarını belirleyeceğini YSK'ya bildirdiği 9 Ocak 2009'dan sonra gerçekleşmesi gerekiyor.

"İtirazımız yok..."
Dolayısıyla bugün tartışılan Adana ve Kars için böyle bir durum söz konusu dahi değil. Çünkü her ikisi de 31 Aralık'tan önce AK Parti'den istifa etti.
Bursa ve Şanlıurfa'ya gelince; iki belediye başkanının merkez yoklamaya dahil oldukları ve seçilemediklerinin AK Parti'nin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu tarafından kayda geçirilmesi ve YSK'ya itirazı gerekiyor.
AK Parti Seçim İşleri Başkanı Necati Çetinkaya'ya bir itirazlarının olup olmayacağını sorduğumuzda yanıtı şöyle oldu:
"Ne böyle bir başvurumuz, ne de uğraşımız var. İşimize bakıyoruz..."
Peki, YSK kendiliğinden devreye girebilir mi?
Bunun için seçim takviminin işlemesi gerekiyor.
Ayrıca her iki başkan için bağımsız aday olma yolu da açık duruyor.