Giriş Saati : 17.01.2009 19:20 Güncelleme : 17.01.2009 22:49
Eski başbakanlardan Rize Bağımsız Milletvekili Mesut Yılmaz, Susurluk konusuyla ilgili olarak, ''O gün kurumların başında olan yöneticiler, bize yeterince yardımcı olmamışlardır'' dedi.
Mesut Yılmaz, Çayeli ilçesindeki bir otelde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Yılmaz, bir gazetecinin, bir köşe yazarının, başbakanlığı döneminde hazırlanan Susurluk ile ilgili raporun gereğini yapmadığı eleştirisini nasıl değerlendirdiği yönündeki sorusu üzerine, ''Eğer öyle olsaydı bugün Susurluk meselesi gündeme gelemezdi. O rapor yayınlandığında, Türkiye'de bütün kurumların özeleştiri yapması, çete olaylarına karışanları içlerinden ayıklamaları gerekirdi. Maalesef kurumlar bu temizliği kendi içlerinde yapmadı. Yargı da bu konuda üzerine düşeni yapmadı'' diye konuştu.
Bu urun temizlenmesi için yeni bir konjonktürün ortaya çıktığını belirten Yılmaz, ''AB perspektifi bunu hızlandıran katkıda bulundu. Ama maalesef endişem, bu işin iç politika için istismar edildiğidir. Halbuki bu mesele, dış politika gibi bir devlet meselesidir. Her türlü iç politika mülahazalarının üstünde tutulması gerekir. Bu iktidarın meseleyi bu titizlik içinde götürdüğünden çok ciddi şüphem var. Meseleye bu şekilde yaklaşılsa, şartlar son derece elverişli. Ama iktidarın bu tavrı yüzünden bu şans da heba edilmektedir'' dedi.
Kendisine geçmişle ilgili yöneltilen eleştirilerin haksız olduğunu, çünkü o günkü koşulları dikkate almayan eleştiriler olduklarını ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu: ''O gün kurumların başında olan yöneticiler, bize yeterince yardımcı olmamışlardır. Bunun içinde o zamanki Genelkurmay da Genelkurmay Başkanı da Milli İstihbarat Teşkilatı da ve diğerleri de vardır. Ama zaman içinde Türkiye'nin geldiği nokta, bu meselede kesin bir çözüme ulaşmak için çok daha müsait bir durum oluşturdu. Bunun önündeki en büyük engel AK Parti'nin bu meseleye bir iç politika meselesi olarak bakması ve (bizden olanlar, bize karşı olanlar) gibi ayrımcı yaklaşması, muhalifleri sindirmek için bir fırsat olarak değerlendirmeye çalışmasıdır. Bu anlayışla bu mesele çözülmez.''
YEREL SEÇİMLERDE KİMİ ADAYLARI DESTEKLEYECEK
Yılmaz, mart ayı sonunda yapılacak yerel seçimlerle ilgili önemli bir görevi yerine getirmek üzere Rize'de olduğunu belirterek, ''Türk siyasetinde önemli sorumluluklar üstlenmiş birisi olarak, Türk siyasetine yön verecek bir rol üstlenmeye çalıştım. Türkiye'nin siyasi durumundan memnun değilim. Siyasi kutuplaşmanın milletin yararına olduğuna inanmıyorum. Bugünkü meclis kompozisyonu, vatandaşın sorunlarından ziyade suni sorunlarla Türkiye gündemini meşgul etmektedir'' diye konuştu. Türkiye'nin, son genel seçimden itibaren yapay sorunlarla uğraştığını, ana sorunları ihmal ettiğini ileri süren Yılmaz, ''Dünyada yaşanan ağır bir ekonomik kriz var. Bu kriz, Türkiye'yi, Başbakan'ın söylediği gibi teğet geçmemiştir. Bunun daha da ağırlaşmasından korkuyorum'' diye konuştu. Rizeli hemşehrilerine borcu olduğunu, bunu da yerel seçimlerde, belediyelerde, onlara en iyi hizmeti verebilecek olan adayların belirlenmesi ve seçmenin önüne alternatif olarak çıkartılması biçiminde ödeyeceğini dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti: ''Seçim demek, alternatif demektir. Eğer seçmen muhtelif kişiler arasında seçme imkanı bulamazsa, o seçimin kıymeti yoktur. AK Parti, geçen seçimlerde belediyelerin büyük kısmını kazandı. Türkiye'nin temel sorunu AK Partili belediyelerin hizmetlerinden memnun olmayanların alternatif adayı bulmasıdır. Benim de görevim vatandaşa alternatif aday sunmaktır. Rize'de seçmenlerin önüne AK Partili adaylara alternatif oluşturabilmek için çalışmalar yapıyorum. Bu çalışmaların sonunda destekleyeceğimiz adayların büyük bölümü ANAVATAN adayı olarak seçime katılacak. Belki bir bölümü de bağımsız olarak seçime girecek. Bunun yanında AK Partililer dışında beğenilen bazı belediye başkanlarına da destek olacağız.''
Yılmaz, Rize merkez, Çayeli ve Ardeşen'den, ANAVATAN'dan adaylar ilan edeceklerini, kendi seçimi gibi o kişilerin kazanması için çalışacağını ifade ederek, Ardeşen'de Temel Eryılmaz'ı aday göstereceklerini, diğer adayları ise gelecek hafta başında açıklayacaklarını bildirdi.
Yılmaz, Türkiye'de eşitsiz bir siyasal tablo olduğunu, AK Parti'den sonra en fazla oy alan partinin AK Parti'nin yarısı kadar oy aldığını belirterek, şöyle konuştu: ''Bunun hem AK Parti'ye hem de memlekete yararı yok. AK Parti bu desteğe güvenerek büyük yanlışlıklar yapıyor. Diğer partiler de alternatif üretecek çalışma yapamıyor. Yeni bir merkez partisine ihtiyaç var. Her türlü aşırılıklardan uzak, güçlü bir merkez partisine ihtiyaç var. Bu partinin eksikliği giderek daha fazla duyuluyor. Bu yerel seçimler, vatandaşın eksikliği farkedip etmediğinin de bir göstergesi olacak. Bu seçimde, seçmenin büyük kısmına bedava erzak ve kömür gibi seçim rüşveti dağıtmasına rağmen AK Parti oylarında gerileme olursa, vatandaş da bu eksikliği farketmiş demektir. Bizim için de partiyi hayata geçirmenin zamanı gelmiş demek olacak.''
Bugüne dek verdiği sözlerden caymadığını, söylediği her sözün arkasında durduğunu ifade eden Yılmaz, ''Önümüzdeki genel seçimlerde, vatandaşın önüne gönül rahatlığıyla destek vereceği, ANAVATAN gibi Türkiye'ye yeniden çağ atlatacak bir siyasi oluşumu getireceğimize inanıyorum. Bu konuya her türlü katkıda bulunacağım. Bu seçimlerde seçmenden ışık alabilirsek bunu kısa sürede hayata geçireceğiz'' diye konuştu.