kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
16 Ocak 2009, Cuma
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

"İsrail, bu işi bir iki gün içinde bitirmek zorunda"

AA
Giriş Saati : 16.01.2009 10:33
Güncelleme : 16.01.2009 19:56
Yeni Haber
Lübnan'da BM'ye bağlı barış gücü UNİFİL'in eski sözcüsü, Orta Doğu uzmanı Timur Göksel, ABD'nin yeni başkanı Barack Obama'nın Washington yönetimini gelecek hafta başında devralacağını anımsatarak, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını bu tarihten önce sona erdireceğini düşündüğünü söyledi.

Göksel, İsrail'in Gazze saldırıları hakkında yaptığı değerlendirmede, İsrail'in Gazze'ye saldırmasında çıkarları olduğunu belirterek, en büyük amacının Orta Doğu'da kaybettiği caydırıcılığı tekrar kazanmak ve Hamas'a ders vermek olduğunu kaydetti.

İsrail'e gerçek anlamda ne ABD, ne de Arap ülkelerinden baskının söz konusu olduğunu ifade eden Göksel, Arap dünyası halklarının seslerini ise kimsenin dinlemediğini söyledi. Göksel, Avrupa'nın ise gelişmeler üzerine fazla etkisinin olamayacağını belirtti.

"İsrail bu işi bir iki gün içinde bitirmek zorunda" diyen Göksel, ABD'nin yeni başkanı Obama'nın Beyaz Sarayı devralacağı tarihe dikkati çekti ve İsrail'in saldırılarını bu tarihten önce bitireceğini düşündüğünü, bunun da İsrail'in işine geleceğini ifade etti.

Hızlanan ateşkes çabalarını buna bağlayan Göksel, İsrail'in son bir vuruşla maksimum zararı verip Hamas ve Gazze'ye, "Biz bu işi kazandık, istediğimiz oldu" mesajını vermek istediğini belirtti.

İsrail'in bundan sonra zafer ilan edip saldırılarını kendiliğinden ateşkes olmadan da durdurabileceğini kaydeden Göksel, zaten ateşkes olmasının İsrail ile Hamas arasında bir anlaşma sağlanması anlamına gelemeyeceğini bildirdi.

Göksel, bölgede artık askeri hedef kalmadığına işaret ederken, bundan sonraki adımın işgal olacağını, İsrail'in ise böyle bir adımı atacağını sanmadığını, çünkü bunun İsrail'e "pahalıya patlayabileceğini" söyledi.

"DİKKATLİ HAREKET EDİLMESİ GEREK"

Ateşkes sağlanmasını amaçlayan uluslararası çabalara da değinen Göksel, Mısır'ın bölgeye yakın konumu ve ulusal çıkarları nedeniyle durumunun farklı olduğunu anımsattı.

Türkiye'nin girişimleriyle son zamanlarda Orta Doğu'da büyük prestij kazandığını ifade eden Göksel, ancak prestij ya da liderlerle olan iyi ilişkilerin sorunun çözümü için yeterli olamayacağını kaydetti.
Türkiye'nin İsrail'e karşı tavrının Arap kamuoyunda muazzam sempatiyle karşılandığını belirten Göksel, Türkiye'nin, bu işe taraf olması gerekenlerin söyleyemediklerini dile getirdiğine dikkati çekti. Göksel, Türkiye'nin söylemlerinin Arap kamuoyunda çok olumlu karşılandığına, ancak bunun, Arap rejimleri tarafından da olumlu karşılandığı anlamına gelmeyeceğine işaret etti.

Bölgeye uluslararası gözlemci misyonu gönderilmesi konusunda ise koşulların çok iyi belirlenmesi gerektiğini söyleyen Göksel, görevin ve bu misyondan ne beklendiğinin, ayrıca kimlerin misyondakilerin hayatlarından sorumlu olacağının iyi tayin edilmesinin önemli olduğunu belirtti.
Bu konuda aceleci değil, dikkatli hareket edilmesi gerektiğini kaydeden Göksel, bölgeye asker gönderilme konusunun ise çok farklı olduğunu, böyle bir durumda taraf olunulacağını, bunun da tehlikeli bir konu olduğuna işaret etti.

Türkiye'nin bölgedeki gelişmeler karşısında yapması gerekenin maksimumunu yaptığını belirten Göksel, bundan sonra eğer pratik adımlar atılacaksa dikkatli davranılması gerektiğini, yoksa tatsız durumlarla karşılanabileceği konusunda uyardı.

Gelişmeler bağlamında Türkiye ile İsrail arasında gerginlik olacağını sanmadığını da kaydeden Göksel, İsrail'in Türkiye ile gerek siyasi, gerek ekonomik açıdan büyük çıkarları bulunduğunu, dolayısıyla anlaşmazlık olsa da bunun zamanla giderilebileceğini söyledi.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun'un bölge turunu da değerlendiren Göksel, bunun yalnızca iyi niyet gösterisi olarak görülmesi, bundan pratik sonuç beklenmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.