Türkiye, '
devletin,hunharlığı ' açısından Arjantin ve Şili gibi Latin Amerika ülkelerine benzerken, '
geçmişle hesaplaşmaya,karşı,direnç ' konusunda Japonya'yı andırıyor.
Mesela '
Özür,Diliyorum ' kampanyasına verilen tepkilere baktığımızda, başka konularda fena halde kapışan
ulusalcıların,
milliyetçilerin ve
İslamcıların hemen kol kola girerek saldırıya geçtiğini görüyoruz.
Çünkü hepsinin zihninde bir '
kutsal,devlet ' anlayışı var. (Bürokrasi de böyle düşündüklerini gayet iyi biliyor ve onlardan yararlanıyor.) Peki, tamam. Madem bu kadar kızıyorsunuz, gayrimüslimlere yapılanları şimdilik bir kenara bırakalım.
(Yani:
1915 katliamı,
Varlık Vergisi, 1934
Trakya olayları,
6/7 Eylül 1955 olayları,
1964 sürgünü,
Hrant Dink 'in öldürülmesi,
Trabzon ve
Malatya cinayetleri.)
Ya şunlara ne diyeceksiniz?
1 Mayıs 1977
Taksim katliamı, 16 Mart 1978 üniversite katliamı, Nisan 1978
Malatya katliamı.
Aralık 1978
Maraş katliamı (
yarın yıldönümü ). Şubat 1979
Abdi İpekçi cinayeti. Mayıs 1980
Çorum olayları.
12 Eylül 1980 darbesi ve özellikle
Diyarbakır Cezaevi işkenceleri.
1000 kişiyi aşan
yargısız infazlar, köy yakmalar, dışkı yedirmeler.
1993
Sivas Madımak katliamı ve 1995
Gazi olayları.
Özel Harp Dairesi,
JİTEM,
Batı Çalışma Grubu,
Cumhuriyet Çalışma Grubu,
Hizbullah'a destek ve her daim
darbe hazırlığı gibi kanunsuzluklar.
2006
Danıştay saldırısı.
Susurluk ve
Ergenekon rezaletleri ve son olarak öğrendiğimiz
ölüm kuyuları . (Yaz yaz bitmedi, kim bilir kaç tanesini de unuttum.)
Yahu siz ne diyorsunuz; bu devletin bir kere değil, bin kere özür dilemesi gerekiyor!
Bugünkü Tüm Yazıları
1915'e özür yok. Peki ya bunlar?
Yayın tarihi: 18 Aralık 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/12/18//akoz.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.