İş dünyasındaki ilişkilerin evrensel kabul görmüş değerler üzerinden yürümesini savunan
iş etiği yaklaşımı var.
Bizde de pek çok kurum, uygulamasa dahi, iş etiğini reddetmeyecek algı düzeyine ulaştı. Fakat temel sorun, iş etiğinin "
yavaşlattığı ", etik olmayan rakipler karşısında "
rekabet dezavantajı " yarattığı ve "
masraflı " olduğu yargısıdır.
Öyle ya... Bir yandan vergini ödeyecek, çalışanını soymayacak ve müşterini kazıklamayacaksın.
Öte yandan,
bunları yapmayan rakibinle, vahşi pazarda, fiyat rekabeti yapacaksın. Kaba bir bakışla,
etiğin bir külfet olduğu söylenebilir.
Nitekim böyle düşünenlerin sayısı hayli fazla ki iş etiği bizde işlemiyor, yerleşemiyor.
Dinin de vicdanın da etik davranmayı, ahlaki ve toplumsal değerlere saygıyı emretse dahi, "
rekabet şartları " gerekçesiyle "
başkasında güzel ama biz yapamayız " çıkmazına saplanıyoruz.
Bazı kurumlarımız iş etiğine dair çalışmalar yapmış olsa bile, zor zamanlarda mesela kriz anlarında
etik ve
vicdan bir tarafa atılabiliyor. Müşteriyi kandırmaktan, çalışanı istismara, devleti dolandırmaya, ortağı batırmaya kadar gemi azıya alabiliyoruz.
Hale bakın ki şu anda krizdeyiz.
Dolayısıyla iş etiği ve "
vicdanın " asla sözü edilmeyecek "
zor zamanlar " içinde olduğumuz iddiasındayız.
Oysa bize "
lüks " gelen etik ve vicdan, krizin odağındaki ABD'de, üstelik en yetkin ağızdan bir "
ders " halini alabiliyor.
Obama'nın Wall Street yöneticilerine yönelik sözleri,
vicdan dersi gibi.
Banka ve Wall Street yöneticilerinin bu kriz sürecinde prim sevdasından vazgeçmesi çağrısında Obama'nın gerekçeleri var:
"Eğer siz işten çalışan çıkartırken hâlâ milyonlarca dolar kazanıyorsanız, burada bir şeyler yapılması gerekir." Sorumluluk gereği yöneticiler en azından
"şu anda benden çok daha zor durumda olan insanlar olduğunun farkındayım. Ben de bazı fedakarlıklarda bulunmak istiyorum" demelidir.
Milyonlarca insanın parası ile inanılmaz riskler alanların milyonlarca dolar prim almasını anlamak imkansız.
Zaten bu primleri alanların ortalama bir Amerikalının yaşadığı zorlukları görmüyor olması gerekir. İşte etik davranmak, kazandıran bir tutumdur.
Vicdan, krizden çıkarken bize gerekecek
en işe yarar yetkinliğimiz olacak.
İşçisini eve şutlayıp 4X4 aracıyla gezebilen
vicdansızların bilgisine sunulur.
Yayın tarihi: 28 Kasım 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/11/28//haber,F23AC1F0961743498501EEF6679A579A.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.