Giriş Saati : 25.11.2008 11:29 Güncelleme : 25.11.2008 23:26
KESK tarafından hazırlanan broşüre göre kadınlar, merkezinde güç ve denetim bulunan ''gözdağı verme'', ''duygusal şiddet'', ''tecrit etme'', ''aşağılama, inkar etme, suçlama'', ''çocukları kullanma'', ''ekonomik şiddet'', ''erkekliğini konuşturma'', ''zorlama ve tehdit etme'' gibi şiddet biçimlerine maruz kalıyor.
KESK, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla bir broşür hazırladı. Broşürde, 25 Kasımda yapılan eylem ve etkinliklerle kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete son verilmesi ve her türlü şiddetten uzak yaşama hakkına saygı gösterilmesi için mücadele yürütüldüğü ifade edildi.
Türkiye'de ve dünyanın farklı coğrafyalarında kadınların her türlü şiddete maruz kalmaya devam ettiği belirtilen broşürde, kadına yönelik şiddetin, erkekler ve kadınlar arasındaki eşit olmayan tarihsel güç ilişkilerinin bir sonucu olduğu kaydedildi. Kadına yönelik şiddetin küresel düzeyde ekonomik, siyasi, etnik sorunlarla artarak sürdüğüne işaret edilen broşürde, ''Kadına yönelik şiddet, hem kadınların insan haklarını ve temel özgürlüklerini kullanmalarını engellemekte, hem de haklarını ihlal etmektedir'' denildi.
Kadınların maruz kaldıkları şiddet biçimlerinin 8 başlıkta toplandığı broşürde, kadınların merkezinde güç ve denetim bulunan ''gözdağı verme'', ''duygusal şiddet'', ''tecrit etme'', ''aşağılama, inkar etme, suçlama'', ''çocukları kullanma'', ''ekonomik şiddet'', ''erkekliğini konuşturma'', ''zorlama ve tehdit etme'' gibi şiddet biçimlerine maruz kaldığı ifade edildi.
Broşürde, KESK'in aile içinde meydana gelen fiziksel, cinsel, ekonomik ve fiziksel şiddeti, kız çocuklarının cinsel istismarını, evde cinsel taciz ve tecavüze maruz kalmaları, zorla evlendirmeyi, tecavüz faili ile evlenmeye zorlanmayı, zorla bekaret kontrolü ve bununla bağlantılı şiddeti, kadın sağlığına zarar veren diğer uygulamaları, güvenlik görevlilerince gerçekleştirilen her türlü cinsel şiddet fiillerini, iş yerlerinde, eğitim kurumlarında, kamusal alanda kadının insan haklarının ihlal edilmesini, namus adına işlenen cinayetleri kadına yönelik şiddet olarak kabul ettiği belirtildi.
''ERKEKLİĞİNİ KONUŞTURMA''
KESK'in hazırladığı broşüre göre, kadınların maruz kaldıkları şiddet şekilleri şöyle:
-Gözdağı verme: Bakışlar, eylemler ve jestler yoluyla korkutma, eşyaları atma, malına zarar verme, silah gösterme.
-Duygusal şiddet: Susturma, kendini kötü hissetmesini sağlama, isimler takma, zihinsel oyunlar oynama, aşağılama, kendini suçlu hissettirmeye çalışma.
-Tecrit etme: Yaptığı, görüştüğü, konuştuğu okuduğu şeyleri, gittiği yerleri kontrol etme, sosyal katılımını kısıtlama, bu hareketleri kıskançlıkla gerekçelendirme.
-Aşağılama, inkar etme, suçlama: Yaptığı tacizi önemsememe, bu konudaki şikayetleri ciddiye almama, tacizin olmadığını iddia etme, rahatsız edici hareketlerine kadının neden olduğunu söyleme.
-Çocukları kullanma: Çocuklar konusunda kadının kendisini suçlu hissetmesini sağlama, mesajlarını iletmek için çocuklarını kullanma, ziyaretleriyle onları rahatsız etme, çocukları alacağını söyleyerek tehdit etme.
-Erkekliğini konuşturma: Kadına hizmetçi gibi davranma, bütün önemli kararları kendi verme, evin efendisi gibi davranma, kadın ve erkeğin rollerinin ne olması gerektiğini tanımlama.
-Ekonomik şiddet: Kadının iş bulmasını engellemeye çalışma, kendisinden para istetmeye çalışma, parasını alma, aile gelirinin ne olduğunu söylememe ve gelirden pay almasını engelleme.
-Zorlamak ve tehdit etme: Bir şey yapmaya zorlamak için yaralamakla, terk etmekle ya da intihara teşebbüs etmekle tehdit etme, şikayetlerini geri almasını sağlamaya çalışma, yasa dışı şeyler yapmaya zorlama.