Anayasa Mahkemesi'nin açıkladığı iki gerekçeli kararın ardından siyaset,
"daralan alanını genişletmek için" harekete geçebilecek mi?
MHP'nin dün önerdiği şekilde Meclis,
"Yasama ile anayasal yargı arasında ortaya çıkan sorunu" çözmek için anayasa değişikliğine gidecek mi?
Yani, Anayasa Mahkemesi'nin
"görev ve yetkileriyle ilgili" 148 ve
"kararlarının açıklanmasına" ilişkin 153'üncü maddelerinde değişiklik yapabilecek mi?
Başbakan Erdoğan MHP'nin önerisini hemen sahiplenmedi.
Temkinli bir yaklaşım sergiledi.
"İyi niyetli olduğu sürece, konuyla ilgili çalışmanın içinde bulunabileceklerini" söylemekle yetindi.
"Çözüm hem de hemen" Ancak, AK Parti Genel Başkan Vekili
Mehmet Mir Dengir Fırat dünkü sohbetimizde destek verdi.
"Siyasetin daralan alanında genişleme sağlayacaksa, bu yönde adım atmaya hazır olduklarını" belirtip ekledi:
"Anayasa Mahkemesi'nin bu kararı sadece AK Parti'ye değil, tüm Meclis'e karşıdır. Meclis'in yetkisine müdahaledir. Meclis çözümü bir an önce bulmalıdır..." Fırat'ın sonrasında gelen cümlesi dikkat çekiciydi:
"Bu konuya böyle bir dönemde el atıp çözüm bulunmayacaksa, Meclis fonksiyonsuz kalacaksa, o zaman kapatılsın daha iyi." Görülüyor ki, Yüksek Mahkeme'nin, anayasa değişikliklerinde
"şekil bakımından inceleme" dışına çıkıp,
"esastan da incelemesinin" önüne geçecek düzenlemeye AK Parti sıcak bakıyor.
MHP'nin çağrısı Aslında MHP'nin bu yöndeki önerisi yeni değil.
MHP lideri
Bahçeli, benzer çağrıyı Anayasa Mahkemesi'nin türban kararının hemen ardından 10 Haziran'da partisinin Meclis Grup toplantısında da dile getirmişti.
Bahçeli bununla da yetinmeyip 26 Ağustos'ta düzenlediği basın toplantısında da yinelemişti.
AK Parti de sıcak baktığına göre Anayasa Mahkemesi'nin
"görev ve yetkilerini" budayacak değişiklik bu dönem Meclis'ten çıkabilir mi? Meclis'in içinde bulunduğu süreç dikkate alınırsa zor...
Bu dönemde zor Nedenlerini sıralamak gerekirse:
- Türban ile ilgili düzenleme konusunda AK Parti'nin
"MHP bizi tuzağa düşürdü", MHP'nin de
"AKP bizi kandırdı" söylemi devam ediyor.
- Son iki haftadır Meclis'teki demeç ve konuşmalarda kendini bulan AK Parti ile MHP arasındaki gerginlik, CHP'nin ilerisine geçip mahkemelik olmuş bulunuyor.
- Partiler, yerel genel seçimin yaklaştığı süreçte, üniversitede türbanın serbest kalamamasının sorumlusu olarak meydanlarda mahkûm edeceği suçluyu arıyor.
- Anayasa Mahkemesi'nin son gerekçeli kararıyla birlikte, 1989'dan bu yana türban ile ilgili tüm değişiklikleri iptal ettiği dikkate alınırsa, anayasa değişikliği yapılsa bile tekrar iptal etmeyeceğinin garantisini kimse veremiyor.
- Daha önemlisi AK Parti'nin, Anayasa Mahkemesi'ndeki kapatılma davasından çıkan
"Hazine yardımından mahrum edilmesine ilişkin" kararının dayandığı
"en temel gerekçelerden biri" de türban ile ilgili anayasa değişikliği bulunuyor.
Anayasa Mahkemesi'nden dün çıkan gerekçeli kararda da bu durum açıkça görülüyor.
Bütün bunlara Grup Başkan Vekili
Kemal Anadol'un dile getirdiği,
"Anayasa değişikliğine çok daha katı direniş gösteririz" söylemini de eklemek gerekiyor.
Dolayısıyla türbanla ilgili yeni bir anayasa değişikliğinin bu dönem Meclis'ten çıkması zor olduğu kadar, yeni gerilimin adresi olacağı da kesin...
Sorunun çözümünde en iyi solüsyon ise zamandan başka bir şey değil...
Yayın tarihi: 24 Ekim 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/10/24//haber,625861F7901C434ABF3AE001A78B540E.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.