kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
21 Ekim 2008, Salı
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Altın Portakal ödülleri bu yıl yolunu mu şaşırdı?

ATİLLA DORSAY
ATİLLA DORSAY
20.10.2008
SABAH yazarı ve sinema eleştirmeni Atilla Dorsay, Altın Portakal ödüllerini eleştirdi..
İLİŞKİLİ HABERLER
Altın Portakal ödülleri bu yıl yolunu mu şaşırdı?
Her yarışma tartışmalıdır. Antalya ise hep tartışıla gelmiştir. Her jürinin seçimleri tepki alır, eleştirilir. Ama Antalya 2008 kadar şaşırtanı, herhalde hiç görülmedi. Çünkü, gerçekten harika bir yıldı. Türk sinemasında daha uzun zaman bu kadar kaliteli film bir araya gelmez. Bizler her yıl Cannes'da bile Altın Palmiye'yi yakıştırdığımız film bulmakta zorlanırken, en azından on tanesi çok başarılı 16 filmin bir araya gelmesi ve Altın Portakal için sayısız aday bulunması bu yıla özgü bir şeydi. Umarım yanılıyorumdur da hep böyle olur!... Ama jüri gerçekten şaşırttı. Başkanı Tuncel Kurtiz'in baştaki uyarısı yerindeymiş!.. Bence sürçü dil değil ama 'sürç-ü karar' vardı. "Üç Maymun," "Hayat Var" ve "Pandora'nın Kutusu" gibi başa güreşen ve üçü de çok iyi olan üç filmin hemen hemen unutulması şaşırtıcıydı. Keza "Gölge," "Dilber'in 8 Günü," "İki Çizgi" gibi yeni filmlerin de... Böyle bir yılda, jürinin ödülleri olabildiğince paylaştırması iyi olurdu. Oysa "Vicdan" ve "Nokta"ya beşer ödül, "Pazar"a ise dört ödül birden çıktı. Üstelik "Pazar" hiç beklenmedik biçimde en iyi film ve senaryoyu da alıp götürdü. Şaşmaz mısınız?

'ÇELEBİ TAVIRLI' FİLMLER SEÇİLDİ
Mesele bu ödüller değil. Çünkü "Pazar," "Nokta" ve "Vicdan" da çok iyi filmlerdi. Tüm oyuncu ödülleri de haklıydı. Ama yukarda andığım birçok filmin öksüz çocuk konumuna düşürülmesi doğru olmadı. Sanırım bu seçimlerde Kurtiz'in etkisi büyük oldu. Sanki, onun konuşmasının başında andığı ünlü halk ozanlarımıza yakın filmler seçildi. Özellikle de "Pazar" ve "Nokta." Yani, hayata belli bir mizah çerçevesinden bakan, çelebi tavırlı, şair tabiatlı ve genelde alçakgönüllü gözüken filmler... İddialılar ise sanki elendi. Jüri belki biraz da "Biz Cannes'ı filan takmayız, kendi zevkimizi kanıtlarız" psikolojisine kapıldı. Ne diyelim, sinemamıza hayırlı olsun...