| 14 Ekim 2008, Salı |
Pamuk'tan Gül'e 301 ve YouTube şikayeti
YASEMİN TAŞKIN - ECE KOÇAL
Giriş Saati : 14.10.2008 19:13
Güncelleme : 14.10.2008 23:18
Güncelleme : 14.10.2008 23:18
60. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Nobelli Türk yazar Orhan Pamuk'un konuşmalarıyla gündeme damga vurdu: Gül, "Yazarların önlerindeki engeller yok olmasa da, göreli olarak azalmıştır" derken, Orhan Pamuk, 301. madde ve kapatılan YouTube gibi sitelerle ilgili çok sert mesajlar verdi.
Türkiye'nin 'Onur Konuğu' olduğu 60. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı'na açılışına Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Nobel ödüllü Türk yazarı Orhan Pamuk da Frankfurt'a katıldı.
Cumhurbaşkanı, Frankfurt Kitap Fuarı için Almanya'ya gelir gelmez ilk olarak Frankfurt Belediye Başkanı Petra Roth ile görüştü. Gül ayrıca, Altın Defter'e imza atacak olan ilk Türk olmasından ötürü de gurur duyduğunu söyledi. Belediye Başkanı Petra Roth, 100 yıllık bir geçmişi olan altın kitaba daha önce bilim adamlarının, sanatçıların ve John F Kennedy gibi siyasetçilerin de imza attığını vurguladı.
60. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı'nda açılışı, çeşitli ülkelerden 300 civarında gazeteci izledi. Pamuk bu sırada, Almanya Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Frank-Walter Steinmeier ile de bir araya geldi. Orhan Pamuk okuma etkinliğine de damgasını vurdu.
Açılışta sözü ilk olarak Alman Yayıncılar ve Kitapçılar Birliği Başkanı Prof. Gottfried Honnefelder aldı. Arkasından, Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül mikrofon başına geçti. Gül konuşmasında, "...geçen 60 yıl, Dünyada kitapların yayın ve dağıtım imkanlarını gerçekten çok genişletmiştir. Bu gelişmede gerek teknolojideki hızlı ilerlemeler ve yenilikler, gerekse Dünyada tedricen yaşanan Demokratikleşme etkili olmuştur," diye konuştu, Gül şöyle devam etti:
"Dünyanın bir çok ülkesinde İnsan Hakları standartlarının yükselmesi, fikir ve ifade özgürlüğüne giderek daha çok saygı gösterilmesi, evrensel kültür hayatını doğrudan etkilemiştir. Yazarlar daha çok saygı görmeye ve onurlandırılmaya başlamıştır. Önlerindeki engeller yok olmasa da, göreli olarak azalmıştır. "
PAMUK'TAN TARİHİ UYARILAR
Gül'ün bu konuşmasına karşın daha sonra sözü alan Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk ise, konuşmasında TCK'daki 301 numaralı maddeye ve YouTube sitesinin kapatılmasını sert bir dille eleştirdi. Pamuk, konuşmayı dinleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün karşısında, son yüzyılda kitapları yasaklamanın, yakmanın, yazarları öldürüp hapse atmanın, onları vatan haini ilan edip sürgüne yollamak ve basında da hep bir ağızdan yazarları aşağılamanın Türk kültürünü zenginleştirmediği, tam tersine fakirleştirdiğini söyledi. Pamuk, "Devletin yazar ve kitap cezalandırma alışkanlığı hala devam ediyor: Benim gibi pek çok yazarı susturmak, sindirmek için kullanılan Türk Ceza Kanunu'nun 301 numaralı maddesi yüzünden, yüzlerce yazar ve gazeteci, şu anda mahkemelerde yargılanıyor, mahkum oluyor," dedi.
Pamuk ayrıca; Masumiyet Müzesi romanı için çalışırken, eski Türk filmlerini ve eski şarkıları YouTube'dan seyredip dinlediğini, ama aynı şeyi şimdi yapmasının mümkün olmadığını söyledi. Pamuk, YouTube ile birlikte yüzlerce yerli ve uluslararası İnternet sitesine girmek, siyasi nedenlerle Türkiye'de yaşayanlara yasak. Siyasi iktidar sahipleri tüm bu baskılardan memnun olabilirler; ama biz yazarlar, yayıncılar, sanatçılar, Türkiye'nin kültürünü yaratan ve onu izleyen herkes, kültürümüzün, edebiyatımızın Dünyaca tanınmasından bu baskıları anlamıyoruz," dedi.
UÇAKLARDA FUAR TELAŞI
Fuar nedeniyle Türk edebiyat dünyasının pek çok önde gelen ismi, yazarlar, yayıncılar ve gazeteciler, dün sabah İstanbul'dan Frankfurt'a giden THY uçağında yerlerini aldı. Birbirleriyle selamlaşanlardan kucaklaşanlara kadar, herkeste ayrı bir enerji hissediliyordu. Hatta, fuar okumalarına konuk olacak yazarlar Nazlı Eray'la Ayşe Kulin de tesadüfen yan yana düşmüştü. Tabii yol boyunca fuar sohbetleri de yapıldı.
GÜL: ENGELLER YOK OLMASA DA...
60. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı'nda açılışı, çeşitli ülkelerden 300 civarında gazeteci izledi. Pamuk bu sırada, Almanya Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Frank-Walter Steinmeier ile de bir araya geldi. Orhan Pamuk okuma etkinliğine de damgasını vurdu.
Açılışta sözü ilk olarak Alman Yayıncılar ve Kitapçılar Birliği Başkanı Prof. Gottfried Honnefelder aldı. Arkasından, Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül mikrofon başına geçti. Gül konuşmasında, "...geçen 60 yıl, Dünyada kitapların yayın ve dağıtım imkanlarını gerçekten çok genişletmiştir. Bu gelişmede gerek teknolojideki hızlı ilerlemeler ve yenilikler, gerekse Dünyada tedricen yaşanan Demokratikleşme etkili olmuştur," diye konuştu, Gül şöyle devam etti:
"Dünyanın bir çok ülkesinde İnsan Hakları standartlarının yükselmesi, fikir ve ifade özgürlüğüne giderek daha çok saygı gösterilmesi, evrensel kültür hayatını doğrudan etkilemiştir. Yazarlar daha çok saygı görmeye ve onurlandırılmaya başlamıştır. Önlerindeki engeller yok olmasa da, göreli olarak azalmıştır. "
PAMUK'TAN TARİHİ UYARILAR
Gül'ün bu konuşmasına karşın daha sonra sözü alan Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk ise, konuşmasında TCK'daki 301 numaralı maddeye ve YouTube sitesinin kapatılmasını sert bir dille eleştirdi. Pamuk, konuşmayı dinleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün karşısında, son yüzyılda kitapları yasaklamanın, yakmanın, yazarları öldürüp hapse atmanın, onları vatan haini ilan edip sürgüne yollamak ve basında da hep bir ağızdan yazarları aşağılamanın Türk kültürünü zenginleştirmediği, tam tersine fakirleştirdiğini söyledi. Pamuk, "Devletin yazar ve kitap cezalandırma alışkanlığı hala devam ediyor: Benim gibi pek çok yazarı susturmak, sindirmek için kullanılan Türk Ceza Kanunu'nun 301 numaralı maddesi yüzünden, yüzlerce yazar ve gazeteci, şu anda mahkemelerde yargılanıyor, mahkum oluyor," dedi. Pamuk ayrıca; Masumiyet Müzesi romanı için çalışırken, eski Türk filmlerini ve eski şarkıları YouTube'dan seyredip dinlediğini, ama aynı şeyi şimdi yapmasının mümkün olmadığını söyledi. Pamuk, YouTube ile birlikte yüzlerce yerli ve uluslararası İnternet sitesine girmek, siyasi nedenlerle Türkiye'de yaşayanlara yasak. Siyasi iktidar sahipleri tüm bu baskılardan memnun olabilirler; ama biz yazarlar, yayıncılar, sanatçılar, Türkiye'nin kültürünü yaratan ve onu izleyen herkes, kültürümüzün, edebiyatımızın Dünyaca tanınmasından bu baskıları anlamıyoruz," dedi.
UÇAKLARDA FUAR TELAŞI
Fuar nedeniyle Türk edebiyat dünyasının pek çok önde gelen ismi, yazarlar, yayıncılar ve gazeteciler, dün sabah İstanbul'dan Frankfurt'a giden THY uçağında yerlerini aldı. Birbirleriyle selamlaşanlardan kucaklaşanlara kadar, herkeste ayrı bir enerji hissediliyordu. Hatta, fuar okumalarına konuk olacak yazarlar Nazlı Eray'la Ayşe Kulin de tesadüfen yan yana düşmüştü. Tabii yol boyunca fuar sohbetleri de yapıldı.
BİR SANAYİİ ALANI GİBİ
Frankfurt kitap fuarının büyük alanı, ilk gününde gri devasa binalardan olusan bir sanayii alanını çağrıştırıyordu. Alman organizasyonunun mükemmel işlerligi sayesinde, hızlı bir kuyruk akışında salonu dolduranlar arasında, gelecek yılın onur konuğu olan, ve sırtlarında "China 2009" yazılı çantalarla gezen, Çin'den meslektaşlar da vardı. ! Bu arada, sürekli içecek sunan hostes kızlar, gülücükler dağıtarak aramızda dolaşıyordu. Frankfurt Kitap Fuarı Direktörü Juergen Boos, yüzlerce ülkeyi kapsayan bir anketten hareketle, basın mensuplarına kitabın mevcut ekonomik krizden etkilenmeyeceğini anlattı. Boos ayrıca 1949'da kurulan Kitap Fuarı'nın dunyanin en büyük fuarı olmasi ile gururlandığını vurguladı. Öte yandan, fuar nedeniyle Frankfurt'a gelen Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türk edebiyatının tanıtıldığı bölümü ve Türkiye'den fuara katılan 100 yayınevinin stantlarının bulunduğu salonları da gezerek yayıncılarla görüştü. Yayıncılara başarılar dileyen Günay, konuk ülke olarak yapılan tüm hazırlıkları çok beğendiğini ifade etti ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
COELHO: EDEBİYATINIZ ÇOK ZENGİN
Fuar kapsamında bir basın toplantısına katılan, tanınmış Brezilyalı yazar Paulo Coelho ise, yaptığı konuşmada, Türkiye hakkinda tek laf etmezken önemli bir pot kırdıysa da, sonradan bunu aşmayı denedi. Yazar, "Türk edebiyatından söz etmediğim icin özür dilerim. Cok zengin bir edebiyat geleneğiniz var. Fikirlerini dünyaya duyurmak isteyen çok sayıda Türk genç yazar var. Bu fuar büyük Türk edebiyatının görünmesini sağlayacaktır." şeklinde konuştu.
Öte yandan fuarda, Türk standinda basına yapılan özel gezide dikkat çeken hoş bir rastlantı da, hosteslerin Almanya doğumlu Türk kızlarından oluştuğunu görmekti. Bu stantta çalışan 22 Türk kızı arasından, Çiğdem Yılmaz, Nükleer Tip okumuş iken, Senem Can da Gymnasium'da (Lise) Fransızca-Almanca öğretmeni olmak için Mainz Universitesi'ne yazılmış.
Öte yandan, Frankfurt Kitap Fuarı'nda Türkiye'nin modernleşme serüveni merkeze alınarak düzenlenen ve "Bütün Renkleriyle Türkiye" ismi verilen bir de sergi açıldı. Sergide edebiyat ve düşünce dünyasına katkı sağlamış Osmanlı'dan günümüze çeşitli akımları temsil etmiş yazar ve düşünce adamları tanıtıldı. 8 bölümde toplanan serginin her bölümünde o düşünceyi temsil eden yazarlar yer aldı. Serginin açılışını Türkiye Kitap Fuarı Ulusal Yürütme Kurulu Eşbaşkanları Müge Gürsoy Sökmen ve Ümit Yaşar Gözüm katıldı. Serginin tanıtımını ise, Başkuratör Sadık Karamustafa ve Kuratör Ekrem Işın yaptı. Basın mensuplarıyla birlikte sergiyi gezen yetkililer, her bölümde tek tek yazarları tanıtıp detaylı bilgi verdi.
Türkiye'nin 'Onur Konuğu' olduğu 60. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı'na açılışına Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Nobel ödüllü Türk yazarı Orhan Pamuk da Frankfurt'a katıldı.
Cumhurbaşkanı, Frankfurt Kitap Fuarı için Almanya'ya gelir gelmez ilk olarak Frankfurt Belediye Başkanı Petra Roth ile görüştü. Gül ayrıca, Altın Defter'e imza atacak olan ilk Türk olmasından ötürü de gurur duyduğunu söyledi. Belediye Başkanı Petra Roth, 100 yıllık bir geçmişi olan altın kitaba daha önce bilim adamlarının, sanatçıların ve John F Kennedy gibi siyasetçilerin de imza attığını vurguladı.
60. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı'nda açılışı, çeşitli ülkelerden 300 civarında gazeteci izledi. Pamuk bu sırada, Almanya Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Frank-Walter Steinmeier ile de bir araya geldi. Orhan Pamuk okuma etkinliğine de damgasını vurdu.
Açılışta sözü ilk olarak Alman Yayıncılar ve Kitapçılar Birliği Başkanı Prof. Gottfried Honnefelder aldı. Arkasından, Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül mikrofon başına geçti. Gül konuşmasında, "...geçen 60 yıl, Dünyada kitapların yayın ve dağıtım imkanlarını gerçekten çok genişletmiştir. Bu gelişmede gerek teknolojideki hızlı ilerlemeler ve yenilikler, gerekse Dünyada tedricen yaşanan Demokratikleşme etkili olmuştur," diye konuştu, Gül şöyle devam etti:
"Dünyanın bir çok ülkesinde İnsan Hakları standartlarının yükselmesi, fikir ve ifade özgürlüğüne giderek daha çok saygı gösterilmesi, evrensel kültür hayatını doğrudan etkilemiştir. Yazarlar daha çok saygı görmeye ve onurlandırılmaya başlamıştır. Önlerindeki engeller yok olmasa da, göreli olarak azalmıştır. "
PAMUK'TAN TARİHİ UYARILAR
Gül'ün bu konuşmasına karşın daha sonra sözü alan Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk ise, konuşmasında TCK'daki 301 numaralı maddeye ve YouTube sitesinin kapatılmasını sert bir dille eleştirdi. Pamuk, konuşmayı dinleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün karşısında, son yüzyılda kitapları yasaklamanın, yakmanın, yazarları öldürüp hapse atmanın, onları vatan haini ilan edip sürgüne yollamak ve basında da hep bir ağızdan yazarları aşağılamanın Türk kültürünü zenginleştirmediği, tam tersine fakirleştirdiğini söyledi. Pamuk, "Devletin yazar ve kitap cezalandırma alışkanlığı hala devam ediyor: Benim gibi pek çok yazarı susturmak, sindirmek için kullanılan Türk Ceza Kanunu'nun 301 numaralı maddesi yüzünden, yüzlerce yazar ve gazeteci, şu anda mahkemelerde yargılanıyor, mahkum oluyor," dedi.
Pamuk ayrıca; Masumiyet Müzesi romanı için çalışırken, eski Türk filmlerini ve eski şarkıları YouTube'dan seyredip dinlediğini, ama aynı şeyi şimdi yapmasının mümkün olmadığını söyledi. Pamuk, YouTube ile birlikte yüzlerce yerli ve uluslararası İnternet sitesine girmek, siyasi nedenlerle Türkiye'de yaşayanlara yasak. Siyasi iktidar sahipleri tüm bu baskılardan memnun olabilirler; ama biz yazarlar, yayıncılar, sanatçılar, Türkiye'nin kültürünü yaratan ve onu izleyen herkes, kültürümüzün, edebiyatımızın Dünyaca tanınmasından bu baskıları anlamıyoruz," dedi.
UÇAKLARDA FUAR TELAŞI
Fuar nedeniyle Türk edebiyat dünyasının pek çok önde gelen ismi, yazarlar, yayıncılar ve gazeteciler, dün sabah İstanbul'dan Frankfurt'a giden THY uçağında yerlerini aldı. Birbirleriyle selamlaşanlardan kucaklaşanlara kadar, herkeste ayrı bir enerji hissediliyordu. Hatta, fuar okumalarına konuk olacak yazarlar Nazlı Eray'la Ayşe Kulin de tesadüfen yan yana düşmüştü. Tabii yol boyunca fuar sohbetleri de yapıldı.
GÜL: ENGELLER YOK OLMASA DA...
60. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı'nda açılışı, çeşitli ülkelerden 300 civarında gazeteci izledi. Pamuk bu sırada, Almanya Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Frank-Walter Steinmeier ile de bir araya geldi. Orhan Pamuk okuma etkinliğine de damgasını vurdu.
Açılışta sözü ilk olarak Alman Yayıncılar ve Kitapçılar Birliği Başkanı Prof. Gottfried Honnefelder aldı. Arkasından, Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül mikrofon başına geçti. Gül konuşmasında, "...geçen 60 yıl, Dünyada kitapların yayın ve dağıtım imkanlarını gerçekten çok genişletmiştir. Bu gelişmede gerek teknolojideki hızlı ilerlemeler ve yenilikler, gerekse Dünyada tedricen yaşanan Demokratikleşme etkili olmuştur," diye konuştu, Gül şöyle devam etti:
"Dünyanın bir çok ülkesinde İnsan Hakları standartlarının yükselmesi, fikir ve ifade özgürlüğüne giderek daha çok saygı gösterilmesi, evrensel kültür hayatını doğrudan etkilemiştir. Yazarlar daha çok saygı görmeye ve onurlandırılmaya başlamıştır. Önlerindeki engeller yok olmasa da, göreli olarak azalmıştır. "
PAMUK'TAN TARİHİ UYARILAR
Gül'ün bu konuşmasına karşın daha sonra sözü alan Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk ise, konuşmasında TCK'daki 301 numaralı maddeye ve YouTube sitesinin kapatılmasını sert bir dille eleştirdi. Pamuk, konuşmayı dinleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün karşısında, son yüzyılda kitapları yasaklamanın, yakmanın, yazarları öldürüp hapse atmanın, onları vatan haini ilan edip sürgüne yollamak ve basında da hep bir ağızdan yazarları aşağılamanın Türk kültürünü zenginleştirmediği, tam tersine fakirleştirdiğini söyledi. Pamuk, "Devletin yazar ve kitap cezalandırma alışkanlığı hala devam ediyor: Benim gibi pek çok yazarı susturmak, sindirmek için kullanılan Türk Ceza Kanunu'nun 301 numaralı maddesi yüzünden, yüzlerce yazar ve gazeteci, şu anda mahkemelerde yargılanıyor, mahkum oluyor," dedi. Pamuk ayrıca; Masumiyet Müzesi romanı için çalışırken, eski Türk filmlerini ve eski şarkıları YouTube'dan seyredip dinlediğini, ama aynı şeyi şimdi yapmasının mümkün olmadığını söyledi. Pamuk, YouTube ile birlikte yüzlerce yerli ve uluslararası İnternet sitesine girmek, siyasi nedenlerle Türkiye'de yaşayanlara yasak. Siyasi iktidar sahipleri tüm bu baskılardan memnun olabilirler; ama biz yazarlar, yayıncılar, sanatçılar, Türkiye'nin kültürünü yaratan ve onu izleyen herkes, kültürümüzün, edebiyatımızın Dünyaca tanınmasından bu baskıları anlamıyoruz," dedi.
UÇAKLARDA FUAR TELAŞI
Fuar nedeniyle Türk edebiyat dünyasının pek çok önde gelen ismi, yazarlar, yayıncılar ve gazeteciler, dün sabah İstanbul'dan Frankfurt'a giden THY uçağında yerlerini aldı. Birbirleriyle selamlaşanlardan kucaklaşanlara kadar, herkeste ayrı bir enerji hissediliyordu. Hatta, fuar okumalarına konuk olacak yazarlar Nazlı Eray'la Ayşe Kulin de tesadüfen yan yana düşmüştü. Tabii yol boyunca fuar sohbetleri de yapıldı.
BİR SANAYİİ ALANI GİBİ
Frankfurt kitap fuarının büyük alanı, ilk gününde gri devasa binalardan olusan bir sanayii alanını çağrıştırıyordu. Alman organizasyonunun mükemmel işlerligi sayesinde, hızlı bir kuyruk akışında salonu dolduranlar arasında, gelecek yılın onur konuğu olan, ve sırtlarında "China 2009" yazılı çantalarla gezen, Çin'den meslektaşlar da vardı. ! Bu arada, sürekli içecek sunan hostes kızlar, gülücükler dağıtarak aramızda dolaşıyordu. Frankfurt Kitap Fuarı Direktörü Juergen Boos, yüzlerce ülkeyi kapsayan bir anketten hareketle, basın mensuplarına kitabın mevcut ekonomik krizden etkilenmeyeceğini anlattı. Boos ayrıca 1949'da kurulan Kitap Fuarı'nın dunyanin en büyük fuarı olmasi ile gururlandığını vurguladı. Öte yandan, fuar nedeniyle Frankfurt'a gelen Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türk edebiyatının tanıtıldığı bölümü ve Türkiye'den fuara katılan 100 yayınevinin stantlarının bulunduğu salonları da gezerek yayıncılarla görüştü. Yayıncılara başarılar dileyen Günay, konuk ülke olarak yapılan tüm hazırlıkları çok beğendiğini ifade etti ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
COELHO: EDEBİYATINIZ ÇOK ZENGİN
Fuar kapsamında bir basın toplantısına katılan, tanınmış Brezilyalı yazar Paulo Coelho ise, yaptığı konuşmada, Türkiye hakkinda tek laf etmezken önemli bir pot kırdıysa da, sonradan bunu aşmayı denedi. Yazar, "Türk edebiyatından söz etmediğim icin özür dilerim. Cok zengin bir edebiyat geleneğiniz var. Fikirlerini dünyaya duyurmak isteyen çok sayıda Türk genç yazar var. Bu fuar büyük Türk edebiyatının görünmesini sağlayacaktır." şeklinde konuştu.
Öte yandan fuarda, Türk standinda basına yapılan özel gezide dikkat çeken hoş bir rastlantı da, hosteslerin Almanya doğumlu Türk kızlarından oluştuğunu görmekti. Bu stantta çalışan 22 Türk kızı arasından, Çiğdem Yılmaz, Nükleer Tip okumuş iken, Senem Can da Gymnasium'da (Lise) Fransızca-Almanca öğretmeni olmak için Mainz Universitesi'ne yazılmış.
Öte yandan, Frankfurt Kitap Fuarı'nda Türkiye'nin modernleşme serüveni merkeze alınarak düzenlenen ve "Bütün Renkleriyle Türkiye" ismi verilen bir de sergi açıldı. Sergide edebiyat ve düşünce dünyasına katkı sağlamış Osmanlı'dan günümüze çeşitli akımları temsil etmiş yazar ve düşünce adamları tanıtıldı. 8 bölümde toplanan serginin her bölümünde o düşünceyi temsil eden yazarlar yer aldı. Serginin açılışını Türkiye Kitap Fuarı Ulusal Yürütme Kurulu Eşbaşkanları Müge Gürsoy Sökmen ve Ümit Yaşar Gözüm katıldı. Serginin tanıtımını ise, Başkuratör Sadık Karamustafa ve Kuratör Ekrem Işın yaptı. Basın mensuplarıyla birlikte sergiyi gezen yetkililer, her bölümde tek tek yazarları tanıtıp detaylı bilgi verdi.
Yayın tarihi: 14 Ekim 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/10/14//haber,F1DF5FED4E324C1A899355677B711D80.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.
Dünya Haberleri
Diğer Dünya Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Künye | Bize Ulaşın
 |
Copyright © 2003-2008 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|