kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
18 Eylül 2008, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
YÜKSEL AYTUĞ

Yeter, kapıcılara vurmayın

SON günlerde magazin programlarında bir iddia dillendiriliyor. "Aysun Kayacı'nın annesi kapıcılık mı yapıyordu?" Yahu diyelim ki yapıyordu, ne olacak? Kızın babası da balıkçı. Namusuyla, şerefiyle, alın teriyle bugün bile olta sallıyor, ağ atıyor, rızkını denizden çıkartıyor, ne var yani? Kapıcılara karşı bu büyük haksızlık, ta eski Türk filmlerinden beri yapılıyor. Ailesinin kapıcılık yaptığını okuldaki arkadaşlarından saklayan genç kızın dramı (!), en eski Türk filmi klişelerinden biridir. Oysa kapıcılık, "apartman ve site yöneticiliği" anlamında son derece profesyonelce yapılan önemli bir meslektir. Ben kendimden biliyorum. İyi ki Aslan Bey ve ailesinin görev yaptığı apartmanda yaşıyorum. Yeri geldiğinde öyle ustaca assistler yapıyorlar ki, "İyi ki varlar" diyorum. Onlar benim gibi pek çok apartman sakininin eli-ayağı, hatta dertleşeceği dostları, ailemizden birileri... Kapıcılara en son Rıza Çalımbay olayında tribünler ayıp etmişti. Şimdi de magazin programları aynı ayıbın altına imza atıyorlar. Gelelim işin bir başka boyutuna: Üniversite mezunlarının üç kuruş yevmiyeli iş için başvuru kuyruklarında inim inim inledikleri, işsizliğin alıp yürüdüğü günümüzde "kapıcılık yapmak" artık saklanacak değil, gururla telaffuz edilecek bir meslek. Siz bir "kapıcılık sınavı" açın da bakın kaç bin üniversiteli başvuruyor? İnanmayan, Ayşe Arman'ın bu hafta iki üniversite diploması olmasına rağmen Suadiye'deki Billur Apartmanı'nda kapıcılık yapan Serhat Yılmaz ile yaptığı röportajı okusun!..