Hükümet önümüzü açsın, Türkiye adını marka yapalım"
Giriş Saati : 12.09.2008 14:12 Güncelleme : 12.09.2008 17:38
Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği Başkanı Ramazan Hazar, hükümetin sektörün önünü açması durumunda, iş kolunun, Türkiye'nin adını dünyada marka yapacağını kaydetti.
Hazar, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin dünya deri sektöründe yükselen değer olarak görüldüğünü belirterek, milyarlarca dolarlık tabakhane yatırımlarıyla dünyada modaya yön vermeye başladıklarını ifade etti.
Türkiye'nin uluslararası rekabette rakiplerine göre daha hızlı ve daha kaliteli üretim yapmakla öne çıktığını anlatan Hazar, şunları kaydetti:
"Dünyada bu alanda ilk sıradayız. Avrupalı olmamız küresel dünyada olumlu etki yaratıyor. Hızlı modaya odaklanmış durumdayız. Son üç yıldır dünya markalarının deri mont üretimlerini biz yapıyoruz. Başka ülkelere yönelenlerin de ağzı yanıyor. Hemen bize geri dönüyorlar. Doubleface işlerde birinci, ince deride ise dünya 7'ncisiyiz. Yeter ki hükümet bizim önümüzü açsın, Türkiye'nin adını dünyada marka yapalım."
Sektörün sorunlarının başında, en büyük pazarı oluşturan Rusya'da her sene 9 ve 10'uncu aylarda kargo şartlarının ağırlaştırılması ve kapatılmasının geldiğini bildiren Ramazan Hazar, "Son altı yıldır devam eden bu sorun bilinçli yapılıyor, aynı durum domateste de yaşandı. İhracat yapan bütün firmalar sağlık sertifikasını Rusya'dan almak zorunda kalıyor. Bu sorunun hükümet yetkililerinin de destek vereceği lobilerle çözüleceğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Deri ihracatının önemli bir kısmının Rusya'ya yapıldığını hatırlatan Hazar, oradaki müşterilerin, siparişlerini yıl içine yayacakları bir strateji geliştireceklerini kaydetti.
İtalya ve İspanya'nın deri üretiminden çekilmesiyle birlikte Türk üreticiler için yeni bir fırsat doğduğuna dikkati çeken Ramazan Hazar, siyasi belirsizlik ve kavga ortamı yaşanırsa 1990'larda olduğu gibi bu pazarı yeniden kaybetme risklerinin bulunduğunu belirtti.
İtalya'nın Türkiye'ye göre en önemli avantajının tasarım olduğunu kaydeden Hazar, "Dericiler de bu farkı gidermek için çalışmalara başladı. Son olarak mayıs ayındaki fuarda üniversitelerle birlikte tasarım yarışması yaptık. Bu çalışmalara daha fazla ağırlık verilecek. Hızlı üretim, lojistik yakınlık da Türkiye'ye avantaj sağlayacak" dedi.
Deri sektörünün düşük döviz kuru baskısı altında olduğunu belirten Hazar, yüksek maliyetlerin üretim yapan şirketleri olumsuz etkilediğini, tabakhane kısmındaki şirketlerin yüzde 30'unun kapandığını anlattı.
Kürklerden alınan özel tüketim vergisinin kaldırılmasını isteyen Hazar, şunları kaydetti:
"Son yıllarda dünyada vizon modası var. Vizon kürk, Amerika, Kanada ve Finlandiya'da yetişen hayvanlardan üretiliyor. Türkiye'de kürk giyen kalmadı. Yunanistan'da ÖTV olmadığı için Ruslar cebine parayı koyup gidip oradan alışveriş yapıyor."
2008 yılı Ocak Haziran dönemi deri ve deri ürünleri ihracatı 601,7 milyon dolar olarak gerçekleşti.
2008 yılının ilk altı aylık döneminde AB ülkelerine yapılan sektör ihracatı yüzde 13 oranında artarak 302,9 milyon dolara ulaşırken, sektör ihracatında ikinci önemli paya sahip olan Rusya ve Rusya'dan ayrılan ülkelere yapılan ihracat ise 2008 yılının ilk altı aylık döneminde yüzde 33 oranında artarak 167,3 milyon dolara ulaştı. AA