Geçtiğimiz haftaki yarış kazası ve sonrasında yaşanan olaylarla ilgili yazımdan sonra pek çok mesaj aldım. Mesajların arasında Diva ekibinden arkadaşlar da vardı. Ve yarışa devam etmelerinin mazereti olarak olayı fark etmemelerini gösteriyorlardı. Ama daha sonra bütün olup biteni öğrendikleri ayan beyan ortadayken ödül törenine nasıl gidebildikleri ve neden Goblin teknesinin yarışı terk ettiğini gördükleri halde merak edip ne olduğunu sormadıkları, sorularımızın cevapları ise havada kaldı. Ben size olayda yaralanan Cengiz Düşünceli ile ilgili son haberleri vereyim. Cengiz uçakla tedavi gördüğü Özel Bodrum Hastanesi'nden uçakla İstanbul'a getirildi ve Yeditepe Üniversitesi Hastanesi'nde yoğun bakım bölümüne yatırıldı. Düşünceli'ye gerekli müdahaleleri yapan ve onu hayata döndüren doktoru Mehmet Özekmekçi'yle görüştüğümüzde hayati tehlikeyi kısmen atlattığını söyledi. Özekmekçi'ye ve başta Bodrum Kurtarma'nın cefakâr elemanları olmak üzere olaya yardım eden herkese sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Cengiz, geçtiğimiz cuma günü de büyük bir operasyona alındı. Yaklaşık altı saat süren operasyondan, ben bu satırları yazarken yeni çıkmıştı ve inşallah durumu bundan sonra daha iyi olacak. Dualarımız Cengiz kardeşimiz için... Şimdi bundan sonra neler olacağı önemli...
ÖRTMEK FAYDASIZ Bu ve bunun gibi işleri "Kol kırılır yen içinde kalır," gibi zavallı bahanelere sığınıp örtbas mı edeceğiz, yoksa bir daha olmasın diye tedbirler mi alacağız? Benim merakla beklediğim şey
Türkiye Yelken Federasyonu'nun davranışı olacak. Yeri gelmişken bir başka olayı daha anlatayım. Bu kazadan yaklaşık bir hafta önce, Gant Cup'ta da üzücü bir olay yaşandı. Yarışın son günü Tigris ve Nice yatları arasında Kempinski Otel'in rıhtımına yanaşma sırasında bir tartışma çıktı. Tartışma Nice teknesinden başlayan küfürlerle alevlendi. Görevlilerin araya girmesiyle olay yatıştırıldı ama daha sonra Nice'in sahibinin eşi Cem Erkmen, Tigris'in sahibi Serhat Tigrel'e kafa attı. Sonuç Erkmen'in elmacık kemiği göçtü, göz kapandı. Bodrum'da tedavi edilemeyen Erkmen, önce İzmir'e orada da müdahale edilemediği için İstanbul'a gönderildi. Kör olma tehlikesini atlattı ama tedavisi belki bir yıl sürecek. Olayın adli bölümü ayrı. Ama biz yelkencileri ilgilendiren kısmı ise ilk kez karşılaştığımız bu olayda hakemlerin, kulüplerin, federasyonun ne yapacağı? Biraz önce söylediğim gibi böyle olaylara nasıl mani olacağız? Hemen şunu da ekleyeyim. Bodrum Açıkdeniz Yelken Kulübü (BAYK) Erkmen'i disiplin kuruluna sevk ederek kendi üzerine düşeni yaptı. Erkmen ve eşi de sonucu beklemeden kulüpten istifa etti. Bu iki olayda göz ardı edilemeyecek bir başka şey daha var. Sigorta... İki yaralının da tedavisi belli ki ciddi meblağları bulacak. Yarışlar için sigorta sisteminin durumunu net bilemiyorum. Tek bildiğim federasyonun lisans çıkaran sporcuları sigortaladığı... Şimdi bir başka noktaya geliyoruz. Demek ki, teknemize binen kişilerin sigortalı olması için de bir şeyler düşünmemiz gerekiyor. Olası talihsiz bir kazada üzüntüsü, vicdan azabı bir yana insanın ocağına incir diktirecek faturalarla karşılaşması da ayrı bir yıkım çünkü...
Bugünkü Tüm Yazıları
Olaylara göz yummamalıyız
Yayın tarihi: 24 Ağustos 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/08/24/pz/haber,A4DD65595D0B449AB988B4C0B049D2BE.html
Tüm hakları saklıdır.