MOSKOVA Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay, gazetelerin birinci sayfasında yer alan Akdeniz Üniversitesi'ndeki çatışma görüntülerine göz attı...
Sanki bildik bir anı yaşarmış gibi başını iki yana sallayıp, hafif bir tebessüm ederek ekledi:
"12 Mart öncesi gibi..." Bu söz Moskova yolunda havada bizi tam havaya sokmuştu ki hostes yemek servisi başlayacak diyerek sohbetimizi kesti.
Biraz sonra yanına gidip sohbete kaldık yerden devam ettik.
Eskinin
"68'lisi" Bakan Günay'a 12 Mart benzetmesi ile kastının ne olduğunu
Şükrü Küçükşahin arkadaşım ile birlikte sorduğumuzda,
"O zamanlar da böyle başlamıştı" diye söze girip devam etti:
"Sadece 12 Mart'ta değil, 12 Eylül öncesinde de aynı şeyi yaptılar. Seçimde halkın büyük desteğini alıp iş başına gelmiş iktidarları, başka yolla götürmenin yollarını denediler. Başarılı da oldular. Ama her ikisi de farklı başladı, sonucu farklı bitti. Onu herkes görmeli. Türkiye'ye yararı olmadı. Türkiye'nin ileri gidişi çağdaş demokrasinin sürekliliği, AB ile olabilir." Türkiye'de 12 Mart veya 12 Eylül benzeri bir hazırlığın olup olmadığını sorduk. Yanıtı farklı olmadı. O dönemlerde de öğrenci olmayan, provokatörlerin öğrencilerin arasına girip kışkırttığını, silah kullandığını anımsattı.
Benzer görüntülerin yeniden ortaya çıktığını belirtip ekledi:
"Ümit ederim, aklı başında hiçbir siyasi parti buna destek vermez. Eski yaşanmış deneyimlerden ders çıkarır. Bu tür provokasyonları engeller." Yargı aşırı siyasallaştı Bu aşamada tartışma yaratacak şu saptamada bulundu:
"Yargı da üniversite de aşırı siyasallaştı..." Yargının siyasallaşmasını hangi kıstasa bağladığını sorduğumuzda açıkladı:
"Ben tek başına yargı demiyorum. Aynı zamanda üniversitelerin de bu durumda olduğunu belirtiyorum. Herkes üniversite ve yargıdaki siyasallaşmayı görmeli. Bir Yargıtay hâkimi, yargının dernek kurup kuramayacağı dahi tartışmalı olan bir toplantısında çıkıp siyasi konuşma yapabiliyor." Her iki kurumun da kendilerine yönelik eleştirilere yanıt verdiklerini anımsattığımızda Bakan Günay, itirazını sürdürdü:
"Savunma düzeyindeki söylemlerinde de özenli olmalılar. Siyasi söylem ayrı siyaset yapmak ayrı. Siyaset yapıyorlar." Demirel hatırlatması Bu aşamada 12 Mart ve 12 Eylül müdahaleleri öncesi hem muhalefetin hem de hükümetin
"bizim de bazı hatalarımız oldu" dediklerini hatırlattığımızda da Günay şöyle dedi:
"Evet 1969'da Demirel yüzde 52 ile geldi; başka yolla götürüldü. Demokrasi ile gelenler sokak eylemi ile götürülemez. Yargı üniversite bu işlerden etkilenmeden gitmeli. Unutulmasın yargının bayan heykelinin gözü kapalıdır. Kim söylüyor ona bakmadan kararını vermeli, önündeki dosyaya göre hareket etmelidir. Ankara'da da hâkimler var diyebilmeliyiz." 30 milyona çıkarız Günay ile turizm de konuştuk, Moskova'da açılışı yapılacak TürkRus yılı etkiliğinden söz ettik.
Etkinlik bir süre önce AK Parti karşıtı sözleri ile gündeme gelen
Fazıl Say'ın, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile birlikte çalacağı
Nâzım Hikmet Oratoryosu ile açılacak.
Bakan Günay bu yıl Rusya'dan gelecek turist sayısının 3 milyona, toplam turistin de 30 milyona çıkmasının olası hale gelebileceğini vurguladı. AK Parti hakkındaki kapatma davası sonrası ortaya çıkan gerilimin de şu an için turizme etki yaratmadığını belirtti.
Gerilimin daha fazla artmadan davanın sonuçlanmasını umduklarını vurgulayıp ekledi:
"Unutulmasın demokrasi bir çöktü mü sadece birimizin değil, hepimizin üzerine çözüyor." Bakan'a göre bu da yetmez bir de ayrım gözetmeksiniz provokatörlerin anında yakalanması lazım...
Yayın tarihi: 8 Nisan 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/04/08//sarikaya.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.