Yeni yıla dış piyasaların etkisiyle kötü bir başlangıç yaptık. Küresel gelişmelerin gölgesinde zor ve sıkıntılı bir yıl geçireceğimiz bekleniyor.
Buna karşılık 2008 yılı için olumlu beklentiler arasında Türkiye'nin kredi notunun yükseltilebileceği ihtimali var. Son zamanlarda piyasalarda konuşulmaya ve beklentiler arasında yerini almaya başlayan bu olasılığın gerçekleşme ihtimali ne?
Bunun dayanakları arasında çifte seçimin 2007 yılında yapılarak siyasi risklerin geride bırakılması yer alıyor. 22 Temmuz seçimlerinden kısa bir süre sonra da böyle bir beklenti doğmuştu. Ancak küresel dalgalanma bunun gerçekleşmesini daha ileri bir tarihe bırakmıştı.
-
İcraat yılı- Gerçi küresel dalgalanma bitmedi, hatta reel ekonomiye de bulaşma eğiliminde. Ancak 2008 yılında Türkiye'nin yapacakları veya yapması gerekenler arka arkaya konulunca ve kredi notu konusunda şimdiye kadar hak ettiğini alamadığı da düşünülürse, neden olmasın? Yeterki küresel dalgalanma daha derinleşmesin, hükümet de reformları ve ekonomide gerekenleri yapsın. Bu açıdan 2008 yılı Meclis takvimi ve gündem hükümete önemli bir engel çıkarmıyor. Yani tam icraat yapılacak yıl.
-
Gündem yüklü- Peki nadir yapılması gerekenler ve gündeme gelecek olanlar?
- Sosyal güvenlik reformunun çıkarılması hemen bu yılı kurtarmasa da ileriye yönelik bütçe açıkları konusunda beklentiyi değiştirir.
- Vergi reformu yine mali disiplini pekiştirici etki yapar.
- Mayıs ayında süresi dolacak olan IMF ile programa devam etme konusunda yeni bir anlaşmaya gitmek Türkiye için iyi bir çapa ve güven unsuru olur.
- Enerji özelleştirmelerinin başlatılması yanında enerji piyayası reformu yine not artışını destekleyecek yapısal önlemlerden biri.
- Not artışını gündeme getiren ise milli gelirin hesaplanma yönteminin değiştirilmesi ve AB normlarına sokulması çalışmasının bu ay içinde açıklanmasının beklenmesi. Yeni yönteme göre milli gelirde yukarı yönlü revizyon bekleniyor. Geçmişteki revizyonlarda üçte bir veya dörtte bir oranında artırımlar söz konusu. Benzer bir artırımla Türkiye'nin 2007 için 490 milyar dolar olarak beklenen GSMH'si 600 milyar doları geçebilir. Kişi başına gelir de 6 bin 500 dolardan 8 bin dolar civarına çıkabilir. Milli gelir artışı ile borçluluk oranlarında iyileşme ise not artışının en önemli gerekçelerinden birini oluşturuyor. Son olarak net kamu borcunun milli gelire oranı yüzde 40.5 düzeyine gerilemiş durumda.
-
Neden olmasın?- Üstelik adrese dayalı nüfus sayımında Türkiye'nin nüfusu şimdiye kadarkinden daha düşük çıkarıyor. Sonuçlar nasıl açıklanır bilmiyoruz ancak aradaki fark milyonlarla ifade edilince Türkiye'nin kişi başına gelirinin bir de bu yolla artması, bunun da not artışını destekleyen gelişmelerden biri olması pekala mümkün.
Eğer hükümet 2008 yılını iyi kullanır, reformları yapar, rating kuruluşları nezdinde gerekli lobi faaliyetini sürdürürse, yurt dışı gelişmeler de çok kötü olmazsa notumuz neden artmasın?
- Sonuç- "Talih kapılarını kaçanlar için değil, kovalayanlar için ardına kadar açar." William Shakespeare
Yayın tarihi: 9 Ocak 2008, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/09//haber,17329F4B17364926BD215F9C85240877.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.