İktidara gelen siyasi partiler
"devlet" politikalarıyla "
değişim " projeleri arasında gidip geliyor. Ezber bozmak kolay değil.
Alevilere yönelik bir açılımdan söz ediliyor. Şikâyet edilen konuların başında, cem evlerinin ibadethane sayılmaması ve imamlara devlet kesesinden maaş ödenirken Alevi dedelere sahip çıkılmaması gelirdi. Hatta AK Partililerden pek çoğu, Aleviliği "
Hz. Ali ve Ehl-i beyt sevgisine " indirerek, "
Biz de bu anlamda Aleviyiz" demişlerdir. "
Tekke" gibi gördükleri Cem evlerinin de caminin yerini alamayacağını söylemişlerdir. Kendileri "
dayatmadan " şikayet edenlerin daha hoşgörülü davranması beklenir. Nihayet, "
farklılıklara saygı ", söylemden eyleme geçiyor. Umarız dağ fare doğurmaz ve iyimser beklentiler karşılık bulur.
Kürt meselesinde de cesur adımlar bekliyoruz. Diyelim ki, DTP'nin kapatılmasını arzu etmiyorsunuz, o zaman Anayasa'nın ilgili maddesini bir zahmet değiştireceksiniz. DTP'ye mutlaka biraz süre kazandırılmalı ve diyalog kapısı açık tutulmalı. DTP'liler PKK'ya "
terör örgütü" dememekle birlikte,
"şiddet eylemlerini tasvip etmediklerini" açıklıyorlar. Hepimiz, DTP'nin PKK'nın siyasi kolu olduğunu ve bu partinin İmralı'dan yönetildiğini baştan beri biliyoruz. Bunu bile bile, siyasi temsile izin verildi. O zaman iddianameye "
Bu adamlar PKK'ya terör örgütü demiyorlar" diye neden yazıyoruz?
Bir hatırlatma : Öcalan'ın avukatı ile konuşma notundan (5 Mayıs 2004): "Yeni bir parti gerekiyor.
İsmi Demokratik Toplum Partisi olabilir. Özgür Parti kendini feshedecek Hadep'in zaten kapatılma durumu var. Yeni partinin programını savunmamdan olduğu gibi uyarlayabilirler."
Yayın tarihi: 24 Kasım 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/24//ilicak.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.