Yargıtay Başsavcılığı, Demokratik Toplum Partisi aleyhine kapatma davası açtı. Mevcut anayasanın 69. maddesine göre, -
Apo'ya yapılan övgüler, PKK'ya gösterilen yakınlık hatırlanırsa- DTP'nin
"odaktan" kapatılma ihtimali kuvvetli. Maalesef AK Parti, 69. maddeyi değiştirmek için tam 5 yıl kaybetti. Parti kapatmak biraz daha zorlaştırılabilirdi. Gerçi 2001 değişikliğiyle, bazı ilâve hükümler getirilerek partilerin kapatılması kısmen zorlaştırıldı. Kanunsuz fiillerin odağı haline gelen bir partinin kapatılabilmesi için, bu nitelikteki fiillerin
yoğun bir şekilde işlenmesi ve yetkili organların da bunu
açıkça veya zımnen benimsemesi gerekiyor.
Hükûmetin hazırlattığı anayasa taslağında ise, yoğunluğun yanı sıra, kanuna aykırı fiillerin
sürekli ve ciddi tehlike oluşturacak biçimde işlenmesi şart koşuluyor.
Yazılı metin ne olursa olsun, sonuçta uygulama çok önemli. Başbakan Tayyip Erdoğan, DTP'lilerin dokunulmazlığının kaldırılmaması gerektiğini,
"Halkın seçtiklerine biz dokunmayız" sözleriyle açıklamıştı. Anayasa Mahkemesi, DTP'nin kapatılması yönünde bir karar alırsa, fiil ve davranışlarıyla buna yol açtığı ileri sürülen 8 milletvekilinin üyeliği düşecek. Mevcut mevzuat, Anayasa Mahkemesi'ne
temelli kapatma yerine, partiyi
devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakma imkânını da veriyor.
Bakalım, adaletin kılıcı nasıl bir hüküm kesecek?
Anayasa Mahkemesi'nin kararlarında siyasi değerlendirmeler zaman zaman rol oynayabilir. DTP'nin kapatılması, PKK'nın eline bir koz mu verecek? Yoksa, PKK'nın süngüsünü mü düşürecek? Bu husus katiyen gözden kaçırılmamalı.
Yayın tarihi: 17 Kasım 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/17//haber,C510537CEC194E668BDC2F7EA19E985D.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.