Trenden düşerek öldü aileye tehir cezası geldi

Ankara'da kuaförlük yapan 17 yaşındaki Savaş Yeşil, Kurtuluş tren istasyonunda, binmek istediği trenin aniden hareket etmesi üzerine, boşluğa düşerek yaşamını yitirdi. TCDD aleyhine açtıkları maddi tazminat davasını kazanan talihsiz gencin anne-babası, kazanın tren seferlerini aksattığı gerekçesiyle de TCDD'ye tehir tazminatı ödemeye mahkûm edildi. Kadın kuaförlüğü yapan Savaş Yeşil, 23 Eylül 2005 tarihinde sevgilisiyle buluşmak için Kızılay'a gitmek istedi. Kurtuluş tren istasyonunda banliyö trenine binmek isteyen Savaş Yeşil, iddialara göre trenin o esnada aniden hareket etmesi sonucu vagon ve peron rıhtımı arasındaki boşluğa düşerek hayatını kaybetti.

'ASIL KUSUR DÜŞENDE'
Korkunç kazanın ardından Savaş Yeşil'in annesi Kudret Yeşil ile babası Haydar Yeşil, Ankara 1'inci Ticaret Mahkemesi'nde TCDD'ye tazminat davası açtı. Kurtuluş tren istasyonunda olay tarihinde inşaat çalışmaları yapıldığını ve garın yolcu iniş-binişlerine uygun olmadığını, ayrıca trenin kapılarını kapatmadan aniden hareket etmesi nedeniyle TCDD'nin kazada kusurlu olduğunu ileri süren anne-baba, toplam 5 bin 200 YTL maddi tazminat talebinde bulundu. TCDD ise aynı mahkemede karşı dava açarak, asıl kusurun hareket halindeki trenden düşerek hayatını kaybeden Savaş Yeşil'de olduğunu ileri sürdü. TCDD ayrıca kaza nedeniyle tren seferlerinin ertelendiğini de vurgulayarak, zararın giderilmesi için ölen şahsın anne-babasından 5 bin 310 YTL tehir tazminatı talep etti.

İTİRAZ GELİYOR
Davanın görüldüğü Ankara 1'inci Asliye Ticaret Mahkemesi, 8 Kasım 2007 tarihinde TCDD'nin baba Haydar Yeşil'e 3 bin 258, anne Kudret Yeşil'e ise 3 bin 792 YTL maddi tazminat ödemesine hükmetti. Ancak aynı mahkeme, Haydar-Kudret Yeşil çiftinin de TCDD'ye 3 bin 982 YTL "tehir tazminatı" ödemesini kararlaştırdı. Çocuklarının ölümünün ardından mahkemenin verdiği tazminat kararı ile bir kez daha yıkılan gözü yaşlı Haydar ve Kudret Yeşil çifti, "Keşke çocuğumuz bugün yanımızda olsaydı da ben istedikleri kadar para verseydim" diye konuştu. Ailenin avukatı Emre Eren ise, mahkemenin verdiği karara itiraz edeceklerini ve manevi tazminat davası da açacaklarını söyledi.