Tur kapısı açıldı

Fenerbahçe dün gece Avrupa'nın en zorlu deplasmanlarından biri olan Eindhoven'da PSV karşısında takım halinde mükemmel bir mücadele gösterdi ve yaklaşık son yarım saatini 10 kişi oynadığı maçta bileğinin hakkıyla çok önemli 1 puan kazandı.
PSV maça tempolu ve atak başladı. Kısa süre içinde de Lazoviç'le çok net bir gol pozisyonu buldular. Deniz, penaltıyla birlikte kırmızı kart riskini de göze alıp çok başarılı bir müdahale ile golü önledi.

İlk 15 dakikadan sonra Fenerbahçe oyunu kontrolü altına aldı. Ayağa dengeli paslarla topa sahip oldular. Semih'in nokta santrfor olarak sürekli kendini göstermesi, yüksek topların çoğunu alıp, alamadıklarında da rakiplerini rahatsız etmesi takıma büyük katkı sağladı. Genç Gökhan sağ kulvarda öyle bir performans sergiledi ki, Avrupa deneyimi yüksek, hem defansta hem ofansta her şeyi yapan bir kanat oyuncusu portresi çizdi. Hem aklını kullandı hem de adam eksilten driplinglerle PSV'nin sol tarafını çökertti. Fenerbahçe bu yarıda ofansif anlamda rakibini ciddi biçimde zorladı.

ZİCO ÇOK İYİ HAZIRLAMIŞ
Alışılmış klasiğini bir türlü tutturamayan PSV'li futbolcular oyundan düştüler. İstedikleri performansı bir türlü sahaya yansıtamayınca da sinirlerine hakim olamadılar.
İkinci yarıya da Fenerbahçe aynı görüntüde başladı. Rakibi oynatmıyor, kendi oynuyordu. Goller de kaçtı. PSV iyice strese girdi. Artık bütün saha içi dengeleri Fenerbahçe lehineydi. Ama o anda sahneye İngiliz hakem Webb çıktı. Genelde iyi maç yönetirken, Deivid'e çok ağır bir kırmızı kart gösterdi.
PSV, bunun morali ve sahadaki sayısal üstünlüğüyle Fenerbahçe'nin üstüne gelmeye başladı. Ama eksik takım bütün futbolcularıyla büyük bir direnç gösterdi. Rakibe net pozisyon vermeden 90 dakikayı bitirmeyi başardı.
Her zaman eleştirdiğim Zico'yu bu defa kutluyorum. Gökhan'ı ilk onbirde sahaya sürmesi, oyun planı, futbolcularını bu maça taktik ve zihinsel olarak hazırlamasıyla takdiri haketti. Bu sonuç Fenerbahçe'ye Şampiyonlar Ligi'nde bir üst tura çıkma kapısını ardına kadar açtı.