Mali piyasalar, küresel likiditeyi, siyasetçi, seçim sandığını gözlüyor!.. İç siyaset, ekonomi gündemini işgal ederken, Türkiye bölgesel güç olma yolunda kan kaybediyor. Üstelik Türkiye, iki öncelikli sorunuyla ilgili strateji geliştiremiyor.
Türkiye'nin
biri enerji diğeri
Kürt meselesi olmak üzere
iki büyük temel sorunu var.
Gelin görün ki, siyasetçi, iki konuda da suskun kalmayı tercih ediyor. Anlaşılan bu iki büyük sorunla ilgili olarak ortada
strateji ve planlama yok!
Oysa bir ülke ve lideri hep kazanıyor... Şimdilik,
"Power game" yani, büyük oyunun kralı belli oldu.
Yeni kral
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin. Kendisi,
2008 Mart ayında yapılacak
seçimde aday olmayacağını açıkladı.
Ancak görünen köy kılavuz istemez!
Putin, tartışmasız büyük oynuyor! Politikayı bırakıp
enerjide büyük oyunun lideri olması hayal değil. Kim ne derse desin,
Gazprom gibi bir devin başına oturabilir!
Abartmıyoruz!
Biz,
çılgın Türkler hep aynıyız. "Siyaset, seçim," deyip, kendimizi dünyanın merkezi sanıyor, etrafımızda olup bitenleri görmüyoruz. Geçen hafta
Rusya, kıyametin koptuğu Hazar'da ABD'ye rağmen
Türkmenistan ve
Kazakistan'la doğalgaz anlaşması imzaladı.
Biz, takke ve darbe tartışmasına daldık, unuttuk. Derken, arkadan
iki tane ortak bildiri yayınlandı. İki bildiriyi de fark etmedik bile. İster kabul edin ister etmeyin, iki ortak bildiri, Türkiye açısından
stratejik önem taşıyor.
Bildirilere bakalım.
İlk ortak bildiri: Hazar'dan çıkan ve Türkmenistan ile Kazakistan'dan geçerek Rusya'ya giden gazı taşıyan doğalgaz boru hattı ile ilgili. Bu hat yenilenecek, kapasitesi artırılacak. Halen
2 milyar metreküp doğalgaz taşınan boru hattının kapasitesi
10.5 milyar metreküpe çıkacak. Buna paralel olarak
20 milyar metreküplük yeni bir doğalgaz boru hattı yapılacak.
İkinci ortak bildiri: Doğalgaz boru hatları ile ilgili
Türkmenistan, Kazakistan, Özbekistan ve
Rusya ortak bir
çalışma grubu kuracak ve
1 Eylül'e kadar fizibilite çalışmaları tamamlanacak.
Diyeceksiniz ki,
"Ne var bu bildirilerde?" Çok basit, Rusya,
Hazar kartını kendi lehine çevirdi.
58 milyar metreküp doğalgaz üreten Türkmenistan'ın potansiyel gazının çıkartılıp taşınmasını da şimdiden kontrolü altına aldı.
Daha ne olsun!..
Oysa ortada tartışılan üç hat vardı.
Türkmenistan-Çin... Afganistan-Pakistan... Şimdi bu iki hat ne olacak?
Bu coğrafyada kendine yeni bir yol açabilmek için kırk takla atan ve
Hazar odaklı politika üreten Türkiye, acaba ne yapacak?
Bildiğiniz gibi
Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattının oyuncuları, Kazakistan'ı da kendi aralarında görmek istiyordu.
Petrol hattının karşılığı olan Şah Denizi doğalgaz boru hattı ise Hazar altından geçip Azerbaycan ve Gürcistan'a ulaşacak. İran üzerinden Erzurum'a gelecekti.
Türkiye, Türkmenistan ile 22 milyar metreküp doğalgazı taşımak için anlaşma bile yapmıştı. Şimdi ortalık karıştı.
Ne olacak, belli değil!
Öyle ya, Türkiye olarak bir bardak soğuk su mu içeceğiz?
Yoksa yola devam mı edeceğiz?
Dışişleri ve Enerji bakanlıklarının en kısa sürede kamuoyunu aydınlatması şart.
Yayın tarihi: 17 Mayıs 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/05/17//okur.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.