Oray Eğin, bu köşede yaptığım eleştirilere "kendisinden beklediğim düzeyde" bir yazıyla karşılık vermeye çalıştı. Eğin, benim için "sekreter şairi" demiş. Şiir kitabımın önsözünde de yazdığım gibi, kendime asla "şair" diyemem, ustalara ayıp olur. Benimki sadece "naçizane yürek arzuhalciliği" olabilir. Ama Eğin, devirdiği çamlara bir orman daha ekleyivermiş. Sekreterleri, şiirden anlamayan, lümpen, hafif insanlar olarak nitelemeye kalkmış. Tıpkı devlet sanatçılarını, yılların müzik adamlarını, değerli gazetecileri aşağılamaya kalktığı gibi... Hakimler, doktorlar, mühendisler, profesörler kadar, yazdıklarımı sekreterlerin de, ayakkabı boyacılarının da, hamalların da okumasından daha gurur verici ne olabilir ki? Sevgili meslektaşım Eğin'in yolu eğer New York'un malum caddelerinden, bizim insanlarımızın yaşadığı sokaklara düşerse, ne demek istediğimi anlayacaktır!..
ARŞİV KONUŞUYOR
Eğin, bu köşede özenle koruduğum tarafsızlığıma da çamur atmaya yeltenmiş. En iyisi ben değil de, arşivler konuşsun. "Sadece son bir hafta içindeki" yazılarımdan derledim. Umudum yok ama okuyunca belki utanır. 25 Nisan, "Ferrari ve bilgelik üzerine" başlıklı yorumda atv'nin sabah programı sunucusu Metin Şentürk'e, reklamda otomobil kullandığı için ağır eleştiri. Aynı gün yayınlanan "Çocuk eli değince" yorumunda NTV ve Kanal 7'ye kampanyalarından dolayı övgü dolu satırlar. 24 Nisan, "Meğer insanlık ölmemiş dostlar" başlıklı yazıda Show TV ve Kanal D'ye övgü. 21 Nisan, "Küçüklerimi korumak" başlıklı yorumda Show TV'ye övgü. 20 Nisan, "En iyi yarışma sunucusu kim?" başlıklı değerlendirmede Star TV'deki Popstar Alaturka'nın sunucusu Osmantan Erkır ve Show TV'de yayınlanan Acemi Birlik yarışmacısının sunucusu Öykü Serter'e en yüksek puan. 19 Nisan, "Gece gündüz Asım Can Gündüz" yorumunda Kanal D'nin hoş programı Makina'ya övgü. Aynı gün "Diziler showroom'a döndü" yazısında kötüye örnek olarak atv'nin Sıla dizisindeki toka yorumu. 18 Nisan, "Televizyon kasabasına sirk geldi" yazısında atv'de başlayacak Starlar Sirki'ne "uyarı" niteliğinde göndermeler, Star TV'nin Ünlüler Sirki yarışmasına övgüler. Aynı gün "Bunu da mı gören yok?" başlıklı yorumda Kanaltürk, SKY Türk ve Habertürk dışında kalan tüm kanallara (atv ve Kanal 1 dahil) sert eleştiri. Aynı gün "Makina'nın çarkını siyaset çevirdi" başlıklı yazıda yapımcı Okan Bayülgen ve yazar Hakkı Devrim'e övgü. Aynı gün "İbo artı Seda eşittir reyting kare" yorumunda, atv'nin programının Seda Sayan sayesinde reyting aldığının iddia edilmesi. Yine aynı gün "Popstar Alaturka'yı koro kazandı" yorumunda yapımcı, jüri üyeleri ve yarışmacılara övgüler. (Bu yazı canlı yayında da okundu ve bu köşenin tarafsızlığına milyonların önünde vurgu yapıldı.) Aynı gün atv'nin dizisi Hatırla Sevgili ise bir devamlılık hatasından ötürü Gaf Kürsüsü'ndeydi. Bunlar sadece bir haftalık arşivden derlediklerim. Öncesinde atv'nin İtirazım Var programına en ağır eleştiriler bu köşede yer aldı. Canciğer arkadaşım Şengül Balıksırtı ile Ali Çınar'ı gücendirmek pahasına da olsa "Herkes Yanlış Biliyor" hakkındaki en sert yorumların adresi yine Yakından Kumanda idi. Bu "Tarafsızlık bildirgesi" uzadıkça uzar... Muhterem, ekranda fazla görünmemi de eleştirmiş. Kim bilir belki de senin bozduğun "gazeteci" imajını düzeltmek içindir! Ali Atıf Bir geçenlerde Oray Eğin için "Onun yüzünden insanların gazetecilere bakış açısı değişti. Anne babalar çocuklarını iletişim fakültelerinden almaya kalkışıyor. Gazeteciler, 'Anneme gazeteci olduğumu söylemeyin. O beni genelevde piyanist sanıyor' demeye başladı" diye yazmıştı. Ben aynı fikirde değilim. Bu ülkenin insanları kimin gazeteci olduğunu, kimin olmadığını bir bakışta "şıp" diye anlıyor. Yine de tereddüdü olan varsa, kanıt yukarıda...
Bugünkü Tüm Yazıları
O ray'dan çıktı, düzelteyim!
Yayın tarihi: 27 Nisan 2007, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/27/gny/aytug.html
Tüm hakları saklıdır.