Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, anayasayı değiştirerek Cumhurbaşkanını halka seçtirme önerisinde bulundu. Erdoğan, öneriyi değerlendireceklerini, ancak vakit sıkıntısı olduğunu söyledi.
Erdoğan ve Mumcu yaklaşık 50 dakikalık görüşmenin ardından Anavatan genel merkezinin giriş katında basının karşısına geçtiler. Mumcu, "Bu görüşmenin bundan iki yıl önce gerçekleşmesini arzu etmiştik. Ancak bugün gerçekleşmiş olması dahi memnuniyet verici. Demokrasi bir uzlaşma rejimidir. Çözümü demokrasi ve hukuk içinde bulabileceğimiz yegane rejimdir" açıklamasını yaptıktan sonra sözü Başbakan Erdoğan'a verdi.
HENÜZ ADAY YOK
Başbakan Erdoğan, DYP Genel Başkanı Ağar'dan sonra Mumcu ile de Cumhurbaşkanı seçimi konusunda düşünce alışverişinde bulunduğunu bildirdi. Erdoğan, "Görüşmeden istifade etmiş olarak ayrılıyorum" dedi. Erdoğan, demokratik parlamenter sistemin anayasada belirlediği ilkeler doğrultusunda 10 Cumhurbaşkanı nasıl seçilmişse 11'incisinin de aynı şekilde seçileceği inancı içinde çalışmaları sürdürdüklerini ifade etti. Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ortaya çıkmış somut bir isim söz konusu değil. Gerek şahsım gerek başka arkadaşlarım arasında belirlenmiş bir isim söz konusu değil. Birçok gazetede bazı köşe yazarları ismim üzerinde spekülasyonlar yaptılar ama böyle bir şey söz konusu değil. Konu, birkaç gün içerisinde somutlaşacaktır. Somutlaştıktan sonra inanıyorum ki siyasi partiler ve parlamentomuz içinde yer alan milletvekilleri arkadaşlarımızda kanaatlerini seçim süreci başladığında ortaya koyacaklardır."
Erdoğan, TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın, "dindar Cumhurbaşkanı" açıklaması hatırlatılarak, "sizin de bir kriteriniz var mı" şeklindeki soruya, "Kriterler anayasada belirlenmiştir. Anayasada Cumhurbaşkanının nitelikleri neyse aynı nitelikleri benimsiyorum" yanıtını verdi.
Erdoğan, Mumcu'dan somut olarak ne talep ettiklerine ilişkin bir soruyu yanıtlarken de, somut olarak isimlerin belli olmadığını belirterek, "Kendileri de somut isimler ortaya çıktıktan sonra süreci değerlendirecekler" dedi.
KAPILARI BAYKAL KAPATTI
Erdoğan, Ağar'ın CHP ile de görüşmesi tavsiyesinin hatırlatılması üzerine de, "O konudaki kanaatim bellidir. Sayın Baykal şahsımla alakalı olarak kapıları kapamamış olsaydı, kesinlikle ziyaret ederdim. Önyargım yok. Ama kapılar yüzüme kapandıktan sonra, bu kadar hakaretleri yedikten sonra böyle bir şeyi benim arzu etmem de kolay bir şey olmasa gerek" diye konuştu.
Erdoğan, Büyük Orta Doğu Projesi'nin Eşbaşkanı olması nedeniyle yapılan istifa çağrılarının sorulması üzerine de, "Ben Türkiye Cumhuriyeti Başbakanıyım. Beni bazı siyasiler tayin etmedi. Halkımız 14 milyon oyunu vermek suretiyle yüzde 65 parlamentoda yetki verdi. Bu şekilde oraya geldik. Bazı siyasilerle değil" dedi.
ERDOĞAN'I 2 YIL ÖNCE UYARMIŞTIK
Mumcu, Erdoğan'ı arabasına kadar uğurladıktan sonra yaptığı açıklamada, "Biz kendilerinden görüşlerini daha açık bir şekilde dinlemeyi arzu ediyorduk ama kendileri henüz yetkili kurullarıyla yapacakları toplantılardan sonra karar vereceklerini ifade ettiler" dedi. Bundan iki yıl önce Cumhurbaşkanı seçimi konusunda Başbakan Erdoğan ve kamuoyunu uyardıklarını anlatan Mumcu, parlamenter zeminde demokratik bir uzlaşının mümkün olduğunu söylediklerini bildirdi.
Mumcu Cumhurbaşkanlığı makamının Türkiye için çözüm adresi olması gerektiğini, ancak seçimlerin bir soruna ve gerginliğe dönüşmesini Türkiye adına kaygı verici bulduklarını ifade etti. Çözüm için millet iradesiyle devlet otoritesinin üst üste getirilmesi gerektiğini belirten Mumcu şöyle konuştu:
SÖZDE DEĞİL ÖZDE DEMOKRAT OLMA ZAMANI
"Krize dönüşmesi muhtemel bir süreci fırsata dönüştürmek mümkündür. Bunun yolu anayasayı değiştirmek ve seçimi halka yaptırmaktır. Bunun için zaman, imkan, fırsat vardır. Nitekim AKP kuruluş bildirgesinde bu konuda halka taahhütte bulunmuş olduğunu bir kez daha hatırlamalıdır. Zaman fırsatı ganimete çevirme zamanı değildir. Zaman sözde değil özde demokrat olma zamanıdır. Bu fırsat şahsi heves ya da partizan taassuplarla heba edilmemelidir."
Mumcu, AKP ve CHP'yi Cumhurbaşkanı seçimlerindeki tavırlarıyla Türkiye'yi germekle suçladı. Mumcu, "İktidar ve ana muhalefet bizi kendi senaryolarının zorunlu oyuncusu görme kolaycılığına düşmemelidir. Hiçbir dayatma ve köşeye sıkışma tavrını kabul etmeyeceğimizi milletimiz bilmelidir" dedi. Mumcu, ne AKP ne de CHP'nin yanında tavır almadıklarını belirterek, "Bizim tavrımız milletimizin yanında olmaktır. Bizim tavrımız çözümden yana olmaktır. Çözümü millete giderek bulmaktır" diye konuştu. Mumcu, CHP'nin sorunu kişisel üzerinden tartışma konusu yaparak ülkeyi gerdiğini söyledi.
Mumcu, gazetecilerin "20 milletvekilinizle genel kurulda hazır olacak mısınız" sorusuna, "Eğer bizim oylarımızın karar vermek üzerinde bir etkisi varsa, bu etkinin Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu çözümden yana gerçekleşmesi lazımdır. Bizim önerimiz halkın seçmesidir" karşılığını verdi.
Mumcu, Anayasa değişikliği önerilerinin kabul edilmemesi halinde oylamaya katılıp katılmayacakları sorusuna, sonuna kadar bu önerilerinin arkasında olacaklarını şartlı hareket etmeyeceklerini belirterek yanıt verdi. Mumcu, anayasa değişikliğinin 3 gün içinde yapılabileceğini vurguladı.
Erkan Mumcu, halkın seçmesi önerisini görüşmede Başbakan Erdoğan'a ilettiğini bildirdi. Mumcu, "Başbakan bu konuyu değerlendireceklerini ifade ettiler. Ancak zamanın darlığı konusunda kaygılarını dile getirdiler. Biz de zamanın dar olmadığını bunun mümkün olduğunu söyledik" dedi.
Mumcu, DYP Genel Başkanı Ağar'la bir telefon görüşmesi yaparak Cumhurbaşkanı seçimi konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını bildirdi. Mumcu, birleşme konusuna değinirken de, "Her iki partiden çeşitli insanların karşılıklı iyi niyet beyanlarıyla gelişen işbirliği arayışları vardır. Ancak kamuoyuna yansıdığı gibi senaryolaştırılmış, partilerin kurumsal kimliklerinin temsil edildiği bir anlaşma, görüşme şu ana kadar gerçekleşmiş değildir. Gazetelerde yazılıp çizilenlere ben de okuyorum. Bu işler kolay işler değildir. Erken oldubitti havasına girmenin iyi niyetli beklentilere de zarar verecektir. Soğukkanlılıkla ele almak gerekir" dedi. Mumcu, yarınki Grup toplantısında konuya ilişkin değerlendirme yapacağını bildirdi.
Mumcu, yarından itibaren parlamento dışı partiler olan MHP, DSP, BBP ve SP liderleriyle görüşerek Cumhurbaşkanı seçim süreci konusunda istişarelerde bulunacağını da bildirdi.
Mumcu 367 tartışmaları konusunda da, "Bu konuda görüş bildirme gibi bir zorunluluğum yok. Anayasa ortada. Meclis Başkanı da kendi görüşünü açıkladı. İktidar zaten bu konuda bir sorun olmadığını düşünüyor.Hukuki yorumlara göre değil Türkiye'nin beklentilerine ihtiyaçlarına göre karar veririz" dedi.
(ANKA)
Yayın tarihi: 17 Nisan 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/17//haber,BF400EE6003A4ECFAC9FEEF581DA6DA7.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.