İLK Ferhat Göçer aramıştı.. "Göçer'in aptalca lafları" yazım üzerine.. "Hıncal ağabey uyarına teşekkür ederim" diyerek.. 3.5 saat falan konuşmuş röportaja gelen gazeteci onunla.. Amacını aştığını kabul ettiği laflarını aradan cımbızla çekmiş sonra..
"Bir daha hiçbir meslekdaşım hakkında laf etmem, merak etme" dedi..
Tamer Karadağlı'ya bir kokteylde rastladım.. "Living&Dying'de hatır hatır rol kestiğini" yazmıştım. "Eleştirinizi okudum. Sonuna kadar katılıyorum" dedi.. Gözlerinin içine baktım.. "İroni mi, samimi mi" diye.. Çok içtendi.
Kayahan aradı en son.. "Şarkılarımı Nilüfer'e yasaklamadım" dedi.. "Sadece izin alması istendi ondan.." Onun da yasak kararına kızdığımı söylemiştim.
Yani..
Bu ülkede herkes eleştirilince "Seni artık sevmiyorum.. Sana artık inanmıyorum" diyenlerden değil.. Uygarlar da var.
Kayahan, Ferhat'ın üzerine gitmeye devam ediyor yalnız.. Hem de ona yakışmayan bir belden aşağı vuruşla.. Urfalı olduğundan dem vurup..
Yapma Kayahan.. Sen de yapma.. Sen hem duayensin.. En tepede otur.. Girme ucuz polemiklere..
Yayın tarihi: 14 Nisan 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/14//haber,30471BCFE33B4955A7B5C66FA2C6378B.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.