| |
|
|
Tecelli'den Abuzittin'e Mektuplar
Abuzittincim, Okudun mu, Erzurum valisi yeni bi makam aracı aldırmış. Mercedes S 350. Böylece makam otomobillerinin sayısı 3'e çıkmış. Esas makam aracı 4x4 bi Cherokee imiş ama o yavaş gidiyormuş. "Erzurum'a gelen misafirlerimiz dönüşte hava alanına zor yetişiyorlardı. Uçağı kaçıranlar oluyordu. Mercedes'i ondan aldık" demiş Vali bey. İyi etmiş. Vali beyin misafirleri artık uçağı kaçırmazlar. Kaçırsalar bile 7 saniyede 100 kilometreye çıkan S 350 ile, varacakları yere, uçak hızıyla varabilirler. Şimdi bazıları ".. bu ne israf. 3 makam arabasına ne gerek var?" diye itiraz ediyorlar. Bence bu israf sayılmaz. Şayet Vali Bey Mercedes S 350'yi almakla yetinmeyip, misafirlerinin uçağı kaçırmaması için vali konağına daha yakın bi yere yeni bi havaalanı inşa ettirseydi, belki o zaman "Bu ne israf?" denebilirdi. Koca valilikte 3 tane makam arabası çok değil. Zaten ertesi gün Sabah, Trabzon Valisi'nin 6 makam aracı olduğu haberini yazdı ki bunun içinde "misafirleri uçağa yetiştirme amaçlı Mercedes" yok. Ama anladığım kadarıyla o daha çok aile bireylerini rahat gezdirme amacıyla minibüs tipi araçları seçiyor ki son alınan 2007 model Volkswagen Caravelle bunun örneği. Bu araçların beherinin değeri, 300 veya 350 milyar kadar bi şey Abuzittincim. Yani, iki sayın Valimizin aldıkları son iki arabayla Erzurum ve Trabzon köylerinde soğuk günlerde tezek yakmak zorunda kalan okul çocuklarının, daha medeni şartlarda ısınarak kışı geçirmeleri sağlanabilirdi ama valilik makamının da bi "ağırlığı" olmalı yani. Sakın bu laflarımda "Valilik binasında da tezek yakılsın" gibi bi ima yaptığımı sanma, bu ayrıca 301'e de girebilir ki kanunlarımıza karşı suç işlemiş kötü vatandaş durumuna düşmek istemem. Sabah'ın bi okuyucusu da (Mehmet Meral) İsviçre'den "Bizim burada vali evinden işine otobüsle, havalar güzel olduğunda da bisikletle gidiyor" diye yazmış. Bu İsviçre de olabilir. Bi kere orada otobüsler sık işliyor. Öyle itiş kakış değil. Bisiklete gelince, bisiklet için özel bisiklet yolları var. Sonra tut ki misafir geldi uçağa yetişecek. Adamı bisikletle mi götüreceksin? Olmaz. Olmaz da aklıma bundan önceki Yunan Cumhurbaşkanı'nın (şimdi adını unuttum) bisikleti geldi. Hatırlıyor musun, sarayda değil de Atina'da bi apartman katında oturuyordu ve hırsızlar kapının önünden duran bisikletini çalmışlardı. Acaba polis bisikleti bulabildi mi yoksa bisiklet gitti gider mi? Münasip yerlerinden öperim kardeşim. Güneş.
(Hıncal'ın notu.. Hâlâ bu yazıları benim yazdığımı sananlar var. Pes artık.. Güneş Tecelli yarım asırlık gazeteci, 35 yıllık televizyoncu, milli atlet.. Sağ.. Sağlam.. Yaşıyor ve haftada bir de köşemde yazıyor, tamam mı?..)
|