Türklerin son dakika lobileri gerçekten takdire şayan! Hükümet üyeleriyle, iş dünyasıyla, dernek, oda, birlik başkanlarıyla birlikte yumurta kapıya geldiğinde topyekûn bombardımana geçmekte acayip başarılıyız! Ama en son dün gördük ki işe yaramıyor. Ermeni soykırımını inkar edenleri hapis ve para cezasıyla karşı karşıya bırakan yasa tasarısı FransaUlusalMeclisi'nden babalar gibi geçti. Tasarının yasalaşması da parlamentonun onayına kaldı. Yasa teklifinin görüşülmesinin netleştiği günlerde biz Paris'te TÜSİAD'ın düzenlediği TürkiyeHaftası etkinliklerindeydik. Ortalık toz dumandı. Büyükelçilik alarmdaydı. Ankara'dan heyetler geliyor, ancak duyumlarımız, hiç biri asıl görüşülmesi gereken 'karşıgörüşteki' önemli gruplarla görüşmeyi başaramıyordu. Zaten yapılması gerekenler son haftaya sıkışıp kalmıştı. O nedenle de bir arpa boyu yol alınamıyordu. Paristurumarifetmi? Açıkçası dün başta TOBBBaşkanıRıfatHisarcıklıoğlu ve AnkaraSanayiOdasıBaşkanıZaferÇağlayanolmaküzere,işdünyasınınsondakikaatağıdabanasondereceişeyaramazgeldi. Marifet tam da tasarı öncesinde Paris'e gidip, boy göstermek olmamalı diye düşünüyorum. Bunların olacağı çok daha önceden belliydi. Ben TOBB Başkanı'ndan da diğer oda, dernek başkanlarından da Ankara'nın yapamadığını yapmalarını ve stratejisi çok önceden belirlenmiş, planları yapılmış sıkı bir taktikle aylar öncesinden lobi çalışmalarına başlamalarını beklerdim. Oysa öyle olamadı. Ne yazık ki Türkiye'de herkes vitrine oynuyor.